Biyodizel sektöründen iş birliği çağrısı

Biyodizel üretiminin yan ürünü olan Gliserin’in Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca “Öncelikli Ürün Listesi”ne dahil edilmesi ile zorlu bir dönemden geçen Biyodizel sektörü temsilcilerinden “iş birliği ve dayanışma” çağrısı yapıldı.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın ithal edilen ürünlerin Türkiye’de üretimini desteklemek amacıyla başlattığı “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı”na dahil edilen ürünler listesinde,   Biyodizel sektörü tarafından yağlı tohum  tarım ürünleri ve bitkisel atık yağlar olmak üzere %100 yerli kaynaklardan üretilen ham gliserin, saf gliserin, damıtılmış yağ asitleri ve esterleri ile toplam 4 ürüne de yer verildi.   27 Şubat tarihinde Resmî Gazete ’de yayınlanan tebliğin ardından konu ile ilgili açıklama yapan Biyodizel Sanayi Derneği Başkanı Selçuk Borovalı, yerli sanayinin gelişimi için açıklanan teşvikleri son derece anlamlı bulduklarını ifade etti ve tüm sektör paydaşlarına iş birliği ve dayanışma çağrısı yaptı.

Biyodizel sektörünün zorlu bir dönemden geçtiğinin altını çizen Selçuk Borovalı, “Biyodizel sektörünün devamlılığının sağlanabilmesi için öncellikle sağlıklı piyasa koşullarını inşa etmemiz gerekiyor. Bugün, harmanlama zorunluluğunun belli bir plan ve program dahilinde   yapılmaması, fiyat istikrarı ve öngörülebilirliği zedeleyebilecek koşulların oluşmasına neden oluyor” dedi.  Sektörü temsil eden tüm sanayiciler ile sürekli temas halinde olduklarını belirten Borovalı, biyodizel ve gliserin üretiminin durma noktasına geldiğini ifade etti.  İlerleyen aylarda gelecek ani ve yüksek talebin düzensiz ve kontrol edilemez bir yüke neden olacağını vurgulayan Borovalı , oluşan sorunların çözümü için çalışılırken ‘olumsuz fiili durum’ yaratıldığını, toplanan kullanılmış yemeklik yağların ve planlaması yapılmış hammaddelerin biyodizel üreticilerini büyük sıkıntıya girdiğini söyledi.

Geçtiğimiz günlerde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) öncülüğünden sektör paydaşlarını bir araya getiren, biyodizel harmanlama zorunluluğunun değerlendirildiği çevrim içi bir toplantı düzenlendiğini dile getiren Borovalı sözlerine şöyle devam etti; “toplantı sırasında güncel sorunlara kalıcı çözümler sağlanabilmesi için somut önerilerimizi ortaya koyduk. Bu önerilerin uygun görülmesi ve hayata geçirilmesi yılda ülkemize 2 milyar TL’yi aşan bir ekonomik fayda sağlayacaktır. Biyodizel üretiminin yan ürünlerinde başta gliserin olmak üzere ithalatı giderek azaltıcı yeni yatırımların önü açılacaktır. Avrupa Birliği ülkelerinde %7’ye varan harmanlama oranları uygulanıyor, bu oran ülkemizde ise %0,5 olarak uygulanıyor. Bugün oluşan engelleri hep birlikte aşabilirsek,  2023’e kadar harmanlama oranının %2’ye kadar yükselebileceğine inanıyoruz”.

Son  olarak sorunların samimiyetle çözümü için tüm paydaşlar ile birlikte çalışılmasının önemini hatırlatan Borovalı,  “EPDK’nın  ev sahipliğinde gerçekleşen toplantı  diyalog kanallarının açılması için önemli bir başlangıç noktası oldu. Bu sürecin devamı için derneği temsil eden biz sivil toplum kuruluşlarına önemli sorumluluklar düşüyor. Bu kapsamda ADER ve PETDER’e dernek olarak bir ortak çalışma grubu oluşturulmasını teklifimizi ilettik” dedi.

Biyodizel üreticileri iş birliği çağrısını yineledi

Aves A.ş. Yönetim Kurulu Üyesi Onat Angı “Ülkemizde yerli yağlı tohum tarımının gelişimine önemli katkılar sağlayan sektörümüz için ön görülebilir koşullar oluşumuna destek olacak her türlü çalışmayı destekliyor, iş birliği çağrımızı yineliyoruz.”

Kolza Biodizel Genel Müdürü Göktan Gürcü “Kullanılmış Yemeklik Yağların geri kazanım ekonomisine kaynak olduğu ve AB ülkelerinin iklim değişikliği ile mücadele hedefleri çerçevesinde %10’lara varan oranlarda kullandığı biyodizelin ülkemizde de gelecek yıllara hazırlık yapılabilmesi için sağlıklı bir piyasanın oluşmasını bir an önce temenni ediyoruz.

DB Tarımsal Enerji Genel Müdürü Gökay Biraltın “Ülkemizin kalkınması ve yeni sektörlerin oluşması, istihdam ve modern teknolojinin gelişimi milli bir meseledir.  Düzenli ve sağlıklı bir piyasa hem paydaşlarına hem de ülkemize büyük kazançlar sağlayacaktır.”

May Group Yönetim Kurulu Üyesi Emre Aksoy “27 Şubat tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan listede yer alan ülkemizde üretilmesi desteklenen ürünlerin bazılarını başarılı bir şekilde üretebiliyoruz. Kapasite kullanımımızı azami seviyelere çekip, akaryakıt dağıtım firmalarının siparişlerini karşılamak ve gelecekte yeni yatırımlar yapmak istiyoruz.”