‘21. yüzyıl doğal gazın sınırları belirlediği bir dönem haline gelecek’

12. Türkiye Enerji Zirvesi’nde ‘Arama Üretim Oturumu’ gerçekleştirildi. Oturumdan önce TPAO Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Melih Han Bilgin ‘Sakarya Doğal Gaz Sahası’ ile ilgili özel bir sunum yaptı.  Öncelikle enerji teknolojileriyle ilişkili tamamıyla yeni bir yaklaşımın içine girmek mecburiyetinde olduğumuz gerçeği önümüzde duruyor. Enerji teknolojilerini çok iyi bir şekilde planlayıp, bu teknolojilerin dönüşüm […]

‘21. yüzyıl doğal gazın sınırları belirlediği bir dönem haline gelecek’
Burak Karagöl
  • Yayınlanma21 Aralık 2022 16:22
  • Güncelleme21 Aralık 2022 16:23

12. Türkiye Enerji Zirvesi’nde ‘Arama Üretim Oturumu’ gerçekleştirildi. Oturumdan önce TPAO Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Melih Han Bilgin ‘Sakarya Doğal Gaz Sahası’ ile ilgili özel bir sunum yaptı. 

Öncelikle enerji teknolojileriyle ilişkili tamamıyla yeni bir yaklaşımın içine girmek mecburiyetinde olduğumuz gerçeği önümüzde duruyor. Enerji teknolojilerini çok iyi bir şekilde planlayıp, bu teknolojilerin dönüşüm sürecini iyi yönetebilmeliyiz. Türkiye aslında bir savunma sektörü, arama ve üretim sektöründe kaydettiği başarı öyküsünü enerji sektörü alanında da gerçekleştirebilmeli. Gelecek, enerji teknolojilerindeki dönüşümü gerçekleştirebilen o bilgiye sahip olan, o bilgiyi üretebilen ülkelerin, şirketlerin, kurumların geleceği. Bu çerçeve içerisinde enerji sektörlerinin çok iyi düşünülmesi lazım. Nelere öncelik vermeliyiz? Bence bunlar depolama teknolojileri, yeni enerji kaynakları, batarya teknolojileri gibi konular. Ama bunun yanında mevcut enerjiyi verimli kullanacağımız rotary motorlar olmalı. Çünkü biliyorsunuz bu motorlar eski bir teknoloji. İçten yanmalı motorlar. Bu teknoloji eski ve aslında çok verimsiz teknoloji. Bence daha iyi tanımlanmış bir motor teknolojisi, daha iyi batarya teknolojileri, daha verimli enerji teknolojilerinin altını çizmeli ve bunlara odaklanmalıyız. Bunlarla ilişkili şirketlerimize Ar-Ge destekleri sağlamalıyız. Özellikle teknoloji KOBİ’leri oluşturup enerji teknolojileri alanında KOBİ’lere destek sağlayacak mekanizmayı harekete geçirmeliyiz.

Türkiye’de fosil yakıtların birincil enerji arzındaki payı yüzde 84. Fosil yakıtlar dediğimiz de; kömür, doğal gaz. Dünyadaki yönelimle beraber eş zamanlı değişim. Yenilenebilir enerji tabii giderek artan potansiyele sahip ama daha yüzde 15 oranında hayatımızda. Yani her şeyi değiştirsek, bir anda burada çok iyileşmeler yapsak bile toplam potansiyel içinde henüz yüzde 15’i konuşuyoruz. 2040’lara doğru hidrokarbonların, fosil yakıtlı kaynakların hayatımızdaki payı içindeki dağılımın değişmesiyle tablo doğal gazın liderliğine dönmüş olacak. 21.yüzyıl aslında doğal gazın sınırları belirlediği bir dönem haline gelecek ve doğal gaz birincil enerji kaynağı olacak. Bu durum istesek de böyle istemesek de. Amerikalıların bir sözü vardır; ‘Gerçek biraz can yakar’. Bu gerçek ortada. Bu sebeple daha çok doğal gaz aramacılığı yapmamız lazım. Türkiye dünyanın ikinci büyük gaz marketi. Avrupa ve Avrupa’nın dibinde çok büyük bir dünya ölçeğinde keşif yapmış durumda. Süreç içinde salınımlar olacak, bunlar yaşanacak ama bu rezervuar Türkiye için bir fırsat olduğunda aynı zamanda Avrupa gaz pazarında alternatif kaynak olarak fırsat oluyor. Bu yadsınamaz bir realitedir. Dünya enerji piyasası açısından da yadsınamaz realite olarak ortadadır. Gaz karaya teslim edildiği andan itibaren artık Karadeniz’de üretilen gaz, Avrupa’nın dibinde üretilen ve Avrupa dağıtım sistemine de lokal şebekemiz üzerinden dağıtılma seçeneğine sahip gaz olarak Avrupa piyasası açısından dikkatle takip edilmelidir. 2020 yılında pandemiyle beraber yatırımlarda yaşanan düşüş yaklaşık 150 milyar dolarlar seviyelerinde. Bu düşüş aslında üretim kaybı olarak 2021’de ve 2022’de kendini gösterdi. Fiyatlarda yukarı süren etkisiyle hissediliyor. Petrol sektöründe yatırım dediğimiz zaman, 2022 yatırım büyüklüğü 550 milyar dolar. 150 milyarı çektiğimiz zaman, onun yerine koyabilmek için bir sonraki ardışık senelerde yapacağınız hem miktarı artar hem gecikme etkisiyle beraber fiyatlarda yukarı etkisi yaşanır. Bugün yaşadığımız gerçekliğin boyutlarından bir tanesi budur. Yatırımların içinde doğal gazın payının da arttığına dikkatinizi çekmek isterim. Dolayısıyla şu da gösteriyor ki aslında 21. yüzyıl doğal gaz yatırımlarının arttığı bir dönem olacak.

Türkiye Petrolleri’nin yatırımlarına gelince, 1976’dan 2017’ye kadar ortalama 200 milyon dolar/209 milyon dolarlık yatırımla geçmiş. Özellikle son 10 yıldır dünyada yapılan büyük keşiflerin yüzde 80’i denizlerden geldi. Dolayısıyla Türkiye kendi denizlerindeki sorumluluklarını yerine getirme kararlılığı gösterdi. Görev TPAO kurumumuza verildi. Kurumumuz da denizlerde yaptığı yatırımlarda bu kararlılığı gösteriyor.

Türkiye Petrolleri yatırım portföyü olarak bakıldığında 2018 yılından beri denizlerde büyük yatırım gerçekleştirmiş kurum. Kara alanlarındaysa 2022 yılında gelmiş geçmiş en çok sondaj adedini gerçekleştirmiş olacağız. Türkiye Petrolleri 150 sondajla en çok sondajını yapacak. 2023 yılında 207 sondaj planlanmıştır. Bunun 134 adedi arama sondajıdır. Dolayısıyla daha çok arayacağız. Daha çok üretmenin başka yolu yok. 73 tanesi üretim sahalarının geliştirilmesiyle alakalıdır. 134 tanesi arama kuyusudur. Son yıllarda karada yaptığımız en önemli keşfin ve giderek gelişen saha olarak Esma Çevik sahasının altını çizmek isterim. Bugün itibariyle sahada açılmış 4 tane üretim yapan kuyu, 3 tane test yapılan kuyu var. Bunlar da yılbaşından önce devreye alınacak. 4 kuyuda 1100 varil ortalama üretim var ve sahada yaklaşık 5 bin varil üretim söz konusu. Esma Çevik sahası nerede? Şırnak bölgesinde birleştiği havzada Gabar tarafında kalan kısmında. Burada yoğun arama sürecine devam ediyoruz. Bu sürecin içinde, bizim sismik çalışmalar esnasında saha güvenliğimizi alan Şehit Esma Çevik; bir EYP ile şehit edilmiştir. Kendisinin ismini onun anısını yaşatmak ve onun ailesine tazimde bulunmak için ismini bu sahamıza verdik.

Şu anda 4 tane üretim kuyumuz var, 3 tanesi test aşamasında. Bugün bir tanesi artezyen akışa geçti. Artezyen kuyu, bizim çok pratiğimizde olan bir uygulama değil ama kuyu kendi basıncıyla beraber geliyor. Çok yakında Şırnak’ta yaptığımız üretimi 10 bin varilin üzerine taşıyacağız. Devletimizin, bakanlığımızın bize verdiği görevi yapabilmek için her şartta karada ve denizde çalışmaya devam ediyoruz. Gerek Karadeniz’de gerek Akdeniz’de gerek Gabar’da varız. Devletin verdiği görevde eksiklik bırakmadan devam edeceğiz. 2022 yılında ‘Şehit Esma Çevik’ dünya çapında keşifler sıralamasında yerini alarak dünyanın en büyük 7’nci karadaki keşfi olarak nitelendirildi.

Dört ülkede 9 projede aktif olarak varız. Azerbaycan’da, Irak’ta, Rusya’da ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde projelerimiz var. Yurt içi, yurt dışı toplam üretimimiz 165 bin varil/gün. TPAO aslında yurt dışında da büyüyerek, gelişerek devam edecek ve tam bir dönüşüm sürecinin içinde olacak. Millî petrol şirketinden uluslararası petrol şirketine dönecek.

Sakarya Gaz Sahası geliştirmesi ve denizlerde yaptığımız aramalar için sadece Karadeniz’de 51 gemi 4 gemi de aşağıda Akdeniz’de var. 55 gemi Türkiye’nin enerji davasına denizlerde hizmet ediyor. Bir gemi daha yeni geliyor yolda. Özel sektörümüz tarafından yapıldı. İnşaat ve üretim destek gemisi. Bir Türk firması tarafından işletilecek olan mukavemet gemimiz yolda. Yaklaşık 10 Aralık gibi Türk limanlarına intikal etmiş olacak.

Sakarya Doğal Gaz Sahasında ilk üretim 2023 yılında yapılacak. 540 milyar m3 gaz rezervi tespit edildi. Başlangıçta 10 kuyu olamkla beraber sonrasında iki evre olarak planlandı. İlk evre Ocak ayında, ikinci evre Ağustos ayında devreye alınacak. 10 milyon metreküp/gün sisteme ilave edilecek. İlave 32 kuyuyla 40 milyon metreküp/gün üretime çıkılacak.

2020’de dünyanın en büyük deniz keşfi Sakarya Sahasından geldi. 405 milyar m3 doğal gaz keşfi. Dünyada hâlâ bu miktarın üzerinde bir keşif görünmedi. Hemen arkasından 2021’de 135 milyar m3 ile Amasra 1 keşfi geldi. Bu saha yaklaşık Sakarya’da Tuna 1 ile yaptığımız 40 km kuzeyinde bir saha. Şimdi kuzey batısında çalışıyoruz. 40 km kuzey batısında Çaycuma 1 kuyusunun içindeyiz. Testlerimiz devam ediyor. Yaptığımız çalışmalarla beraber uluslararası ajanslar tarafından 2021 yılında yılın en iyi arama şirketi olarak TPAO seçildi.

Sakarya Doğal Gaz Sahasında sahayı nasıl geliştiriyoruz? Denizin tabanına bir üretim platformu koyuyoruz. Bir ucundan öbür ucuna 12 km olan dev tesis. Bu sistem üç tane ana hattan oluşuyor. Bu üç hattın serim işlemi 180 km boyunca tamamlandı. Denizin tabanına gömüldü. Gerekli bütün altyapı çalışmaları yapıldı. Tesis bitirildi. Karadaki tesisin ise inşaatı devam etmekte. Bu keşif yapıldığında rezervuarın verimli değerlendirilebilmesi için karaya en kısa mesafede çıkabileceği nokta denizaltı batimetrisinin en iyi lokasyonu Filyos Limanı tercih edildi. O da limanla buluşunca Filyos bizim için mecburiyet olarak ortaya çıktı. Devletimiz sayesinde gerek organize sanayi bölge içinde özel endüstri bölgesi ilanı kurumumuza tahsisiyle beraber bize her türlü kapı açılmış durumda. Dünyada deniz tabanı içine kurulmuş tesisler var. Ama bizimki kadar uzakta değil. Hiçbir tesis 8 yıl önceden yapılabilmiş değil ve hiçbir tesis hidrojen sülfür yoğun bir ortamın içine yerleştirilmiş değil. Çok zorlayıcı, birçok teknik tarafı olan proje. Dolayısıyla burada aslında bu projeyi realize ederken birçok teknik zorlukla ulaşıyoruz. Ama çok yoğun bir planlamayla beraber bir çalışma var. Sahada neler yapıldı? Bir saha geliştirme sürecinde neler yapılması gerekiyorsa bu konuda endüstri pratiği neyse bunlar yapılıyor.

Kara üretim işleme tesisinin yüzde 85’i tamamlandı. Kordon bağı serim işlemlerinin yüzde 100’ü tamamlandı. 11 tane tespit kuyusu açıldı. 3 tane de arama kuyusu açıldı. Kuyu akış testleri yapıldı. Öbür taraftan da 40 milyon metreküp/gün üretime çıkabilmek için Faz2 planlama çalışmaları yürüyor. Şu anda karada 5 bin 463 kişi denizdeyse 2 bin 537 kişi çalışıyor. Yaklaşık 8 bin kişinin çalıştığı proje. Burada yerli yabancı birçok alt yüklenicimiz var. Bu konsorsiyumun altında da alt yükleniciler var. Toplamda yaklaşık bine yakın kişiden oluşmuş hedefe koşan bir aile.

Hedefimiz yeni arama konseptlerini geliştirmek, Türkiye’de petrol aranmamış yerlere giden ve mevcut sahalarda üretim artışı gerçekleştiren TPAO. Bunu yaparken de dijitalleşmesini tamamlayan TPAO; çevik ve dijital. Dijitalleşme bizim için olmazsa olmaz. TPAO, geleceği yakalamalı, geleceğe uygun yapılanmalı, davranmalı.