14. Türkiye Enerji Zirvesi kapsamında moderatörlüğünü Montel Foreks Direktörü Nazlı Naseh’in yaptığı ‘Avrupa’da Enerji Dönüşümü ve Piyasa Gelişmeleri Oturumu’ gerçekleştirildi. Independent Bulgarian Energy Exchange (IBEX) CEO’su Konstantin Konstantinov, ENEX Group CEO’su Alexandros Papageorgıou ve Pure Energy CEO’su Magne Borgund’un konuşmacı olarak yer aldığı oturumda Avrupa piyasalarında yaşanan enerji dönüşümü konusu tüm yönleriyle ele alındı.
14. Türkiye Enerji Zirvesi kapsamında moderatörlüğünü Montel Foreks Direktörü Nazlı Naseh’in yaptığı ‘Avrupa’da Enerji Dönüşümü ve Piyasa Gelişmeleri Oturumu’ gerçekleştirildi. Independent Bulgarian Energy Exchange (IBEX) CEO’su Konstantin Konstantinov, ENEX Group CEO’su Alexandros Papageorgıou ve Pure Energy CEO’su Magne Borgund’un konuşmacı olarak yer aldığı oturumda Avrupa piyasalarında yaşanan enerji dönüşümü konusu tüm yönleriyle ele alındı.
‘Türkiye olarak bütün komşularımıza enerji ihraç ediyoruz’
Göründüğü kadarıyla siyasi kararlar illaki Avrupa piyasaları üzerinde bir etki yaratacak. Burada sadece Trump hükümetinin görev alması söz konusu değil bunun akabinde şubat ayında Almanya’da da gerçekleşecek seçimler var o konu da çok önemli. Umuyoruz ki Ukrayna’daki savaş sona erecek. Bir taraftan Ukrayna’ya yönelik dezavantajlar ortadan kalkacak. Umuyoruz ki piyasalar da daha sakin günler yaşanacak. Ne tür bir genel resim görüyoruz biraz ondan bahsetmeye çalışayım. Gerek Yunanistan piyasası gerek Bulgaristan piyasası elektrikten enerjiden bahsediyorum, bunlar AB hedef modelinin parçası. Dolayısıyla aynı algoritmaları kullanıyoruz bu şekilde birim fiyatlarımızı belirliyoruz. Bu aslında çok şeffaf bir işleyiş anlamına geliyor aynı zamanda çok da verimli bir işleyiş. Hedef modelin ana amacı ne? En ucuz piyasalardan gelen enerji, daha pahalı olan piyasalara doğru aksın. Şimdi ne yaşanıyor? 2024 Temmuz ayına kadar ne yaşadık? Özellikle balkanlarda çok yüksek fiyat artışları gördük, Yunanistan bu anlamda Avrupa’daki en pahalı enerji piyasalarından biri haline geldi. Ardından Rusya tarafından Ukrayna altyapısına yönelik bombardımanlar gerçekleştirildi. Bunun sonucunda Ukrayna pazarı Avrupa’dan enerji çekmeye başladı. Kısaca toparlayarak ifade etmek gerekirse, son aylarda biz bütün komşularımıza enerji ihraç ediyoruz; Bulgaristan, Macaristan, Polonya, Ukrayna, dolayısıyla bu anlamda daha az pahalı bir pazar haline geldik. Çünkü enerjinin en pahalı pazarlara doğru akması gerekiyor. Bizim açımızdan ne yazık ki bu tabii ki pozitif bir gelişme ama en ideal durumda da değiliz. Altyapı bu bağlamda çok önemli. Enerji piyasasındaki fiyatlar herkes için çok daha düşük bir hale gelecek diye umut ediyoruz. Ukrayna kaynaklı enerji talebi artışı muhtemelen düşecek. Çünkü yavaş yavaş bütün Avrupa piyasaları stabilize olacak. Politika yapıcılar başka ülkelerde de şu anda hedef modelin nasıl işlemeye başladığını anlıyor ve kavramaya çalışıyorlar. Temennimiz birkaç ay içerisinde savaş sona erecek ve fiyatlar aşağı çekilecek. Enerji borsaları bir kere toptan pazarı yönetiyor diyebiliriz. Biz daha ziyade kolaylaştırıcı rolüne sahibiz. Bizim işimiz bütün bu araçları, bütün bu ürünleri piyasaya sunarak enerji şirketlerinin işini kolaylaştırmak. Bu da şu anlama geliyor; 50 dakikalık ürünler birkaç ay içinde piyasaya çıkacak. Bu kısım çok önemli. Yani her saat ticaret yapmak yerine, 50 değil 15 dakikada bir ticaret yapacaksınız. Özetle 15 dakikalık ticaret programlarıyla çok daha optimal bir şekilde ticaret yapabileceksiniz. Rüzgâr enerji veya fotovoltaik tesisiniz var bu yöntem burada büyük bir avantaj olacak. Bizim pazarlara verdiğimiz sinyaller çok önemli. Biz doğru fiyat sinyallerini vererek yatırımları teşvik ediyoruz. Böylece yatırımcılar fiyatların ne olduğunu daha net bir şekilde biliyor. Aynı zamanda gelecekte de bu şekilde kendi yatırım planlarını daha iyi yapılandırabiliyorlar. Bu çok önemli bir husus.
‘Enerji borsalarının doğru kanalları açması önemli’
Seçimler Bulgaristan’da da son derece sıcak bir konu. Çünkü ne yazık ki Bulgaristan parlamentosu istikrarlı bir hükümet kuramıyor. Son iki yıl içinde 7 kere seçim gerçekleşti. Muhtemelen 8’inci seçimi de önümüzdeki baharda organize etmek durumunda kalacağız maalesef. İdari perspektiften bakarsak bizim açımızdan bu koşullarda çalışmak çok büyük bir problem haline geldi. Avrupa enerji piyasasının entegrasyonuna ve aynı zamanda komşu enerji alanları arasındaki ilişkilere bakalım. Bunun güzel bir örneğini nerede görüyoruz? Bulgaristan iletim sistemi operatörü ve Yunanistan iletim sistemi operatörü arasındaki iş birliğinde. Birkaç sene önce söz konusu operatörler fiziksel ara bağlantıları iki katına çıkarttılar. Bu iki pazarın birleşmesiyle beraber çeşitli projelerin gerçekleşmesini sağladı. Böylece ilgili pazarların katılımcıları açısından sınır ötesi enerji ticareti çok daha pürüzsüz bir hale geldi. Gerek iki ülkedeki pazar aktörlerini gerek diğer Avrupa bölgesindeki pazar aktörlerini kastediyorum. Bulgaristan ve Türkiye arasındaki ara bağlantıya gelirsek fiziksel açıdan ülkelerimiz çok kuvvetli bir şekilde bağlantılı. İki tane enterkonnekte sistem var. Ne yazık ki 2 binin sadece 100 megavatı yıllık temelde ticarete konu edilebiliyor. TSO ortak çalışmalar gerçekleştirerek söz konusu ticarete yönelik enerji kapasitesini artırmaya çalışıyor. 100 MW’ın üzerine çıkartmaya çalışıyor. Türkiye’den EPİAŞ ile bizim kuruluşumuz olarak halihazırda dolayısıyla bu pazar güçlendirme projelerini gerçekleştirmeye hazırız. Dolayısıyla ben şuna inanıyorum ki ülkelerimiz arasındaki bağlantılar güçlenecek, pazar entegrasyonları artacak. Söz konusu iş birlikleri tüketiciler ve bütün pazar katılımcıları açısından önemli. Bulgaristan ve bölge için konuştuğumuzda son birkaç senede gerek güneş gerekse rüzgâr tarafında çok büyük bir üretim görüyoruz diyebiliriz. Yunanistan’da özellikle gün içi saatlerde ilk kez güneş ve fotovoltaik üreticilerin ürettiği enerjiyi ithal etmeye başladık. Bu çok önemli. Enerji borsalarının doğru kanalları açması kritik. Özellikle bu yenilenebilir portföyler için daha fazla ticaret kanalı açılması çok önemli. Spesifik enerji türü söz konusu enerji üreticileri tarafından sorunsuz bir şekilde piyasaya sunulabilmeli. Bu çerçevede bütün Avrupa enerji borsaları hepsi demeyeyim ama çoğu bir inisiyatif alıyor. Gün içi ticarette 50 dakikalık ürünler geliştirdiler. Bu söz konusu 50 dakikalık ürünler de yakın dönemde karşımıza çıkmaya başlayacak. Bu çok önemli. Neden? Portföyünüzü bu şekilde çok daha iyi yönetebilirsiniz, dengesizlikleri giderebilirsiniz. Başka önemli bir adım daha atıldı. Bu da bölgesel garanti platformları. Söz konusu platformlar yenilenebilir üreticiler için yenilenebilir enerji üreticileriyle yakinen bağlantılı ve ilave gelir sağlıyor. Avrupa düzenlemeleri kapsamında özellikle piyasa şeffaflığını sağlamak ve bu raporları belirlemek için çok fazla tarama, çok fazla kontrol, çok fazla kitap ve talimat kitabı var. Üyelerimiz bunları yapıyor. Gerçekten çok fazla düzenlemenin olduğu bir ortam ama bunu yapmak dışında bir çaremiz de yok. Avrupa Komisyonu şeffaflığı sağlama konusunda ve güvenliği sağlama konusunda bir taahhütte bulundu, o yüzden bu kadar fazla düzenleme var. Bizim görevimiz de bu düzenlemeleri eksiksiz bir şekilde anlatabilmek. Yeni teknolojilerin pazar dinamiklerini değiştirme noktasında özellikle bataryalardaki değişimler genellikle elektriğin fiyatını karşılamıyor, üretmiyor. Aynı zamanda katılımcılardan bunun karşılığını almak önemli. Çünkü fiyat, satın alan ve satıcının talebine göre belirlenen bir şey. Yani pazarın ihtiyaçlarına göre de belirlenen bir şey. Dolayısıyla pazardaki katılımcılar, yatırımcılar bunu belirliyor. Gelecekte de tüm bunları aklımızda tutarak fiyatlamak önemli ve yapay zekâ oldukça gelişiyor. Tüm bu değişimlere baktığımız zaman, özellikle pazar katılımcıları için bunun oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz.
‘Bulgaristan ve Türkiye arasındaki enerji bağları güçleniyor’
Genel tabloya baktığımızda Orta Avrupa enerji piyasasının gelişimi, ABD seçimleri ve Avrupa seçimlerini hesaba katarsak aslında bu mevcut trendi daha da kuvvetlendirecek. Avrupa pazarının entegrasyonu devam etmeli. Bulgaristan ve Türkiye arasındaki bağlar güçleniyor. Piyasa temelli enerji erişimi giderek artıyor. Bu bence enerji dönüşümü açısından hayati önemde. Küresel pazara baktığımızda doğal gazda kesintiler görebiliriz. Olumlu olumsuz gelişmeler olabilir. Çünkü Trump hükümeti daha fazla sondaja çok sıcak bakıyor. Bu Avrupa pazarına önümüzdeki dönemde daha fazla LNG gelmesini getirebilir. Avrupa enerji piyasasının entegrasyonunu güçlendirmek burada önemli bir konu. Avrupa ve komşu ülkeler daha kuvvetli bir bölge olmalı, kendi ayakları üzerinde durabilen ve bu şekilde dış altüst oluşlardan daha az etkilenir hale gelmeli. ‘Pazar oyuncusu rekabetçiliğini koruması noktasında nasıl konumlanmalı?’ sorusuna cevap olarak burada borsaların önemi kritik, borsalar doğru fiyat sinyallerini vermeli diyebiliriz. Bu şekilde doğru yatırımları teşvik etmekle kalmanın ötesinde mevcut varlıkların da doğru kullanımını teşvik etmeli. Yenilenebilir enerji giderek büyüyor ama aynı zamanda bataryalarla enerji depolama konusu çok önemli bir mesele. Bir pazar katılımcısı olarak esnekliği doğru bir şekilde kullanabilmek için bir taraftan data analizi kullanarak yenilenebilir enerjideki yeni trendleri görmek bir taraftan aşırı volatiliteye karşı kendinizi korumanız gerekiyor. Bu bağlamda yenilenebilir enerjileri destekleyici teknolojilerle bütünlemek lazım. Aksi takdirde halihazırdaki gördüğümüz fiyat sinyalleri sorun yaratabilir. Bu fiyat sinyallerini doğru yönetemezsek yenilenebilir enerjinin büyümesinde sorun yaşanabilir. Bir tarafta en son yeni pazar aktiviteleri, analiz çok önemli. Burada yapay zeka sadece havalı bir laf değil yapay zeka ile bu büyük veriyi yönetebilir, akıllıca çalışabiliriz. Aksi takdirde enerji dönüşümü dediğimiz hikâye çok daha inişli çıkışlı olacak. Ben bataryaların süreç içerisinde çözümün parçası olduğunu düşünüyorum. Şu anda enerji sektöründe en uygun varlık olabilir. Ben şu anki fiyatlamada bize yardımcı olacağını düşünüyorum. Bazı durumlarda son derece negatif senaryolar var. Bataryalardan dolayı bu daha yönetilebilir bir hale alabilir. Sistemde kesinlikle bir yeri var diyebiliriz. Piyasalara kendimizi hazırlamak için çalışmamız gerekiyor, kendimizi piyasaya konumlandırmamız ve bu varlıkları ticari olarak yönetebilmemiz için de çalışmamız gerekiyor. Tabii ki piyasanın rolü bize piyasalar arasında daha iyi görünebilirlik verebilir. Daha iyi fiyat sinyalleri oluşturulmasında piyasanın şekillendirilmesinde bize yardımcı olabilir. Halihazırda Türkiye’de ve Almanya’da 6 GW yenilenebilir enerji kapasitemiz var. Dolayısıyla ben de kesinlikle şu konuda hemfikirim; Avrupa’yı daha iyi bir şekilde bağlantılandırmak ve piyasaya giriş bariyerlerini aşağı çekmek gerek tüketiciler gerek enerji üreticileri için uzun vadede enerji dönüşümü misyonumuzu gerçekleştirmemizi sağlayacak. Bu yöntemler enerji maliyetlerini aşağı çekecek ve yatırımcılar için doğru sinyalleri verecek. Dolayısıyla bana kalırsa arz ve talebi uyumlamayı gayet iyi bir şekilde biliyoruz. Bırakalım bunu piyasa yapsın. Burada mesele pazarı öngörmek, gelecekte üretim trendlerini tahmin etmek. Tam bir şeffaflığa ulaşmak mümkün değil ama gerekli şeffaflığa ulaştığımız noktada bence pazarlar ve piyasa katılımcıları çok daha başarılı şekilde Avrupa enerji piyasasına entegre olacaktır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 Solwie Energy’nin rüzgar enerjisi santrali Kayseri İncesu’da açılıyor14 Ocak 202515:49 Elektrikli araç şarj istasyonlarında doğru donanım, kurulum ve kullanım hayati önem taşıyor14 Ocak 202515:48 Van’da okulun elektrik ihtiyacının yarısı güneş enerjisinden karşılanıyor14 Ocak 202513:48 Meram Elektrik Dağıtım AŞ hakkındaki rekabet soruşturmasının sözlü savunma toplantısı yapıldı14 Ocak 202513:03 ‘Endüstriyel Emisyonların Yönetimi Yönetmeliği’ Resmi Gazete’de yayımlandı14 Ocak 202513:00