‘Türkiye’nin Herhangi Bir Yerinde Güneş Enerjisi Santrali Kurulabilir’

‘Türkiye’nin herhangi bir yerinde güneş enerjisi santrali kurulabilir’

Petroleum Istanbul 2023 Fuarı’nın ilk gününde Petroleum Istanbul Akademi’de ‘Akaryakıt İstasyonlarında Çatı GES Uygulamaları’ oturumu gerçekleşti. Moderatörlüğünü Solar Çatı Yönetim Kurulu Başkanı Utku Korkmaz’ın yaptığı oturumda, HT Solar Energy Satış Direktörü Emre Kulaç ve Huawei-ERC Sistem Genel Müdürü Ali Ercan konuşmacı olarak yer aldı.

‘NE KADAR ERKEN KURULURSA O KADAR ERKEN KAZANMAYA BAŞLARSINIZ’

Solar Çatı Yönetim Kurulu Başkanı Utku Korkmaz

Çatı üzeri Güneş Enerji Sistemleri bizim için önemli bir konu. Bu işin mevzuatı ve regülasyonu var. Bir elektrik tüketicisi bugün ki yönetmelikler çerçevesinde, ticarethane abone gurubunda ve mesken abone grubunda sözleşme gücü kadar sanayi abone grubunda ise sözleşme gücünün 2 katı kadar GES ve RES kurabiliyor. Çatısında veya çatısı uygun değilse Türkiye sınırları içerisinde tarım arazisi dışında trafo kapasitesi uygun olan bir trafo merkezine bağlanacak şekilde güneş enerjisi santrali kurabiliyor. Güneş enerji santralinde iki ana ekipman var; panel ve inverter. Panelde üretilen DC gerilimi iç gerilime çeviren bir ekipman var o da inverterler. İnverter seçiminde bir yatırımcı, çatı üzeri GES projelerinde veya inverteri seçerken akaryakıt istasyonlarının özelinde nelere dikkat etmelidir buna bakmalıyız. Akaryakıt istasyonu sahibi kendi çatısında veya Türkiye’nin herhangi bir yerinde güneş enerjisi santrali kurabilir. Seçeceği ekipmanlar açısından en önemli şey o günün ekipmanının fiyatı değil aslında 25 sene boyunca bulabileceği muhataplar ve arkasında durabilecek firmaların olması. Akaryakıt istasyonları özellikle güvenlik önlemleri sertifikasyonları uzun vadeli sigortaları olan ve özel koruyucu yazılımları olan ekipmanlar kullanmakta. Bugün için belki bir küçük yatırım maliyeti getirebilir ama uzun dönemde sağlıklı ve güvenilir bir santral kurmaya yardım edecektir. Sisteminiz kendini 5 yılda geri ödeyen ve 25 yıl boyunca da garanti edilen ekipmanlarla tesis eden bir yatırım. Aslında Türkiye’de son zamanlarda elektrik ve enerji fiyatları her gün artmaya devam ediyor. Bugünün koşullarında bir yatırım 5 yılda geri dönüyor. Siz bu sistemi kurduğunuzda kendinizi elektrik fiyatlarından koruma altına almış oluyorsunuz. Yani bir taraftan yatırım yapıp bir diğer taraftan işletmenizi tahmin edilemeyen elektrik fiyatlarından korumaya alıyorsunuz. 2 sene önce santrali kuran firmaların artan elektrik fiyatlarından dolayı yatırım geri dönüşleri gerçekleşmeye başladı. Ben 10 yıldır işin içindeyim 10 yıldır bu soru soruluyor. İki sene sonra daha verimli bir şey gelecek mi sorusuna ben de cevap olarak şunu söylüyorum. Ne kadar erken elektrik santrali kurarsan o kadar erken kazanmaya başlarsın. Benim tanıdığım Türkiye’de elektrik santrali kurup pişman olan birisi yok. Şimdi bu bakış açısıyla bakarsak eğer daha verimli elektrik santralleri gelecek mi? Lityum bataryalar konusunda, yaşadığımız afet ile birlikte yeni bakış açısı kazandık. Amerikalılar aslında batarya sistemlerini ekonomik nedenlerden değil güvenlik nedenleriyle kuruyorlardı. Maalesef şimdi bizler de şunun farkına vardık. Afet bölgesinde ilk 3-5 gün boyunca elektrik yoktu. İnsanlar küçük taşınabilir sistemlerle telefonlarını şarj ettiler ve delici matkap çalıştırdılar. Aslında güneş panelinin, bataryanın bizim için ne kadar hayati bir önem taşıdığını öğrenmiş olduk. Afet anında şunu da öğrendik 3 gün boyunca elektrik kesintisi varsa eğer güneş panelleri ve uygun güçte batarya sistemiyle bir ev veya şirket en azından kendi acil ihtiyaçlarını karşılayabileceği elektriği üretebilir, depolayabilir ve depoladığı elektriği kullanabilir. Aslında şöyle enteresan bir durum var; Petroleum Istanbul Fuar’ında ilk oturum çatı üzeri güneş enerji santrali, ikinci oturum da elektrikli araç şarj istasyonları. Bu içinde bulunduğumuz dönüşümün ne kadar belirgin olduğunu ve hayatımızın içerisinde olduğunu bize gösteriyor. Yani biz petrol oyuncularının olduğu bu fuarda güneş enerji santralini konuşuyoruz. Bir taraftan dönüşüme tanıklık ediyoruz. Akaryakıt istasyonları çatılarına güneş enerji santralleri koyup otoparklarına güneş enerji santralleri kuruyor ve kendi elektriklerini üretiyorlar. Diğer bir taraftan da elektrikli araç şarj istasyonu noktası haline geliyorlar. Fuarı gezdiğinizde petrol fuarında hiç benzinli araç görmüyorsunuz ama içerde en az 5-6 tane farklı markada elektrikli araç var. TOGG bugün ön siparişlerini alıyor. Dört yıl içinde yaklaşık olarak 300 bin elektrikli aracın piyasada olacağı ve şarj ihtiyacına sahip olacağını öngörüyoruz. Rakamlar bize bunu gösteriyor, şimdi burada başka bir dönüşüm daha var oda nasıl ki akaryakıt istasyonlarında dağıtıcılar varsa aynı zamanda şarj istasyonları işleten bizim gibi şirketlerin de şarj istasyonu lisansları var. Aslında görüyoruz ki, bir akaryakıt istasyonu sadece dağıtım noktası ve satış noktası değil, aynı zamanda bir elektrik üretim noktası. Bununla birlikte bir elektrik ikmal noktası haline geldi. Bu dönüşüm başladı ve buna ayak uydurabilenlerin oyunun içerisinde kalacağını düşünüyorum.

‘2017 YILINDA KARLILIĞIN ARTMASI YENİ OYUNCULARIN SEKTÖRE GİRMESİNE ZEMİN HAZIRLADI’

HT Solar Energy Satış Direktörü Emre Kulaç

Sistem içerisinde panel ve inverter maliyet anlamında en yüksek potansiyele sahip. 2011 yılından bu yana her yıl regülasyonlar değişti.  Özellikle 2017 yılında bir regülasyon değişikliği oldu. O dönem talebin arzdan daha çok arttığı bir dönemdi. Bu dönemde maliyetlerin de karın da arttığı bir dönem oldu. Kurduğumuz sistemler ürün bazında 12 yıl, performans bazında ise 25-30 yıl garantilere sahip. Bu noktada 2017 yılında karlılığın artması yeni oyuncuların sektöre girmesine zemin hazırladı. En önemli konu bu kadar uzun vadeli yatırımda finansal olarak ayakları yere sağlam basan hem de 5-10 sene sonra sizin karşınıza muhatap olabilecek firmaları tercih etmeniz gerekiyor. 2019 Mayıs’ta yönetmelik değiştikten ve öz tüketim amaçlı çatı projeleri kurulmaya başladıktan sonra bizim için sistemlerin güvenirliği daha önemli oldu. Panellerin o bölgenin kirlilik seviyesine göre temizlenmesi lazım. Çünkü toz birikintisi panel üzerinde gölge oluşturur ve verimi azaltır. Ayrıca bir çatıda dizayn yapılırken gölgelere, bacalara ve direklere dikkat edilmezse panel üzerinde düzenli gölge oluşturacak yanlış bir tasarım yapılırsa sistem performansının düşmesine ve o panelin ısınması gibi olası tehlikelere yol açabilir.

Diğer bir konu da sigorta konusu. Her firma sözleşme yaptığında paneller için 12-25 yıl garantiler verir. Bizim ekstra bunları kapsayan Münih Sigortayla anlaşmamız var. HT’nin olmadığı bir durumda, muhatap bulamadığınız takdirde panelin garanti kapsamında bir sorun çıkması halinde zararınızı karşılayacak bir muhatabınız daha olacak.  HT Solar bir Çin firması, Türkiye’den yatırım kararını çekse bile muhatap lisans sahibi Çin’de ki firmamız olduğu için çok geçerli bir durum değil. Panellerde bir problem olduğunda muhatap aradığınızda, bizi bulamadığınızı varsayalım.  Buradan biriyle görüşmek istiyorsunuz. Bahsettiğim Münih Sigortanın Türkiye’den bir sigorta şirketiyle lokal anlaşması var. Sigorta kapsamında bir zarar durumunda zararınızın karşılanmasını isteyebilirsiniz. Size panelleri sevk ettikten sonra ilgili tüm panellerin seri numaralarını alıcı ismiyle birlikte Münih Sigortaya belirtiyoruz.

Yatırımın bir an önce yapılması en doğrusu. Ben 2014 yılında solar sektörüne girmiştim, o zaman panel fiyatları watt başına 1 dolar seviyelerindeydi. Şu anda 45-50 dolar seviyelerine kadar geldi. Tabii ki panel maliyet tarafında yüklü bir paya sahip olduğu için düşüşler olacak. Şu anda Türkiye’den Avrupa’ya kıyasla solar yatırımların geri dönüş süresi çok daha kısa sürede. O yüzden teknoloji anlamında bundan önce sürekli kullandığımız ana hammadde panelin kalbi olan hücreler. Bu hücre teknolojisinde bazı gelişmeler yaşandı. Aynı metrekarede daha verimli ürünler üretmeye başladık. Bundan 5-6 sene önce tesis kurmuş bir yatırımcı hem panel fiyatlarının düşmesiyle hem de verimliliklerin artmasıyla kendi isteğiyle 250 MW panelleri çıkarıp yerine yenisini takabilir. Tüm şirketlerin gündeminde depolama var. Depolamayla birlikte kayıpları minimize etmiş oluyoruz. O an tüketimimiz çok fazla değilse ilerde kullanabiliyoruz. Panel konusunda şunu söyleyebilirim belki de Türkiye’de 35’in üzerinde Panel üreticisi var ve her geçen gün de yeni oyuncular dahil oluyor. Biz bazı hammaddeleri Türkiye’de üretemiyoruz sektörün yüzde 90’ından fazlası Çin tarafından yönetiliyor. Birçok üretici de hammadde tarafından Çin’e bağlı durumda ve geçtiğimiz pandemi ile birlikte 2023 yılı içerisinde gördük ki bu bağımlılık ciddi şekilde üretimdeki kesintilere sebep olabiliyor.

Tüm planlamalar önceden yapılmak durumunda aksi halde sizin hammaddeyi Çin’den getirebilmeniz, burada ürün haline dönüştürebilmeniz ve yatırımcı sevk etmeniz ciddi bir süre alıyor. Şu anda hem Avrupa tarafında savaşla birlikte başlayan talep artışı beklenenin üzerinde hem de Türkiye’deki teşvik edici regülasyonlarla birlikte artan talep ciddi anlamda üretim sıkıntılarını meydana getirdi. Özellikle geçtiğimiz yıl Ocak ayında elektrik fiyatları bir anda artınca çok ciddi bir talep patlaması oldu. Buradaki talebin aynı hızla devam edeceğini düşünüyorum. Bu yüzden yatırım kararını bekletmek belki de yatırımı daha ileri tarihlere atmanıza sebep olabilir.

‘2017 YILINDA TÜRKİYE’DE ÇOK CİDDİ BİR TALEP PATLAMASI YAŞANDI’

Huawei-ERC Sistem Genel Müdürü Ali Ercan  

ERC Sistem 14 yıllık bir şirket, biz alçak gerilim-dağıtım sistemleri konusunda projeler ve ürünler yapıyoruz.  Huawei Türkiye de yaklaşık 20-21 yılını kutlamak üzere olan bir teknoloji firması. Türkiye’de kurulu bir şirketi ve kendine ait 4 binden daha fazla çalışanı var. Biz çatımıza güneş enerjisini kuruyoruz. Güneş enerjisinde ki fotonlar panellere çarpıyor ve oradaki gerekli elektronları hareket ettiriyor. Panellerin altındaki Jackson Box dediğimiz bağlantılar üzerinden inverterlere geliyor ve buraya kadar olan her şey doğru akımla oluyor.  Fakat güncel hayatımızda alternatif akımı kullandığımız için bunun bir şekilde çevrilmesi gerekiyor. Bizim sunduğumuz ürün bu noktada devreye giriyor. Çünkü ne kadar verimli bir invertörü seçerseniz o kadar fazla enerji elde edersiniz. Bu enerjiyi de zaten pano üzerinden daha sonra şebekeye veriyorsunuz ya da iş tüketiminizde kullanabiliyorsunuz. Arızaların hızlı şekilde tamir edilmesi ya da yerine yeni bir invertörün verilmesi gerekli. Çünkü invertörü kaybettiğiniz anda o invertöre gelen tüm enerji boşa gidiyor. Yatırımlar 25 yıllık burada 1 yıllık yatırımlardan bahsetmiyoruz.  Bu yatırımların bugününü değil 10 yıl sonrasını da hesaplamamız lazım. Türkiye’nin de invertör ya da ekipman çöplüğüne dönmemesi için daha ilk gün yatırımlarımızı yaparken buna çok dikkat etmemiz lazım. Çünkü daha sonrasında invertörleri değiştirdiğinizde ya da yerine geç koyduğunuzda toplam sahip olma maliyeti çok daha yüksek bir noktaya gelebiliyor. Şu an bulunduğumuz yer Petroleum Istanbul burada en önemli şey akaryakıt istasyonları. Akaryakıt tarafına baktığımızda bazı kritik noktalar bulunuyor. Ark herkesin korktuğu bir şey. Herhangi bir şekilde bir kıvılcım oluşursa ben ne yapmalıyım düşüncesi oluşuyor. Akaryakıttan bahsediyoruz bu birçok ciddi sonuçlara neden olabilir. Bizim ark koruma dediğimiz bir yazılımımız var. Bu yazılım sayesinde invertörler zaten bir ark olduğunda kendini kapatıyor. Petrol istasyonu özelinde bu gerçekten çok önemli bir konu. Türkiye’ye baktığımızda güneş konusunda biz çok şanslıyız. Biz buna beyaz petrol diyoruz. Avrupa’da bu durum patlamış durumda. Herkes yatırımını yapıyor ve kuruluma geçiyor. Coğrafi olarak çok şanslı bir yerdeyiz. Türkiye’de sıcağımız, soğuğumuz ve dengeli güneşlenme sürelerimiz çok iyi. Bunu beklemek için bir sebebimiz yok ve bunun hiç kimseye faydası yok. İyi teknolojiyi beklemek kimseye büyük bir fayda sağlamayacak. Depolama konusuna gelirsek aslında geleceği konuşuyoruz. Huawei’n birçok çalışması var. Bunlar evlerde ve fabrikalarda kullanılabiliyor. Eğer yatırımcı olacaksanız bu konuda devlet destekleri var. Araziye bir depolama tesisi kurup bunu güneşle destekleyebiliyorsunuz. Akaryakıt istasyonlarını çok güç gerekmeyeceği için evsel depolama kategorisine alabiliriz. Bu depolamanın esasında bir su depolamasından farkı yok. Suyunuz kesildiğinde aynı şekilde kullanacağınız bir sistem. Güneş enerjisi, elektrikli araçlar ve depolama. Eğer siz bu teknolojiye ‘hayır ben ilgilenmiyorum bu teknoloji ile artık uğraşmıyorum’ derseniz ve kulak tıkarsanız ayakta duramazsınız. Huawei invertör şu an dünyada en fazla invertör üreten ve sevk eden firma. Tüm dünyada 23 GW dan fazla üretimleri var. Tabi tüm Avrupa kıtası, Afrika kıtası ve her yerde şu anda konuşulan konu güneş. Oralarda da invertör bu işin önemli bir kalemi. Biz 2023 yılını maalesef kapattık. 2024 ve sonrasını konuşmaya başlıyoruz. Bu sadece Türkiye özelinde değil gerçekten de tüm dünyada büyük bir talep var. Özellikle savaşın etkisiyle yenilenebilir enerji ve bunu depolama ile beraber herkes kullanmak için büyük bir yarış içerisinde. Görünen şu ki; güneş sektöründe üretim çok fazla ve talep tarafında tüm dünyada inanılmaz derecede büyük bir artış var. Yatırım kararlarını düşünürken maliyet, enerjiyi çeşitlendirmek ve bunların yanı sıra teslim sürelerini de göz önünde bulundurmak çok önemli konular. Şöyle bir detay da eklemek isterim; Huawei Türkiye’de en çok kullanılan invertör markası ve Türkiye’nin pazar kısmında yüzde 50-60 kadar ürünlerimiz çıkıyor. 2014 yılından bu yana kesintisiz bir şekilde çalışan invertörler var. Biz ise bu talebe kesinlikle yetişemiyoruz. Bu sebepten dolayı yatırımcıların bu kararları bir an önce alması gerekiyor.