Türkiye’mizin karbon ayak izi düşer mi?

Değerli Okuyucularım,

Güzelim ülkemizin karbon ayak izini düşürmek, diğer deyişle üretim-tüketim-hizmet üçlüsünün yaydığı sera gazı salımlarını azaltma mümkün mü? Evet. Şart mı? Evet. Mecbur muyuz? Evet. Çünkü biricik ülkemiz ve harika gezegenimiz hepimizin. İklim değişiminin gidişatına dur demek gerek. Karbon nötr ekonomiye ulaşmak için düşük karbon ekonomisinde ilerlemeliyiz. İnsanoğlu kendi eliyle değiştirdiği iklim ve yükselttiği küresel sıcaklık acı gerçeğiyle karşı karşıya. İklim değişimini konuşmak, yazmak romantik bir doğa dostu olmak değil. Tekrarlıyorum. Acı bir gerçek. Çalışmak, çok çalışmak gerek. Elimizde iklim değişimiyle mücadele için hangi güçlerimiz, araçlarımız var? Enerji yönetimi; Atık yönetimi; Kaynak Verimliliği ile en temiz üretim, iklim dostu tüketim. Her birimize görev düştüğünü iyi bilmek gerek. Evde, işte, yolda, yaşamımızın her anında sorumlu üretici, bilinçli tüketici olmalıyız. Sivil toplumun görevi büyük. Yurttaşa ulaşmak, güvenilir bilgiyle okul öncesinden başlayarak yaygın bilinç oluşturmak mühim. Etkinlikler, fuarlar ve kampanyalar, önemli.

14. Uluslararası Petrol, LPG, Madeni Yağ, Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı: Petroleum İstanbul’a ilk gününde çok erken gittim. Ayrıntılı gezdim. Harika idi. Görkemli stantlar, kocaman taşıtlar vardı. Dijital devrimin akıllı teknolojilerle akaryakıt sektörümüze geldiğini, istasyonlarda market-kafe hizmetlerinin çeşitlendiği, geliştiğini görürken rekabetin artmasının tüketici lehine olacağını anladım. Benzin ve motorinin sağladığı yakıt ekonomisi ve sebep olduğu egzoz gazının bileşimi ulaştırma sektörünün iklim değişimine etkisinde iki ana unsur. İki devasa sektör petrol ve otomotiv ile tedarikçi sektörleri [harmanlama bileşeni üreticileri (biyodizel; biyoetanol); katık üreticileri; malzemeciler gibi] bu etkiyi azaltmak için uğraş veriyor.

Fuarda iki ilk vardı. Akaryakıt sektörümüzün ilk biyodizel tedarik şirketi DB Tarımsal Enerji standı ile gururumuz İTÜ Güneş Arabası Ekibi standı. Petroleum İstanbul yeşillendi. Ne güzel. Şimdiden 2021 için heyecanlıyım.

Benim mesleki ilk göz ağrım akaryakıt sektörümüzdür. Akademik yaşamımda ilk önce motor yakıtı, ardından yağlama yağı çalıştım. Petrol piyasasının mevzuat çalışmalarını takip ettim, görev yaptım. Otomobil kullanmayı pek severim. Teknik kanaatime göre akaryakıttaki kimyasal enerjinin oldukça basit bir makina kullanımıyla tekerlekle ulaşım sağlaması müthiş. Buradaki yakıt kimyasına, termodinamiğe, tasarıma hayranım. Her vesileyle derslerimde, konuşmalarımda motor mucitleri Nikolaus August Otto ile Rudolf Diesel’i anarım. Ruhları şad olsun.

Günümüzde pek çok disiplin, içten yanmalı motor ve akaryakıt ileri teknolojileri ile taşıtların karbon ayak izi azaltımı, iklim değişimine dirençli ulaştırma için çalışıyor. Akaryakıttaki karbonu iyi yönetmek gerek. Her bir akaryakıt istasyonu da hem enerjiyi verimli kullanmalı hem de “Sıfır Atık Projesi” kapsamında atık yönetimi planlaması yapmalı.

9 Nisan 2019 günü İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tescilli yeşil yerleşkesinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (ÇŞB) desteğinde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) olarak altıncısını gerçekleştirdiğimiz İstanbul Karbon Zirvesi’nde başta enerji ve atık iş dünyasından olmak üzere kimya, çimento, demir-çelik, tarım, gıda, zincir market, elektrikli ve elekronik eşya, bankacılık ve finans sektörleri, yerel-kamu-sivil toplum-akademi-gençlik temsilcileri bir araya geldik. ÇŞB Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Sebahattin Dökmeci’nin güler yüzü ile gün boyu bizimle olduğu zirvemizde, iklim dairesi ve atık işleme dairesi uzmanları ülkemizin iklim değişimiyle mücadelesinin bugünü ve yarınını delegelerimizle paylaştı. “Enerji kaynaklarını ve doğal kaynakları verimli ve çevreye duyarlı şekilde değerlendirerek ülke refahına en yüksek katkıyı sağlamak”  misyonuna sahip Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi (EVÇED) uzmanlarıyla zirvede temsil edildi. 18 Mart 2015 tarihinde kurulan Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi (EPİAŞ), 2016 yılındaki III. İstanbul Karbon Zirvesi’nin “Yeşil büyüme: Türkiye İçin Seçenekler” oturumunda zamanın Piyasa Operasyonları Direktörü Fatih Yazıtaş EPİAŞ’ı tanıtarak Beyaz Sertifika, Yeşil Sertifika, Karbon Piyasası konularını sunmuştu. Geçen yıl ve bu yıl sergimizde EPİAŞ vardı. Genel Müdür Ahmet Türkoğlu zirvemizde yer alarak “Yeşil Ekonomi: İklim Finansmanı ve Karbon Piyasası” oturumumuzu ilgi ile takip etti. Düşük Karbon Kahramanı Ödül takdim törenimizi yaptık. Enerji sektörünün ve enerjiyi verimli tüketerek karbon ayak izini düşüren farklı sektörlerin başarılarını alkışladık. “Türkiye’mizin karbon ayak izi düşer. Başarabiliriz” dedik.

Enerjinize ve çevrenize iyi bakınız değerli okuyucularım.

Enerji dönüşürse iklim değişmez mi?