Sıfır Atık’ta depozito dönemi başlıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, ‘Depozito Saha Yönetim Sisteminin Kurulması ve İşletilmesine İlişkin İş Birliği Protokol Töreni’nde yaptığı konuşmada ambalajların artık atık değil depozito iade makinelerindeki hammadde olacağını belirtti.

Sıfır Atık’ta depozito dönemi başlıyor
Petroturk
  • Yayınlanma7 Ocak 2025 16:00

Sibel ACAR-ANKARA / Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Türkiye Çevre Ajansı (TÜÇA) ‘Depozito Yönetim Sistemi’ projesini hayata geçiriyor. Sıfır Atık

Depozito Saha Yönetim Sistemi (DSYS), ilk olarak Sakarya’da başlatılacak. Sıfır Atık Hareketi’nin yeni adımı olacak DSYS yıl sonuna kadar Türkiye geneline yayılacak.

Bu kapsamda, ‘Depozito Saha Yönetim Sisteminin Kurulması ve İşletilmesine İlişkin İş Birliği Protokol Töreni’ TOBB İkiz Kuleler’de gerçekleştirildi. Sıfır Atık

Törenin açılış konuşmaları, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, TESK Başkanı Bendevi Palandöken ve Türkiye Çevre Ajansı Başkanı Prof. Dr. Ferhat Pirinççi tarafından gerçekleştirildi.

İmzalanan protokol ile depozito iade noktalarından ambalajların toplanması ve taşınması, ambalajların doğrulanması ve geri kazanılması gibi saha operasyonları tek çatı altında yönetilecek.

“HER YIL YAKLAŞIK 30-35 MİLYON TON CİVARINDA KATI ATIK ORTAYA ÇIKIYOR” Sıfır Atık

Törenin açılışında konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, proje ile döngüsel ekonomi temelinde atığı hammaddeye dönüştürecek depozito sisteminin kritik bir adımını attıklarını ifade ederek, imzalanan protokolle paydaşların ‘Depozito Saha Yönetimi Sistemi Operatörü’ olarak faaliyet gösterecek şirketin kuruluşunda yer alacaklarını belirtti.

Ülkemizde her yıl yaklaşık 30-35 milyon ton civarında katı atık ortaya çıktığını ifade eden Bakan Kurum, “Bu atıkların hacim olarak yüzde 20-25’ini içecek ambalajları oluşturuyor.  Bu ciddi rakamı en doğru şekilde yönetmek için ‘Türkiye Çevre Ajansı’nı kurduk.  Ülkemize her yıl 520 milyon avroluk kazanç getirecek ve Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’nin öncülüğündeki Sıfır Atık Projesi’nin en kıymetli adımı olacak” dedi.

Kurum, sürecin Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü ile yürütüldüğünü belirterek bu kapsamda 20 milyardan fazla içeceğin depozito işaretli ambalajlarla piyasaya sürülmesini sağladıklarını belirtti.

Tüm bu çalışmaların ikinci ayağında ise Ulusal Depozito Sistemine geçiş sürecine odaklandıklarını ifade eden Kurum, “Çünkü sistemin sağlam kurulmasında, saha operasyonları yöntemi çok önemliydi.  Bunun için ilgili kurumlar, sektör birlikleri, perakendeciler ve içecek üreticileriyle önemli bir istişare süreci yürüttük.  İstişareler neticesinde saha operasyonlarının tüm Avrupa’da uygulandığı gibi, içecek üreticilerini ve perakendecilerini temsil eden sektör birliklerinin dahil olduğu yapı eliyle yürütülmesine karar verdik.  Böylece Türkiye Çevre Ajansı, TOBB ve TESK ortaklığında kurulacak olan şirket üzerinden kurumsal yapı oluşturulması hususunda mutabık kaldık.  İmzaladığımız bu iş birliği protokolü işte bu çalışmaların hem en güzel meyvesi hem de en bereketli tohumudur” diye konuştu.

AMBALAJLAR ARTIK ATIK DEĞİL, DEPOZİTO İADE MAKİNELERİNDEKİ HAMMADDE OLACAK Sıfır Atık

Artık ambalajların sokaklarda, plajlarda, parklarda çevre kirliliğine neden olmayarak orman yangınlarına yol açmayacağına vurgu yapan Kurum, ambalajların artık atık değil, depozito iade makinelerindeki hammadde olacağını belirtti.

Kurum, sistem ile ilgili yaptığı değerlendirmede, “Her yıl yaklaşık 25 milyar şişeden daha fazlasını kapsayacak Depozito Yönetim Sistemi, 85 milyon vatandaşımıza hizmet verecek. İnşallah bu sistemi 2025 yılı içerisinde Sakarya’dan başlamak üzere kademeli olarak ülke genelinde yaygınlaştıracağız.  Yıl sonunda da her il ve her ilçede asgari makine ve altyapı kurulumuyla ulusal depozito sistemine geçmiş olacağız” dedi.

“DÖNGÜSEL EKONOMİ ARTIK YALNIZCA BİR SEÇENEK DEĞİL BİR ZORUNLULUK”

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ise yaptığı konuşmada çevre ve ekonomi adına büyük önem taşıyan projeyle ülkemizin döngüsel ekonomi hedeflerinde bir dönüm noktası olacak ‘Depozito Saha Yönetim Sistemi’nin temellerini attıklarını ifade etti.

Bu adımın, sadece çevreyi korumakla kalmayarak aynı zamanda sanayinin ve ekonominin sürdürülebilirliğine de önemli katkılar sağlayacağını aktaran Hisarcıklıoğlu, “Döngüsel ekonomi artık yalnızca bir seçenek değil, bir zorunluluk. İsrafın önlenmesi, kaynaklarımızın verimli kullanılması ve çevremizi koruma çabalarımızda en kritik unsurlardan biri, atık yönetimi.  Bugün, dünya genelinde “atık” kavramı hızla bir stratejik kaynağa dönüşüyor. Örneğin, sadece plastik geri dönüşümüyle yılda 1 milyon tonun üzerinde karbon salımı azaltılabilir.  Cam atıkların geri dönüşümü, enerji tüketimini %30’a kadar azaltırken, aynı zamanda yeni kaynak ihtiyacını da minimize ediyor.  Bu rakamlar, çevremizin korunmasına sağladığı katkının yanı sıra ekonomimiz için de bir fırsat olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

“SİSTEM SAYESİNDE ENERJİ VE HAMMADDE KULLANIMINDA ÖNEMLİ TASARRUFLAR SAĞLANACAK”

Hisarcıklıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Diğer yandan, Türkiye’nin de dahil olduğu uluslararası ticaret sisteminde ciddi bir dönüşüm yaşanıyor.  Avrupa Birliği’nde Yeşil Mutabakat kapsamında getirilen düzenlemeler, artık ihracat ürünlerinde geri dönüşümlü malzeme kullanımı gibi şartları zorunlu hale getiriyor. Ayrıca, Atık Sevkiyat Tüzüğü ile nitelikli atık ithalatı zorlaştırılıyor.  Bunun yanı sıra, plastik özelinde yapılan küresel çalışmalar, plastik ticaretini kısıtlamayı gündeme alıyor. Bu gelişmeler, atıkların geri kazanımını ve yerel kaynakların daha etkin kullanılmasını zorunlu kılıyor.  Bu kapsamda Depozito Yönetim Sistemi, sanayimizin uluslararası rekabet gücünü koruması için kritik bir adım. Bugün burada imzalayacağımız protokol, bu taleplerin karşılık bulduğunu ve hep birlikte güçlü bir adım attığımızı gösteriyor. Depozito sisteminin kurulmasıyla birlikte ekonomimizde de önemli değişimler göreceğiz. Bir analiz sistemin tam kapasite çalıştığında yılda 500 bin ton atığın geri dönüşümünü sağlayabileceğini ortaya koyuyor. Bu, hem çevresel hem de ekonomik anlamda büyük bir kazançtır. Ayrıca, sistem sayesinde sanayimizin karbon ayak izi azalacak, enerji ve hammadde kullanımında önemli tasarruflar sağlanacaktır.” Sıfır Atık