EPDK Başkan Yardımcısı Hacı Ali Ulutaş’tan güneş enerjisi yatırımcısına çağrı
EPDK Başkan Yardımcısı Hacı Ali Ulutaş yapılan düzenlemeler neticesinde yatırım iştahını artıran güneş enerjisi yatırımcısına çağrıda bulunarak; “Bu başarı hikayesini kâğıt üzerinde bırakmayıp sahaya yansıtma vakti geldi” diye konuştu.
Sibel ACAR-ANKARA/GENSED (Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği) ve ASO (Ankara Sanayi Odası) işbirliğiyle gerçekleştirilen ‘Güneş Enerjisi ve Enerji Depolama Semineri’ 24 Ekim tarihinde Ankara’da gerçekleştirildi.
Etkinlikte, güneş enerjisi ve enerji depolama uygulamalarındaki teknolojik gelişmeler, şebeke entegrasyonu, mevzuattaki düzenlemeler ve finansman modelleri gibi konular ele alındı.
Seminer, GENSED Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Murat Özdemir, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkan Yardımcısı Hacı Ali Ulutaş ve ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç’ın açılış konuşmaları ile başladı.
“ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN SAYISININ YAYGINLAŞMASI 2030’LU YILLARDA ŞEBEKEYİ ZORLAYABİLİR”
GENSED Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Murat Özdemir, bütün dünyanın dönüşüm içinde olduğu bu dönemde geleceğin iklim değişikliğiyle şekillendiğini ifade etti.
Küresel ölçekte bir enerji transformasyonuna dikkati çekerek elektrikli araçların dönüşüme olan etkisine değinen Özdemir; “Elektrikli araçların hayatımıza girmesinden itibaren sayıları Eylül ayı ile birlikte 40 bini geçti. Yıl sonunda bu rakamın 70 bini bulacağını düşünüyoruz. Yapılan tahminlere göre yollardaki elektrikli araçlar 2024’ün sonunda 200-250 bini bulacak. Bu durum 2030’lu yıllara gelindiğinde elektrik şebekesini zorlayabilir. Bunu engelleme noktasında güneş enerjisi dağıtık yapısıyla burada önemli bir rol oynayacak” değerlendirmesinde bulundu.
“LİSANSSIZ TARİFE METODUNUN DEĞİŞMESİ SEKTÖRDE BİRÇOK DEĞİŞİKLİĞE KATKI SAĞLADI”
EPDK Başkan Yardımcısı Hacı Ali Ulutaş ise EPDK’nin ‘Sektör olarak sırtımızı güçlü esen rüzgara verecek, yüzümüzü de her daim güneşe döneceğiz’ mottosuna vurgu yaptı.
Sektördeki son gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunan Ulutaş; “Geldiğimiz noktada Türkiye’nin gücüne güç katacağımızı, sizin de bir sektör olarak neler başarabileceğimizi zaten biliyoruz. Enerji sektörümüze baktığımız zaman son 6-7 yılda enerji sektörümüzün odak noktalarından en önemlisi güneş olmuştu. Bu güneşin açmasıyla rüzgar da arkasından gelmişti. Hem lisanssız tarife metodunun değişmesi hem de depolamalı lisans sürecinin başlaması ile GES yatırımı için enteresan iş modelleri, yeni metotlar dönmeye başladı. Bu süreçte düzenlemelerimizin nasıl etki ettiğini, nelere dikkat etmemiz gerektiğinin bilincindeyiz. Bu yüzden zor bir görevimiz var. Biz bir gün-iki gün sonrasına değil, uzun soluklu bir yatırım teşvik edecek bir sürece göre düzenlemelerimizi yapmaya çalışıyoruz. Bunda da başarılı olduğumuz söylenebilir” diye konuştu.
Bazen tepki gelen düzenlemelerin amaçlanan büyük hedef için gerekli olduğuna dikkati çeken Ulutaş; “Daha düne kadar aranızda birçoğunuzun bize kızdığı, lisanssızda bir katına kadar satış izni üstünde satış izninin yanında yaptığımız, başka bölgelere enerji tesisi kurulabilmesi imkanı sayesinde sanayi üreticilerimizin kendi bölgelerinde kuramayacakları şeyleri, başka bölgelerde kurabilmeleri imkanı getirildi. Bunun açık bir şekilde rakamlaştırılmış delili de şudur ki lisanssız güneş, 2019’a kadar 7 bin 500 megavatken, şu anda 35 bin MW’a yaklaştı. Yaptığımız işlerin sonucunun sizde yansımasını görünce zaten doğru bir iş yaptığımızı görmüş oluyoruz. Düzenlemeyi yaptığımız zaman eleştiriler gelmiş olsa da yaptığımız işlerin sizlerden karşılığını görürsek biliyoruz ki biz o işi doğru yapmışızdır. Zamanlama olarak bazı düzenlemeler sizin işlerin önünde bir ket gibi görünse de bunun amaçlanan hedefe daha doğru gittiğini gösterebiliyoruz” değerlendirmesini yaptı.
ULUTAŞ’TAN SEKTÖRE ÇAĞRI
Yatırım iştahının yapılan düzenlemelerin doğruluyla paralel olduğunu da ifade eden Ulutaş; “Bir sanayicinin lisanssız elektrik üretim tesisi kurmasıyla kendi elektriğini yenilenebilir kaynaklardan üretip emisyon ticareti yapabilir hale gelmesiyle ülkeyi karbon vergisinden kurtarmış oluyoruz. Öbür taraftan baktığınız zaman puant talebimiz düştüğü için enerji fiyatlarına da olumlu etki ediyor. Depolamalı GES ve RES başvuru süreçleri böyle bir yol açmak yenilenebilir enerjinin potansiyelinin daha fazla hayata geçirilmesi için ortaya çıktı. Almış olduğumuz 270 bini geçen başvuru da bu iştahı göstermiş oldu. Artık bu başarı hikayesini kâğıt üzerinde bırakmayıp, sahaya yansıtma vakti geldi” dedi.
Bu sebeple verilmiş lisansların teknik yönden daha çevreye uyumlu olarak sahaya yansıması, konusunda yatırımcılara önemli roller düştüğünü anımsatan Ulutaş; “ Çevreye duyarlı, daha düzgün bir hayat ekosistemi oluşturacağımıza inancımız tam. Bu konuda yatırımcımızın üzerine düşeni yapacağına inanıyoruz. Birlikte daha fazla yatırım yapılması için hep birlikte bu yolda yürüyeceğiz” diye konuştu.
“BÜTÜN DÜNYADA TEMİZ ENERJİ KAYNAKLARINA DOĞRU BİR GEÇİŞ YAŞANIYOR”
ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç da yaşanabilir bir dünya için gerekli karbonsuzlaşma hedeflerine en hızlı ve çevreci şekilde ulaşmamız gerektiğini belirtti.
Bu noktada temiz enerjinin öne çıktığını belirten Ardıç; “Yaşanabilir bir dünya için karbonsuzlaşma hedeflerine en hızlı ve çevreci şekilde ulaşmamız gerekiyor. Bunun yolu da fosil enerji kaynaklarından üretilen elektriğin, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ikame edilmesi, temiz enerji kaynaklarının yaygınlaştırılmasından geçiyor. Güncel verilere baktığımızda görüyoruz ki hala küresel elektrik talebinin yüzde 70’ten fazlası fosil kaynaklardan sağlanıyor. Bütün dünyada temiz enerji kaynaklarına doğru bir geçiş yaşanıyor. Güneş enerjisinin burada müthiş bir potansiyeli var. Güneş enerjisi hali hazırda hala küresel elektrik talebinin yüzde 4,5’ini karşılıyor. Bu oran küçük gözükse de son zamanlarda güneş enerjisi yatırımlarındaki artış umut verici” dedi.
Ardıç, yenilebilir enerji kaynaklarının yaygınlaşmasını sağlayacak temel unsurun, enerji depolama sistemlerinin gelişmesi olduğunu aktararak, dengeli ve güvenilir bir şebekenin oluşturulmasının enerji depolamada anahtar role sahip olduğunu da sözlerine ekledi.