“Elektrikli araçlara geçiş yılı 2025 olacak”

AVERE Türkiye Elektro Mobilite Derneği Genel Koordinatörü Haluk Sayar, dünyada ve Türkiye’de elektrikli araçların gelişimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Avrupa’da elektrikli araç satışları günden güne artarken AVERE Türkiye Elektro Mobilite Derneği Genel Koordinatörü Haluk Sayar, elektrikli araçların tahmin edilenden daha yakın zaman içerisinde içten yanmalı motorlu araçlardan daha ucuz hale geleceğini öne sürdü.

Sayar açıklamasında, yakın zamana kadar yapılmış birçok projeksiyon çalışmasına göre elektrikli araç satış maliyetlerinin fosil yakıtlı araç maliyetlerine düşmesinin 2030 yılından önce beklenmediğini belirterek “Ancak bu tarih hızla öne çekiliyor. Bunun asıl sebebi AB, Çin gibi birçok ülkenin karbon nötr olma hedeflerini 2019 yılı sonu ve sonrasında ortaya  koymaları ve yine endüstrileşmiş ülkeler tarafından Covid 19 sonrası iyileşme ve kalkınma modellerinde e-mobiliteye verdikleri önceliklerdir. Yeni teknoloji ürün fiyatlandırmasında hepimizin bildiği bir kural vardır; satış hacmi ne kadar hızlı artarsa, fiyatları o derece hızlı düşer. Bu, elektrikli araçlar için de geçerlidir.” dedi.

“ELEKTRİKLİ OTOMOBİLE GEÇİŞ YILI 2025 OLACAK”

Haluk Sayar, elektrikli otomobillere geçiş için 2025 yılını işaret ederken “Son zamanlarda yapılan birçok çalışmanın ortak sonucu olarak elektrikli araçlarda kullanılan  akü maliyetlerinin kritik 100 USD /kWh değerine ulaşması ve altına düşmesi 2025 yılında mümkün olacak. Dolayısıyla 2025 yılı, elektrikli otomobillerin içten yanmalı otomobillerden daha ucuz olmaya başlayacağı yıldır.” Ifadelerini kullandı.

“2030 YILINDA TÜRKİYE’DE SATILAN HER 100 ARACIN 58’İNİN ELEKTRİKLİ OLMASI MÜMKÜN”

Elektrikli araçların Türkiye’deki gelişimi hakkında da tahminlerde bulunan Sayar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Avrupa Birliği teşviklerle de olsa elektrikli araca geçişini uzun yıllara yaymış olacak ve sektörün bu durumdan en az etkilenmesini sağlayacak. Ancak teşvik olmayan Türkiye’de elektrikli otomobil maliyetlerinin diğerleriyle aynı hatta daha ucuz olması durumunda ağırlıklı olarak Elektrikli otomobiller tercih edilmeye başlanacaktır. Dolayısıyla Türkiye’de elektrikli araç satışlarında 2025 yılı ve sonrasında çok hızlı bir büyüme gerçekleşecektir. Bu hızlı geçiş Türk otomotiv sektörü için sancılı olabilir. Ancak yine de AB’nin 2030 yılı Elektrikli araç oranı beklentisi olan yüzde 58 rakamını Türkiye’nin de yakalayabilmesi mümkün. 

Türk otomotiv üretim ve tedarik sektörü, elektrikli otomobile geçişe hazırlanıyor, ancak Elektrikli otomobil maliyetlerinin bu derece hızlı düşmesine hazırlıksız olabilirler ve gelecek projeksiyonlarını son dönemdeki gelişmeleri hesaba katarak tekrar gözden geçirmeleri çok önemli.” 

“KÜÇÜK İŞLETMELER İÇİN HEM TEHDİT HEM DE BÜYÜK FIRSAT”

Yedek parça sanayi, bakım ve onarım alanında faaliyet gösteren küçük işletme sahipleri açısından elektrikli otomobillerin satışındaki ilerlemeyi değerlendiren Haluk Sayar, son olarak şunları söyledi:

“Başta fosil yakıtlı içten yanmalı (dizel, benzin, LPG) motor, egzost, yakıt sistemleri, güç aktarma vb konularda olmak üzere durumdan etkilenecek bir çok alanda çalışan işletmelerin şimdiden hazırlıklara başlaması gerekiyor. Mevcut iş alanlarından, elektrikli araçlarla ilgili yöneleceği yeni iş alanları araştırmalı, belirlemeli ve bu konuda kendilerini yetiştirip, eğitim almalılar. Örnek vermek gerekirse öne çıkacak yeni alanlardan bazıları akü, akü destek sistemleri, bilgilendirme / eğlence sistemleri elektroniği vb olacak.  Başka bir deyişle, bu konularda kendini ve şirketini hızla adapte edebilen, eğitimli ve yetkin personele sahip işletmelerin önlerinde çok büyük fırsatlar bulunmakta.”