Enerjide rekorların yılı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve EPDK Bakanı Mustafa Yılmaz 2020 yılına ilişkin değerlendirmelerini ve 2021 yılından beklentilerini Gas&Power’a anlattı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez: ‘Türkiye başarılı bir sınav vererek diğer ülkelerden pozitif yönde ayrıştı’

Ülkemizi ve tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınının gölgesinde bir yılı geride bırakıyoruz. Zorlu bir süreçten geçtik. Hamdolsun bugün geldiğimiz noktada, Türkiye; Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinizle bu süreçte başarılı bir sınav vererek diğer ülkelerden pozitif yönde ayrıştı.

Pek çok zorluğa rağmen, 2020 yılı enerji sektörümüz için milletimize müjdeler verdiğimiz, rekorlarımızı tazelediğimiz, Mavi Vatan’daki egemenlik haklarımızı pekiştirdiğimiz ve enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi adına büyük adımlar attığımız bir yıl oldu.

2021 HIZLI BİR ATILIM DÖNEMİNE GİRECEĞİMİZ BİR YIL OLACAK

2020’ye hatta 21. yüzyılın ilk 20 yılına damgasını vuran en büyük olay hiç kuşkusuz dünyanın her noktasını vuran Kovid-19 salgını oldu. Salgın 2020’yi zorlu bir sınava dönüştürürken, ülkeler hem salgınla mücadele etmek hem de ayakta kalmak adına büyük mücadeleler verdi. Salgın gündelik hayatımızdaki pek çok rutini değiştirirken, en büyük darbeyi küresel ekonomiye vurdu. Dünya ekonomisi bu dönemde ciddi bir durgunluğa girdi. Öyle ki gelişmiş ülkelerde yüzde 33’lere varan daralmalar gerçekleşti. Bu süreçte uzun dönemli tedbirler ve karantina kararları nedeniyle hanelerde enerji tüketimi artarken, üretimin belkemiği sanayide sert düşüşler yaşandı.

Küresel pandemi Türkiye’nin dinamiklerini de etkiledi. Ancak diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, Türkiye; toparlanma sürecine en hızlı giren ülkeler arasına girdi. Bu sürecin devamıyla, 2021 hızlı bir atılım dönemine gireceğimiz bir yıl olacak.

2020 dünya için çetin bir yıl olsa da Bakanlığımız açısından müjdelerle ve rekorlarla dolu bir yıl oldu. Enerji üretiminde, iletim ve dağıtımında sürdürülebilir, arz güvenliği noktasında kapsayıcı bir anlayışla, 2020’de Kovid-19’a rağmen mega projelerimizi devreye alarak hedeflerimize emin adımlarla ilerledik.

2023 ENERJİDE MÜTHİŞ BİR DEVİNİMİN YAŞANDIĞI BİR YIL OLDU

2023 hedeflerimize bu yılki başarılarımızla bir adım daha yaklaştık. Son 15 yılda 100 milyar dolardan fazla yatırım gerçekleştirdiğimiz enerji sektöründe kamu-özel iş birliği, kalkınma ve büyümede itici güç olmaya devam etti. Dünya üzerinde birçok ülke ve uluslararası firmalar yatırımlarını ertelerken, Türkiye yatırımlarına devam etti. Üretimden, dağıtım ve iletime kadar altyapımızı modernize ettik. Saatlerce kesintilerin yaşandığı Türkiye’den, tüketicinin modern ve dünya standartlarında hizmet aldığı bir yapıyı inşa ettik. üretim tarafında ise enerjide arz problemini çözerek, bugün bekle yarın üret anlayışını geçmişte bıraktık.

Artık Türkiye’yi bir üst seviyeye çıkaracak dönemin içerisindeyiz. 2017 yılında ilan ettiğimiz enerjinin yol haritası Milli Enerji ve Maden Politikamızı “arz güvenliği, yerlileştirme ve öngörülebilir piyasalar” üzerine inşa etmiştik. Politikamızın merkezine yerleştirdiğimiz “Bağımsız Enerji, Güçlü Türkiye” anlayışımız, enerjinin her alanında büyük bir çarpan etkisi yarattı. Üretimden dağıtıma, istihdamdan yerli teknolojiye, yerli ve yabancı yatırımlardan uluslararası projelere kadar her alanda ciddi bir hareketlilik yaşandı. 2020 bu anlamda hedeflediğimiz eylemlerden somut çıktılar aldığımız, enerjide müthiş bir devinimin yaşandığı yıl oldu.

2020 YILINDA ENERJİDE BİRÇOK REKOR KIRDIK

2002 yılında 31.846 MW olan kurulu gücümüz, 2020 sonu itibariyle 95.500 MW’ye ulaştı. Bu yıl devreye aldığımız 4.500 MW toplam kurulu güç içerisindeki yenilenebilir oranı yüzde 95 seviyesini geçti. Bu yıl devreye aldığımız yenilenebilir kurulu güç miktarı, Avrupa’daki 21 ülkenin yenilenebilir kurulu gücünden daha fazla. Toplam kurulu güç içerisindeki yenilenebilir oranı ise yüzde 51,21’e ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.

Türkiye yenilenebilir enerjide büyük bir devrim yaşıyor ve bu devrimde büyük üreticiler YEKA’larla enerji teknolojilerini yerlileştirirken, küçük ve orta ölçekli işletmeler ve kişiler de lisanssız üretimle kendi elektriğini kendi üreten bir yatırımcı profili ortaya koyuyor.

Son 2 yıl içerisinde yapılan 52 hidroelektrik santralinin resmi açılışlarını yaparak Anadolu’nun bereketini üretime çevirdik. Güneş ve rüzgâr enerjisinde ortaya çıkan üretim verileri, Türkiye’nin yüzünü güneşe, sırtını rüzgâra verdiğinin en güzel örnekleri oldu.

Nisan’da saatlik bazda toplam üretimin yüzde 34’ünü rüzgâr ve güneşten elde ettik, Mayıs ayında elektrik üretimimizin yüzde 5,6’sı güneş enerjisinden geldi. 25 Kasım’da ise günlük bazda 153 bin 35 megavatsaat üretimle rüzgâr enerjisi üretiminde rekor kırdık. Tüm bu rekorlar modernleştirdiğimiz altyapıyla kesintisiz bir şekilde tüketimi karşılamada etkin bir rol üstlendi.

Bu yıl yerli ve yenilenebilir enerjide kendi rekorlarımızı egale ettik. Nisan ayında 2000 yılından bu yana aylık bazda yerli kaynaklardan en yüksek elektrik üretimini gerçekleştirdik. 24 Mayıs günü elektrik üretiminin yüzde 90’ının yerli ve yenilenebilir kaynaklardan karşıladık. 5 Haziran’da günlük en yüksek lisanssız üretimi yaptık. 

YEKA modelimizle ortaya koyduğumuz yenilenebilir enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi hamlesinin ilk meyvesini Türkiye’nin ilk ve tek entegre güneş teknolojileri fabrikasını hizmete alarak topladık.

Hidroelektrik santrallerimizde kullandığımız ekipmanların yerlileştirilmesinde de önemli adımlar attık. EÜAŞ mühendislerimizin yoğun Ar-Ge çalışmalarıyla ilk yerli jeneratörümüzü Keban HES’te devreye aldık. Yüzde 92 yerlilikle üretilen EÜAŞ Elektrik Otomasyon Sistemlerini ise Kepez-II HES’te devreye alarak santrallerimizin güvenliğini ve verimliliğini artırdık.

Nükleer enerjide üretime artık çok daha yakınız. Titizlikle ve dünya standartlarına göre inşa edilen Akkuyu’da, ikinci ünitenin reaktör binasının temeli atıldı ve en önemli parçalardan biri olan kor tutucu montajı yapıldı. Üçüncü ünitenin inşaat lisansı alındı. Dördüncü ünitenin inşaat lisansı başvurusu yapıldı. Akkuyu’nun tam kapasite devreye girmesiyle inşallah toplamda 4.800 MW’lık güçle, Ankara ve İzmir’in tükettiği toplam enerjiyi tek bir santralimizden karşılayabileceğiz.

KARADENİZ’DEKİ KEŞİF ENERJİ GELECEĞİMİZDE YENİ UFUKLARIN HABERCİSİ OLDU

Karadeniz’de Sakarya Gaz Sahası’nda Fatih sondaj gemimizin gerçekleştirdiği 405 milyar metreküplük doğalgaz keşfi, enerji geleceğimizde yeni ufukların habercisi oldu. Fatih’in keşfi bu haberi uzun yıllardır büyük bir hasretle bekleyen milletimizin duası ve sahadaki arkadaşlarımızın özverili çalışmalarıyla bu yılın en müjdeli haberi oldu.

Türkiye’nin Mavi Vatan’da yürüttüğü egemenlik mücadelesi bu yıl bölgedeki taşları yerinden oynattı. Uluslararası platform ve kuruluşlarda haklı mücadelemizi vermeye devam ediyoruz. Türkiye-Libya Deniz Yetki Alanları Anlaşması Birleşmiş Milletler’de tescil edildi.  Ülkemizin ve KKTC’nin vermiş olduğu ruhsat sahalarında bugüne kadar 5 deniz sondajı gerçekleştirdik. Oruç Reis sismik araştırma gemimizi Akdeniz’de göreve uğurlayarak egemenlik haklarımızın olduğu bölgelerde sismik çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Filomuza yeni katılan Kanuni sondaj gemimiz de 2021’de Fatih ile beraber Sakarya Gaz Sahamızın geliştirilmesi için bölgeye demir atacak.

Sadece denizlerde değil karalarda da hummalı çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye Petrolleri yurt içi ve yurt dışı üretimde rekor kırarak önemli bir başarıya imza attı.

“Bugün Türkiye’nin doğal gaz arz güvenliği sorunu kalmamıştır” cümlesini rahatlıkla kurabiliyorsak bu son dönemde devreye aldığımız yer altı doğal gaz depolama, FSRU, LNG tesislerimiz ve TürkAkım, TANAP gibi uluslararası projeler sayesindedir. Bu sayede 6,7 milyar metreküplük aylık bazda bugüne kadarki en yüksek tüketimi sorunsuz bir şekilde karşıladık.

Dost ve kardeş ülke Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’ı işgalden kurtarmasının ardından Türkiye’den Nahçivan’a gaz sağlayacak doğal gaz boru hattımızın imzalarını attık. Böylelikle Nahçivan’ın yıllık 500 milyon metreküplük doğal gaz arzı kesintisiz bir şekilde Türkiye üzerinden sağlanacak. 

LİTYUM İLERİ TEKNOLOJİLERDEKİ YERLİLİK ORANININ ARTMASINA KATKI SAĞLAYACAK

Eskişehir Kırka’da hayata geçen pilot tesisimiz ilk etapta yıllık 10 tonluk üretim yapacak. Tesisimiz tam kapasite devreye girdiğinde, yıllık 600 tonluk bir üretimle inşallah Türkiye’nin lityum ihtiyacının yarısını buradan karşılayacağız. Böylece yıllık 20 milyon dolara denk gelen lityum ithalatının da önüne geçmiş olacağız. Başta yerli otomobilimiz TOGG olmak üzere, mobil cihazlar, tabletler, bilgisayarlar gibi akıllı teknolojilerde yerli lityumun kullanılmasıyla, ileri teknolojilerde yerlilik oranının artmasına önemli bir katkı sağlayacağız.

Kovid-19 salgınında büyük önem taşıyan hijyen konusunda bor cevherimizi temizlik ürünlerine dönüştürdük. El ve ortam hijyeninden, temizlik ürünlerine kadar BOREL, BORTAM ve BORON’u milletimizin hizmetine yüzde yüz yerli üretimle sunduk.

Maden sahalarımızı 2020’de de daha önce olduğu gibi büyük bir sorumlulukla denetledik. Bugüne kadar 5.018 maden sahasını denetledik. 2.041 maden sahasını üretime kazandırdık. Yaklaşık 200 milyon TL’lik destek ödemeleriyle hem istihdamımıza hem de üretimimize katkıda bulunduk.

Ülkemizin tamamını havadan jeofizik çalışmalarıyla tarayarak maden haritamızı güncelledik. Türkiye Yer Bilimleri Veri ve Karot  Bilgi Bankamızın temelini atarak, maden kaynaklarımızın arama ve üretim açısından tek tek sicillerini tutacağız.

Gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla savunma sanayisinden teknolojik ürünlere kadar birçok alanda kullanılan nadir toprak elementlerini MTA laboratuvarlarında elde ettik. Ar-Ge faaliyetlerimizi Ür-Ge çalışmalarımızla destekleyerek üretimimizi güçlendiriyoruz.

Yaptığımız ikili anlaşmalarla yurt dışı faaliyetlerimize de hız verdik. Azerbaycan ve Nijer ile maden alanında iş birliği anlaşmalarına imza attık. Sudan ve Özbekistan’da da havadan jeofizik taramaları tamamladık.

HEDEFLERİMİZE EMİN ADIMLARLA YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ

Büyük ve Güçlü Türkiye idealimize ulaşmak için bizlere ayak bağı olabilecek her türlü meseleyi ortadan kaldırıyoruz. Uluslararası platformlarda milletimizin menfaatleri doğrultusunda hak arayışımızı devam ettireceğiz. Bugün dünden daha güçlüyüz ve gelecekte daha da güçlü olacağız. Enerjimizle üretime katkı sunacak, hedeflerimize emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz.

Cumhuriyetimizin 100. yılına doğru giderken Akkuyu Nükleer Güç Santrali, Bor Karbür Tesisi, Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Tesisi, Karadeniz gazının sisteme bağlanması gibi dev projelerle Türkiye’nin enerjisi yükselteceğiz. İçimizdeki bitmez tükenmez enerjiyle bu yıl da her yıl gibi elimizden gelenin en iyisini yapmak için 7/24 görevimizin başında olacağız.

EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz: 2021 doğal gazda ve elektrikte çok hareketli geçecek

2020 Bütün dünya için hiç de kolay bir yıl olmadı. Ancak ben yıllara özel anlam yüklemeyi, “2020 bitsin, 2021 hemen başlasın dertler geride kalacak!” demeyi de doğru bulmuyorum. Sonuçta yaşadığımız her sıkıntıyı ve zorluğu takvimdeki yıllar ile değil, bize kattıkları ile değerlendirmek gerekiyor. “Biz bu süreçten ne öğrendik, neleri doğru yaptık, hangi konularda daha hızlı, daha iyi olabilirdik?” gibi kendimize sormamız gereken sorular var. Bu sorulara vereceğimiz yanıtlarla birlikte de hep ileriye bakmamız gerekiyor. Ben daima zorlukların peşinden kolaylıkların geleceğine inanırım. Her güçlüğün ardından başarının, her sıkıntının ardından rahatlığın geleceğine… En büyük zaferler de en bunalımlı dönemlerde kazanılmaz mı zaten? Sürekli yeise kapılanlar, sürekli telaşla, korkuyla karar alanlar ise hayatta da hizmet yarışında da başarısızlığa mahkumdur. Türkiye enerji sektöründe çalışmak, iş yapmak bir maratona benzer. Malum panikle maraton kazanılmaz. İyi planlama gerekir, şartlara, sürprizlere hazırlıklı olmak, tempoyu, rakiplerinizle mesafeyi doğru ayarlamanız gerekir. Aksi halde yarışta ya geride kalır ya da diskalifiye olursunuz.

2021 ELEKTRİKTE DE ÇOK HARKETLİ GEÇECEK

Ama 2021 sadece doğal gazda değil elektrikte de çok hareketli geçecek inşallah. Çünkü biz bunun işaretlerini 2020’de gördük. Pandemi koşullarında bile elektrikte kurulu gücümüze 3 bin 500 MW’ın üzerinde bir ilave oldu. Bir önceki yıla kıyasla 1.500 MW daha fazla. Kasım ayında rüzgardan elektrik üretiminde üst üste rekorlara tanık olduk. 2020 yılına hep olumsuz bakanların bu gelişmeleri de değerlendirmesi; pozitif gelişmeleri, sağlanan başarıları ve kazanımları da göz ardı etmemesi gerekir diye düşünüyorum.

Ben 2021 yılında Vadeli Elektrik Piyasamızın da sektörümüze damga vurmasını bekliyorum. Burada hem piyasa katılımcılarının fiyat riskinden korunması ile geleceğe yönelik fiyat beklentilerini görme imkânı olacak hem de spot piyasalar birbirini tamamlar bir yapıya kavuşacak. Ayrıca Haziran ayında devreye girecek Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti (YEK-G) Sistemi ile de tüketicilerimizin kullandığı elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretildiği sertifikayla garanti edilirken, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üreten yatırımcılarımız için de yeni bir ürün ve gelir kalemi oluşturulacak. Ve elbette 2021 yılıyla birlikte elektrik dağıtımında yeni bir tarife dönemine başlıyoruz. Bu dönemde verimliliği ve kaliteyi artırmak temel hedefimiz olacak. Kaliteden taviz vermeyen, bu konuda kendini sürekli geliştiren ve yenileyen, en nihayetinde de tüketicimizi mutlu eden şirketler kazanacak. Aksi yola girenler ise kaybedecek. 

Son olarak belirtmek isterim ki inşallah 2021 yılında da petrol ve LPG’de dünyanın önemli pazarlarından biri olmayı sürdüreceğiz. Bu iki piyasamızda hamdolsun sistem, tabir-i caizse tıkır tıkır işliyor. En son Akaryakıt Kalite İzleme Sistemi (AKİS) kapsamında yapılan çalışmalara baktığımızda ülke genelinde sunulan akaryakıtın yüzde 99,7’sinin standartlara uygun olduğu, benzin de ise bu oranın yüzde 100’e ulaştığı tespit edildi. Yani bugün Avrupa’nın en kaliteli akaryakıtı ülkemizde satılıyor. Türkiye yıllık 40 milyon tonluk bir ham petrol işleme kapasitesiyle birlikte rafinaj konusunda önemli bir merkez haline gelmiş durumda, 13 bini aşan lisans vermişiz petrol sektöründe. Otogaz kullanımında; araç ve istasyon sayısında dünyanın zirvesindeyiz. Mevzuatımıza gereken saygıyı gösteren ve oyunu kurallarına göre oynayan, daha fazla müşteri memnuniyeti için, daha kaliteli hizmet sağlamak için çalışan, rekabete giren, yatırım yapan bütün piyasa oyuncuları kazanıyor, kazanmaya da devam edecek.

Bu arada EPDK’nın kuruluşunun 20. yıldönümünü kutlayacağımız için 2021 bizim için çok daha anlamlı bir yıl olacak. Geriye dönüp baktığımızda, sektörümüzün 20 yılda nereden nereye geldiğini, nasıl bir örnek gelişim gösterdiğini görüyor, sağlanan bu gelişme ve başarıda büyük pay sahibi olan EPDK’nın bir ferdi olmaktan gurur duyuyorum. Elbirliği ile sektörümüzün gücüne güç, enerjisine enerji katmaya devam edeceğiz. Bu 20 yıllık süreçte EPDK’da görev yapan çok değerli başkanlarımıza, kurul üyelerimize ve çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ederken, 2020 yılında kaybettiğimiz eski Kurul Üyemiz Osman Sevaioğlu Hocamızı da rahmetle anıyorum.

DOĞAL GAZ KEŞFİ TİCARET MERKEZİ OLMA YOLUNDA OLAĞANÜSTÜ BİR GELİŞMEYDİ

Pandemi sürecinden elbette enerji sektörümüz de etkilendi. Ancak son tahlilde baktığımızda Cumhuriyet tarihimizin en güzel haberlerinden birini de 2020’de aldık. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfi; Türkiye’nin hem kendi tüketimi için hem de “doğal gaz ticaret merkezi” olma hedefi yolunda olağanüstü bir gelişmeydi. Hamdolsun biz EPDK olarak bu gelişmeye de hazırlıksız yakalanmadık. Çalışmalarında sona yaklaştığımız Vadeli Doğal Gaz Piyasası 2021 yılının Ekim ayında hayata geçecek. Doğal gaz borsamızda fiziksel teslimatlı vadeli ürünleri devreye alarak piyasanın likiditesini ve derinliğini arttıracağız. Spot boru gazı ticaretine dair düzenlememiz sayesinde Malkoçlar’da talep toplamaya başladık.  Yine sınır ötesi doğal gaz ticareti ve ihracat imkânlarının geliştirilmesi yönünde adımlarımızı sürdüreceğiz. Bütün bunlar hem kendi tüketicimizi memnun edecek haberler vermemizi sağlayacak hem de ticaret merkezi olma hedefimize bizi adım adım yaklaştıracak.