
Keşke başta Maliye olmak üzere, geleneksel denetim ve yaptırım uygulamalarıyla bu soruna çözüm bulunsaydı ve EPDK bu tarz kararlar almak zorunda kalmasaydı. EPDK’nın dağıtıcılar arası akaryakıt ticaretine ilişkin yeni düzenlemesi yürürlüğe girdi. Biliyorsunuz, daha önce yapılan düzenlemeyle, sadece yılda 60 bin ton beyaz ürün satışı yapan firmaların bu ticareti yapabilmesine olanak tanınmıştı. Şimdi yeni bir […]
Keşke başta Maliye olmak üzere, geleneksel denetim ve yaptırım uygulamalarıyla bu soruna çözüm bulunsaydı ve EPDK bu tarz kararlar almak zorunda kalmasaydı.
EPDK’nın dağıtıcılar arası akaryakıt ticaretine ilişkin yeni düzenlemesi yürürlüğe girdi. Biliyorsunuz, daha önce yapılan düzenlemeyle, sadece yılda 60 bin ton beyaz ürün satışı yapan firmaların bu ticareti yapabilmesine olanak tanınmıştı. Şimdi yeni bir kararla, firmalar yalnızca dönem içinde temin ettikleri akaryakıt miktarı kadar dağıtıcılar arası satış yapabilecekler.
Yani bir firma 1 Nisan ile 31 Mart arasında 100 bin ton ürün temin ettiyse, en fazla 100 bin ton dağıtıcılar arası satış yapabilecek. Burada amaç, fiziki olarak olmayan bir ürünün fatura ticaretine konu edilmemesini sağlamak.
Maalesef, kötü niyetli oluşumların illegal faaliyetlerine karşı alının her türlü önlem, dürüst ve kurallı oyuncuları da bir şekilde etkiliyor. Çünkü yapılan düzenlemelerle getirilen kısıtlamalar, sektörün bütününü kapsıyor. Biliyorum ki, EPDK da bu tür kararlar almaktan hoşlanmıyor. Fatura ticareti aslında direkt olarak EPDK’yı ilgilendirmeyen bir konu. Ancak sektörde yarattığı erozyon nedeniyle bir şekilde önlem almak zorunda kalıyor EPDK. Keşke başta Maliye olmak üzere, geleneksel denetim ve yaptırım uygulamalarıyla bu soruna çözüm bulunsaydı ve EPDK bu tarz kararlar almak zorunda kalmasaydı.
EPDK, mümkün olduğunca az düzenlenmiş bir piyasadan yana. Bunu biz de istiyoruz. Çünkü akaryakıt ve LPG piyasaları Türkiye’nin en liberal, en rekabetçi piyasaları. Bu da yatırımların, istihdamın, ürün ve hizmet kalitesinin önünü açan unsurlar. Ancak ve maalesef, EPDK’yı bu tür düzenlemeler yapmaya iten kötü niyetli ve illegal unsurların yanında sektörümüzden bazı kesimlerin, EPDK’yı sık sık çeşitli konularda düzenleme yapmaya zorlamaları asıl üzücü nokta. Serbest piyasa oluşumuna çomak sokmakla eş değer bu çağrı ve çabaların en çok da sektörümüze zarar verdiğini unutmamamız lazım. Tavan fiyat uygulaması geldiğinde “serbest piyasaya müdahale etmeyin” noktasından, adeta her konuda EPDK’dan düzenleme bekleme noktasına geldik. Doğal gaz ve elektrik piyasaları serbestleşmeye çalışırken, sektörümüzdeki liberal sistemi gıptayla izlerken, geldiğimiz bu nokta anlaşılır değil. Serbest piyasa, tüketici için de sektörümüz için de olmazsa olmazdır. Sektörü daha da liberal ve rekabetçi kılmak için çalışmak varken, sektörün kendi içinde ticari teamüllere göre, işbirliği, karşılıklı anlayış ve empatiyle çözebileceği her konuda sektörü düzenlenmiş bir çerçeveye sokmaya çalışmak, bu sektöre yapılacak en büyük haksızlıktır. Bundan vazgeçmemiz lazım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi’nde konuştu9 Mayıs 202515:49 Enerjisa Üretim, 30. enerji santralini devreye aldı9 Mayıs 202515:46 IRENEC 2025: Yenilenebilir enerji dünyası İstanbul’da buluşacak9 Mayıs 202515:45 “Kredi portföyünde enerji ve enerji verimliliği sektörü birinci sırada yer alıyor”9 Mayıs 202514:15 Brent petrolün varili 63,02 dolardan işlem görüyor9 Mayıs 202514:12