ENERJİSİNİ GÜNEŞTEN ALAN İSTASYON DEVRİ

Akaryakıt istasyonlarının çatılarına kurulan güneş panelleri sektörün yeşil dönüşümünde önemli bir rol oynuyor. Bu gelişmenin sektörde nasıl bir etki yarattığını hem akaryakıt istasyonları hem de güneş enerjisi sektörü açısından araştırdık. Sektörün önde gelen isimleri de konuya dair gazetemize özel değerlendirmelerde bulundu.

Güneş enerjisi, çevre dostu ve sürdürülebilir bir enerji kaynağı olarak giderek daha fazla tercih ediliyor ve uygulanıyor. Son yıllarda ülkemizde de akaryakıt istasyonlarında çatı üstü güneş panellerinin yaygınlaşması, enerji maliyetlerini azaltma ve çevresel etkiyi en aza indirme potansiyeli sunuyor.

İstasyonların üzerine kurulan güneş panellerinin potansiyeli, Türkiye’nin enerji bağımsızlığı ve sürdürülebilirlik hedefleri açısından büyük önem taşıyor. Türkiye’nin güneş enerjisi alanındaki gelişimi, sadece ekonomik ve çevresel faydalar sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda ülkemizin enerji dönüşümü yolculuğunda önemli bir kilometre taşını temsil ediyor.

Ayrıca, Türkiye’nin 2050 yılına kadar belirlediği net sıfır hedeflerinde güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının önemi de ön plana çıkıyor. Bu gelişmenin sektördeki etkilerini, beklentileri ve talepleri, sektörün önde gelen isimleri Enerji Petrol Gaz’a değerlendirdi.

NET SIFIR HEDEFİMİZ KAPSAMINDA KARBON AYAK İZİMİZİ HER GÜN AZALTIYORUZ


Petrol Ofisi Grubu olarak mevcut ürün teknolojilerine yatırım yaparken geleceğimiz için yenilenebilir enerji alanında da öncü çalışmalar gerçekleştiriyoruz. S-power ismini verdiğimiz istasyonlarımız ve Kocaeli’nin Derince ilçesindeki madeni yağ tesisimiz de bu çalışmaların en güzel örneklerinden. Bu sayede 2050 için taahhüt ettiğimiz net sıfır hedefimiz kapsamında karbon ayak izimizi her gün biraz daha azaltıyoruz. S-power projemiz dahilindeki istasyonlarımız elektrik ihtiyaçlarının tamamına yakınını güneş enerjisinden karşılamanın yanı sıra ürettikleri fazla enerjiyi de şebekeye veriyor. Aynı zamanda bu 13 istasyondaki sistem ile yılda 800 tonu aşkın karbon salınımının önüne geçiyoruz. Ayrıca Kocaeli’de bulunan madeni yağ fabrikamızın üretim kapasitesini Türkiye’nin madeni yağ tüketiminin yarısını karşılayacak seviyeye çıkaran yeni lojistik merkezimizde de güneş enerjisini kullanıyoruz. Şu an fabrikamızdaki elektrik üretiminin üçte birini 2 bin 74 adet güneş enerjisi panelimiz ile karşılıyoruz. İlerleyen safhalarda bu üretimi üçte ikiye çıkarmayı planlıyoruz. Güneş panellerimiz uzun vadede sürdürülebilir iş modelimize de ciddi katkılar sağlıyor. Gelecekte yaygınlaştırmaya devam edeceğimiz bu paneller sayesinde hem çevresel hem de ekonomik açıdan çok daha önemli kazanımlar elde edeceğimize inanıyoruz. Güneş enerjisi kullanımının artmasıyla birlikte çevresel etkimizi daha da minimize ediyoruz ve bu alanda elde ettiğimiz olumlu çıktılar yenilenebilir enerjilere çok daha fazla yatırım yapmamızın önünü açıyor. Ortaya koyduğumuz ve koyacağımız pozitif etkilerle sektörümüze ve dolayısı ile ülke ekonomisine değer katmaya devam edeceğiz.

“KÂRLILIĞIN AÇIK OLDUĞU AKARYAKIT SEKTÖRÜNDE, GES’LER YENİ BİR FIRSAT YARATMAKTADIR”

“Akaryakıt istasyonları kanopileri üzerine kurulan GES’ler, bu akaryakıt istasyonlarının iç ihtiyacını karşılayacağı gibi daha fazla da üretim yapıyor. Nitekim kanopi alanları düşünüldüğünde ortalama 15-20 kW’lık sistemler rahatlıkla kurulurken, istasyonlarda kullanılan tüketim trafo güçlerinin 5-10 kW civarında olduğunu görüyoruz. Mevzuat, bu tüketim GES’lerde aylık mahsuplaşmayı mümkün kılarken, üretim fazlasının da belli miktara kadar satışına imkân sağlayıp istasyon sahiplerine ek gelir bile yaratıyor. Aylık mahsuplaşma, ayın herhangi bir saati tükettiğiniz elektrik ile yine herhangi bir saatte ürettiğinizi mahsuplaşma imkânı tanıyor. Özetle geceleri gündüzle, güneşsiz günleri güneşli günlerle mahsuplaşmanız mümkün.

Akaryakıt istasyonları, enerji dönüşümünde potansiyel elektrikli araç şarj istasyonu lokasyonları olması açısından da önemli. Bu anlamda pek çok istasyon sahibi, artık elektrikli araç şarj ünitesi de kurabiliyor ve buradan elektrik satışı yapabiliyor. Bu anlamda aslında istasyonların elektrik tüketimi de artacak. Bu yüzden, bu yeni elektrik ihtiyacını bugün yerinde en ucuz elektrik kaynağı olan güneş ile karşılamak en mantıklısı. Özellikle panel fiyatlarının da 2019’da pandemi öncesi dönemin bile altına geldiği böylece ilk yatırım maliyetlerinin düştüğü günümüzde; bu GES’lerin geri dönüşleri 3-4 yıla kadar düştü. Bu bakımdan her akaryakıt istasyonu sahibi, özellikle elektrikli araç şarj altyapısını da kurduktan sonra, kesinlikle öz tüketim için istasyonda, kanopi üstleri ve otopark alanları başta olmak üzere, her alanı GES ile değerlendirmelidir. Artık kârlılığın çok belli olduğu oturmuş bir sektör olan akaryakıtta, GES’ler bu açıdan yeni bir fırsat yaratmaktadır.”