‘Yerli sanayilerin ve ulusal girişimci ekosistemlerinin hayata geçirilmesi olmazsa olmazımız’

‘Yerli sanayilerin ve ulusal girişimci ekosistemlerinin hayata geçirilmesi olmazsa olmazımız’

Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’nın Demo Günü’nün açılışında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan; “Teknoloji perspektifinde günümüzün teknolojilerine odaklanırken aynı zamanda yeşil hidrojen, füzyon, karbon yakalama ve depolama gibi geleceğin ancak yakın geleceğin üretim teknolojilerine yönelik de araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunuyoruz. Tüm bu alanlarda yerli sanayilerin ve ulusal girişimci ekosistemlerinin hayata geçirilmesi olmazsa olmazımız” diye konuştu.

Sibel ACAR-ANKARA/ Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) koordinatörlüğünde, İTÜ ARI Teknokent’in İTÜ Çekirdek programı iş birliğiyle gerçekleştirilen ‘Enerjim Sensin Hızlandırma Programı Ankara’da gerçekleştirildi.

“YENİLİKÇİ PROJELERİ DİNLEMEK, ÇÖZÜMLERE TANIK OLMAK UMUT VERİYOR”

Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’nın Demo Günü’nün açılışında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan; “Enerji sektörü gerek teknolojik gelişmeler gerekse iklim değişikliğine yönelik politikalar sonucunda baş döndürücü bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Özellikle son dönemde yaşadığımız jeopolitik krizler ve küresel tedarik zincirlerindeki değişimler sonucunda enerji fiyatlarının öngörülemez düzeylere yükselişi de sektörümüzü birçok meydan okumayla karşı karşıya bırakıyor. İnsanımızın, esnafımızın ve sanayicimizin elektrik enerjinden en uygun koşullarda istifade edebilmesi için mücadele verirken sektörümüzün yarınları için girişimcilerimizin yenilikçi projelerini dinlemek ve ortaya koydukları çözümlere tanık olmak bizlere moral ve umut oluyor. İnsanımızın zekâsı ve girişimcilik gücü bizleri her defasında cesaretlendirirken birçok fırsatı da beraberinde getiriyor. Bugün burada sizlerin mevcudiyetinde işte tam da en değerli kaynağımızı; zeki ve girişimci insanlarımızı görüyorum. Böyle bir platformda bizleri buluşturduğu için Elder’e teşekkür ediyor, sizlere gönülden başarılar dilerim” dedi.

“ARZ-TALEP DENGESİ ARTIK BÜYÜK ENERJİ DENKLEMİNİN YALNIZCA BİR PARÇASI”

Enerji sektörünün büyük bir değişim içinde bir taraftan gündelik sorunlara cevaplar ararken bir taraftan da kaçınılmaz hale gelen dönüşüm gereksinimlerine çözümler bulmaya çalıştığına değinen Tancan; “Dünya insanlığın enerji ihtiyacını karşılayacak yeterli kaynaklara sahip. Kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtlar olarak tabir ettiğimiz birincil kaynakların bilinen ve potansiyel rezervleri 8 milyar insan için yeterli. Ancak bu durum sorunlarımızı artık tek başına çözmüyor. İnsanlık avcı-toplayıcı toplumdan tarım toplumuna; tarım toplumundan sanayi ve hatta bilgi toplumuna evrilirken hep daha fazla enerjiye ihtiyaç duydu. Bizler varoluşumuzdan bugüne enerjinin yeterliliğine ve emre amadeliğine odaklandık. Bununla birlikte enerji kaynaklarının her an ve tam da talep ettiğimiz kadar hazır bulunması varoluşumuz devamı için gerekli olsa da tek başına yeterli değil. Arz-talep dengesi artık tek önceliğimiz olmadığı gibi büyük enerji denkleminin de yalnızca bir parçası. İnsanlığın temel gereksinimleri olan besin, oksijen, bitkisel ve hayvansal ekosistemlerin sürdürülebilirliğini sağlayabilmemiz için gezegenimizin sağlığına da azami özeni göstermemiz gerekiyor. Bunu sağlamanın tek yolu ise başta enerji olmak üzere kullandığımız kaynakların çevreyle uyumlu olması ve olumsuz iklimsel sonuçlara neden olmaması. Türümüzün ve gezegenimizin tarihine bir defa da enerji penceresinden bakabilmemiz oldukça önemli” diye konuştu.

“Bu düşüncelerle, 2021 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Paris İklim Anlaşmasını onayladık ve 2053 yılına kadar net sıfır karbon hedefine ulaşma taahhüdünde bulunduk” diyen Tancan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hedefe ulaşmak için Bakanlık olarak uzun yıllardır çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Bu çalışmalarımızda gördüğümüz en önemli başarı faktörü çevre dostu yeni teknolojileri üreterek insanımıza ve ekonomimize kazandırmak. Teknoloji perspektifinde güneş ve rüzgar santralleri; elektrikli araçlar ve şarj istasyonları ve son olarak enerji verimliliği ve depolama sistemleri gibi günümüzün teknolojilerine odaklanırken aynı zamanda yeşil hidrojen, füzyon, karbon yakalama ve depolama gibi geleceğin ancak yakın geleceğin üretim teknolojilerine yönelik de araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunuyoruz. Tüm bu alanlarda yerli sanayilerin ve ulusal girişimci ekosistemlerinin hayata geçirilmesi olmazsa olmazımız. Bunun için uluslararası iş birliklerinin sağlayacağı sinerjinin ve çarpan etkisinin de pek tabi ki farkındayız. Bizim en değerli sermayemiz insan kaynağımız. İnsanımızın zekâsı ve girişimcilik gücü bizleri her defasında cesaretlendirirken birçok fırsatı da beraberinde getiriyor. Bugün burada sizlerin mevcudiyetinde işte tam da en değerli kaynağımızı; zeki ve girişimci insanlarımızı görüyorum. Pırıl pırıl fikirlerinizi ve yenilikçi projelerinizi hayata geçirmek amacıyla EPDK, Elder ve İTÜ Arı Teknokent ortaklığıyla gerçekleştirilen Enerjim Sensin Hızlandırma Programı’nın sizlere fırsatlar sunarken ülkemizin geleceğine katkıda bulunmasını diliyorum.”

“PROBLEMİN İÇERİSİNDE ÇÖZÜM ARAMALIYIZ”

Dünyanın gündemine küresel enerji krizi olduğunu dile getiren EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz ise; “Kriz kulağa hoş gelmeyen bir kelime. Sorun, yokluk ve darboğazı çağrıştırıyor. Ancak kriz demek yeni fırsatlar demek. Kriz olmasaydı, darboğazlar yaşanmasaydı çözümler de konuşulmazdı. Sorunlar bizim çözüm yeteneğimizi geliştiriyor. Problemler bize tecrübe kazandırıyor. Biz problemin içerisinde çözümü aramalıyız. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına girerken durmadan çalışmaya devam ederek ülkemizi teknoloji ile geleceğe hazırlamalı, problemlere karşı çözüm üretmeliyiz. Her çalışma değerlidir, sakın yılmayın. Türkiye’nin faydasına olan şeyleri araştırmaya devam edin, ülkemizi daha da ileriye götürmeye çalışın, durmayın. Vatanımız için milletimiz için çözümler üretin” ifadesini kullandı.

ZAİMLER: “ELDER OLARAK DEĞİŞİME ÖNCÜLÜK EDİYORUZ”

Final Sahnesi’nde yaptığı konuşmada; “Katılımcı ve nitelikli proje sayısındaki artış, Enerjim Sensin programını Türkiye’de girişimcilik alanındaki en önemli markalardan biri haline getirme idealine bizi bir adım daha yaklaştırıyor” diyen Elder Yönetim Kurulu Başkanı Kıvanç Zaimler de girişimcilere; “Her fikir değerlidir. Cesur olun, kendinize inanın. Biz size inanıyor ve güveniyoruz” diye seslendi.

Dönüşümün çok hızlı olduğuna işaret eden Zaimler; “Bu dönüşümde insan, çevre ve teknoloji odağında enerji sektörünü geliştirecek her türlü yeniliğe kapılarımız açık. Bugün dünya trilemma dediğimiz imkansız üçlüden söz ediyor. Burada bir yandan arz güvenliğini sağlayacaksınız, bir yandan enerjinin ödenebilir olmasını, ekonomik büyüme modeli maliyetini doğru yerde tutarken iklime olan etkisini karbon ayak izini tanımlayacaksınız. Bu üçünü aynı anda bir arada tutmak çok zor. Bu denklemi değiştirecek tek bir konu var. O da bu işi kökten değiştirecek yepyeni teknolojiler. İşte bu teknolojiler üniversitelerimiz, iş hayatı ve kamunun desteği ile geliştirmek mümkün” diye konuştu.

Sektör olarak kesintisiz, kaliteli ve çevreyle uyumlu bir elektrik dağıtım hizmeti sunmayı hedeflediklerini kaydeden Zaimler, şunları söyledi:

“Dağıtım şirketlerimiz ülke genelinde devasa bir şebekeyi yöneterek, tüketiciye dokunarak ve tüm değer zinciri ile etkileşimde bulunarak sektördeki dönüşümün kilit noktasını oluşturuyor. Kullanıcıların kişiselleştirilmiş hizmetlere talebi, tüketici sayısındaki artış, elektrikli araç yatırımları, mikro şebekeler, dağıtık üretim ve depolama teknolojileri; enerji değer zincirinin uçtan uca dijitalleştirilmesini ve enerji yönetiminde dijital uygulamalara geçişi tetikliyor. Elder olarak değişime öncülük ederek ve ihtiyaçları önceden görerek çözümler üretmek üzere projeler geliştiriyoruz. Bu sırada stratejik gelişim alanı olarak gördüğümüz “Dijital Dönüşüm ve Siber Güvenlik” alanlarında Elder’in eşgüdümü ve bilgi birikimiyle sektöre destek oluyoruz. ‘Elder Teknoloji İnovasyon ve Kuluçka Merkezi’ni kurma yönünde girişimlerimiz de devam ediyor. Böylece yerli, yenilikçi ve yeşil dönüşüm odağında, sürdürülebilir bir enerji ekosistemini, nitelikli insan kaynağı ve yenilikçi teknoloji çözümlerini geliştirmeyi hedefliyoruz.”

“DESTEK VERDİĞİMİZ ALANLARA ENERJİYİ DE EKLEDİK”

İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş ise; “Son dönemde yaşanan krizlerle enerji dünyanın en önemli gündem maddesi oldu. Bu kapsamda destek verdiğimiz alanlara enerji sektörünü de ekleyerek girişimciler için önemli bir referans noktası olmaya devam ediyoruz. Onları sadece finansal açıdan değil, ticarileşme, ölçeklenme, network edinme, laboratuvar alt yapısı ve mentorluk desteği sağlayarak her açıdan destekliyoruz. Program kapsamında seçilen girişimler, İTÜ Çekirdek’te girişimini ticarileştirmeye yönelik eğitim ve seminerler; pazarlamadan finansa, satıştan insan kaynağına kadar 500’den fazla alanında uzman mentor, seçilen prototipleri geliştirmek için Ar-Ge fonu ve laboratuvar altyapısından yararlanabiliyor. Ayrıca, potansiyel müşterilerle bir araya gelme, ulusal ve uluslararası bağlantılara erişim, global fuar, etkinlik ve hızlandırma programlarına katılım sağlanması, yatırım imkanı gibi çeşitli avantajlar ve desteklerden yararlanma fırsatı buluyor. İTÜ Çekirdek’te kuruluşumuzdan bu yana destek verilen 4 bin girişimimiz bulunuyor. Bunların arasından 1.200 girişim şirketleşti. Desteklenen girişimler 812 milyon TL’nin üzerinde yatırım almış, toplam ciroları ise 431 milyon TL’ye ulaştı” değerlendirmesinde bulundu.

600 BİN TL’LİK ÖZEL ÖDÜL

Etkinlik programa katılan ilk 16 girişimcinin proje sunumlarıyla devam ediyor. Final Sahnesi’nde son kez projelerini paylaşan ilk 3 girişimciye ödül verilecek.