Elektrik Dağıtıcıları Derneği (ELDER) Genel Sekreteri Fakir Hüseyin Erdoğan, yenilenebilir hedefleri doğrultusunda elektrik şebekelerinde bir strateji oluşturulmasının sektör yönelimleri açısından kritik olduğu ifade ederek; “ELDER olarak ülkemizde bir şebeke stratejisinin oluşturulmasını önemsiyoruz” diye konuştu.
Sibel Acar – Eskişehir
Elektrik Dağıtıcıları Derneği (ELDER) Genel Sekreteri Fakir Hüseyin Erdoğan, Eskişehir’de bir grup gazeteciye özel açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, elektrik dağıtım sektöründe özelleştirme öncesi ve sonrası yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Dağıtım sektörünün özelleştirilmeye başlamasından bu yana 15 yıl son özelleştirmenin üzerinden de 10 yıl geçtiğini anımsatan Erdoğan, bu süre zarfında dağıtım şirketlerinin yıllık kapasitelerini 900 milyon dolarlar seviyesinden 2.2 milyar dolarlar seviyesine çıkartarak toplamda 16 milyar dolarlık bir yatırım yapıldığına vurgu yaptı.
Erdoğan, dağıtım şebekelerindeki standardizasyonun bu yatırımlar sayesinde artırılarak önceden farklı gerilim seviyelerindeki sistemlerin 36 KW gerilim seviyesi üzerinden bir çalışma yapılarak sistemi konsolide etmeye yönelik projenin hayata geçirildiğini belirtti.
Erdoğan, yapılan yatırımların bir başka faydasına yönelik olarak şebekelerin ring şebeke haline getirilerek herhangi bir yerdeki arıza ya da bakım nedeniyle başka hatlardan beslenmesine yönelik bir kolaylık sağlandığını da sözlerine ekledi.
DAĞITIM EKOSİSTEMİ ÜZERİNDEN TOPLAM 100 BİN KİŞİYE İSTİHDAM
Özelleştirme sonrası dağıtım şirketlerin istihdam rakamlarında da önemli ivme yaşandığını belirten Erdoğan, “Elektrik dağıtım sektöründe 10 yılda 50 bin yeni istihdam sağlandı. Bugün itibari ile dağıtım şirketlerimizin kendilerinin doğrudan ve dolaylı olarak istihdam sayıları 65 bin kişi civarında. Bu sektör ve ekosistem üzerinden istihdam edilenlerin sayısına bakıldığında ise bu rakamın 100 bine ulaştığı görülüyor” dedi.
Önümüzdeki dönem içerisinde daha fazla yenilenebilir enerji entegrasyonu ve daha fazla müşteri memnuniyetine yönelik olarak dağıtım yatırımlarının artması gerektiğini belirten Erdoğan, bu yatırımların artmasının EPDK’nın yatırım tavanlarını belirlemesine ve bu yatırımların nasıl finanse edileceği hususuna bağlı olduğunu ifade etti.
“ÜLKEMİZDE ŞEBEKE STRATEJİSİ OLUŞTURULMALI”
Finansman sistematiği üzerindeki tüm gelişmeleri yakinen takip ettiklerini ifade eden Erdoğan, “Bütün finansman sistematiği sadece tarife toplamak üzerinden mi kurulacak yoksa alternatif finansman yöntemleri geliştirilerek buna ilişkin bir farklı çözüm arayışları mı olacak bunu zaman içerisinde göreceğiz. Yenilenebilir hedefleri doğrultusunda 2053 net sıfır hedefine giden yolda elektriklendirmenin altyapısını oluşturan şebekelerin hangi stratejik bakış açısıyla, hangi finansman yöntemleriyle hangi önceliklerle geliştirilmesi gerektiğine yönelik olarak bir strateji oluşturulmasının enerji sektörümüzün önümüzdeki dönem içerisindeki yönelimleri açısından kritik olduğunu düşünüyoruz. . ELDER olarak ülkemizde bir şebeke stratejisinin oluşturulmasını önemsiyoruz. Böyle bir stratejinin olgunlaştırılmasına yönelik olarak üzerimize düşen ne varsa onu yapmaya da hazırız” diye konuştu.
FİNANS METODOLOJİSİNDE DÜZENLEME TALEBİ
Dağıtım şirketlerinin yatırımlarında birim bedeli metodolojisinin farklı işlediğinin altını çizen Erdoğan, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
“Dağıtım şirketleri yatırımları yaptıktan sonra fiyatlar ortaya çıkıyor. Sonraki süreçte o fiyatlara göre düzeltmeler vs. yaşanabiliyor. Bu dağıtım şirketlerimizin nakit akışlarında bazı sorunlara da yol açabiliyor. Ancak bugüne kadar dağıtım şirketlerimiz bunu maharetle yönetmeyi becerebildiler. Bu anlamda elektrik dağıtım tarifelerinin Ağustos ayındaki son düzenlemeye kadar 26 aylık bir dönem boyunca stabil kalması, her şey değişirken elektrik dağıtım tarifelerini değişmemiş olması gibi unsurlar dağıtım şirketlerinin mali yüklerinin artmasına yol açtı. Bu önümüzdeki dönem içerisinde yapılacak düzenlemelerle tolere edilmesini beklediğimiz bir durum.”
ELDER, FİNANSMAN ÇALIŞTAYI HAZIRLIĞINDA
Erdoğan, ELDER koordinasyonunda önümüzdeki yıl içerisinde bir finansman çalıştayı hazırlığında olduklarını belirterek konuyu hem finansörler tarafında hem de şirketler tarafıyla birlikte ele alarak alternatif çözüm önerileri noktasında bir çalışma yürüteceklerini duyurdu.
Özelleştirme sonrası dönemin önemli hususlarından birinin de planlı bakım bütçelerinin ayrılması olduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Planlı bakım bütçeleri sayesinde sistemde ciddi bir iyileşmenin başladığını görüyoruz. Bildirimsiz arızadan kaynaklı kesintilerin sayısında ve sıklığında azalmalar yaşandı. Geçtiğimiz dönem içerisine baktığımızda son 5 yıl içerisinde burada bir yüzde 20’lik bir iyileşme olduğunu bir iyileşme olduğunu söyleyebiliriz. Fakat bu planlı bakımlar ve yatırımlar devam ettiği müddetçe buradaki iyileşmenin daha da hızlanacağını söyleyebiliriz” dedi.
KAYIP KAÇAĞIN AZALTILMASININ ÜLKE EKONOMİSİNE YILLIK KATKISI 1 MİLYAR DOLAR
Sektörde kayıp kaçak oranında da önemli bir iyileşme olduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Dağıtım sektörüne genel olarak 10 yıl önce baktığımızda yüzde 18 civarında olan kayıp kaçak oranı, geçtiğimiz yıl itibari ile yüzde 11’e düşmüş durumda. Eğer 2023 yılında talihsiz ve o elim depremi yaşamamış olsaydık kuvvetle muhtemel 10’un altına düşecektik. Bu anlamda dağıtım sektöründeki kayıp kaçağını azaltılmasının ülke ekonomisine yıllık katkısı 1 milyar dolar civarında. Bu ölçülebilir bir şekilde ortaya koyulan bir katkı. Bir de bunun kesinti sıklığının azalması kesinti sürelerinin azalmasıyla sanayinin işleyişi üzerindeki dolaylı etkilerini de hesaba kattığınızda bu sağlanan faydanın çok daha büyük olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
“ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ TÜRKİYE’DE KAPSAMLI BİR POLİTİKA HALİNE GELDİ”
Enerji sektöründe yaşanan son gelişmeleri de değerlendiren Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Alparslan Bayraktar’ın ‘Yenilenebilir enerjide 2035 yol haritası’ lansmanında yaptığı açıklamalara bakıldığında şu anki kurulu güç kadar kurulu gücün 10 yıl içinde kurulmasına yönelik muazzam bir hedef var. Bizim şu andaki kurulu gücümüz ne kadarsa bir o kadar daha gücü 10 yıl içerisinde koymak durumundayız. Kurulu güce ilişkin bir şey söylediğimizde zihnimizde hep aynı şey geliyor; üretim yatırımı olacak. Üretim yatırımı olacak ama üretim yatırımlarına bağlı üretilen elektriğin tüketicileri aktarıldığı bir şebeke ihtiyacı da var. Sunumda buna yönelik olarak da geniş bir vizyon olduğunu görüyoruz. Sayın Bakan, Türkiye’nin enerji ticaret merkezi olma vizyonu doğrultusunda enterkonneksiyon kapasitelerini artırması bunun yanı sıra iletim yatırımlarının ve dağıtım yatırımlarını artırarak ayrıca Türkiye açısından yeni bir konsept olan yüksek gerilimde doğru akımda enerji nakil hatları oluşturulmak suretiyle belli bölgelerdeki üretilen elektrik enerjisinin tüketim noktalarına taşınmasında yeni alternatifler geliştirilmesini gündeme getirdi. Bu açıdan baktığımızda enerji dönüşümü Türkiye’de artık bir tartışma konusu olmaktan çıkarak kapsamlı bir politika haline geldiğini düşünüyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Zirvesi’nde konuştu12 Kasım 202416:07 Adana’daki iki maden sahası için ihale düzenlenecek12 Kasım 202409:14 Bakan Kurum: “Yenilenebilir enerjinin payını yüzde 50’ye çıkaracağız”14 Kasım 202418:05 Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi, COP29’da iki panel düzenledi14 Kasım 202417:56 “Ülkemiz için yenilikçi projelere yatırım yapmaya devam edeceğiz”14 Kasım 202417:23 Sürdürülebilir kalkınma hedefleri için ulusal iklim planlarında “adil geçiş” önem kazanıyor14 Kasım 202415:00 Küresel petrol arzı ekimde günlük 300 bin varil arttı14 Kasım 202414:59