Türkiye’nin ilk jeneratör fabrikası Ankara’da kuruluyor

EÜAŞ Genel Müdürü ve CİGRE Türkiye Ulusal Komite Başkanı Dr. İzzet Alagöz, Güç Sistemleri Konferansı’nın açılışında yaptığı konuşmasında Ankara’da kurulacak olan Türkiye’nin ilk jeneratör fabrikasının müjdesini verdi.

Sibel ACAR- ANKARA/CIGRE Türkiye Ulusal Komitesi tarafından elektrik sektörünün paydaşlarını bir araya getirmek maksadıyla düzenlenen ‘Güç Sistemleri Konferansı 2022’  18-19 Ekim tarihleri arasında Ankara’da düzenlendi.

2 gün süren etkinlikte elektrik sektöründeki gelişmeler ele alınarak ‘Güç Sistemleri’ alanında çalışan akademisyen, sektör temsilcisi ve kamu kurumları bir araya getirilerek sektöre katkı sağlanması hedeflendi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, EÜAŞ, TEİAŞ ve TEDAŞ’ın destekleriyle bu yıl üçüncüsü düzenlenen konferansta iki gün boyunca 5 oturumda 35 akademik bildirinin de sunumu gerçekleştirildi.

Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren EÜAŞ Genel Müdürü ve CİGRE Türkiye Ulusal Komite Başkanı Dr. İzzet Alagöz, dünyada kartların yeniden dağıtıldığı bir dönemin içinden geçtiğimizi belirterek kurulacak yeni sistemin neresinde olduğumuza iyi bakılması gerektiğini söyledi.

Enerjinin dünya gündeminde önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Alagöz; “Dünyada kartlar yeniden dağıtılıyor. Yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Bu sistemin neresindeyiz buna bakmak gerekiyor. Bu programları neden yapıyoruz? Çünkü bu dünya düzeni içinde bir iddiamız var. Bu durumun altını çizmek için buradayız. Enerji şu an dünya gündeminin göbeğine oturdu. Bizim bildiğimiz dünya değişiyor ve evriliyor. Bunun içinde yer almak zorundayız. Dünyaya lider olmak gibi bir iddiamız her zaman var. Bu Türk milletinin genlerinde var. Biz zaten lider olmalıyız. Dünya değişiyorsa biz orada olmalıyız. Bu sadece askeri güçle olmaz; bilgiyle, teknolojiyle olur. Bizler işin paydaşı olarak sadece seyirci mi olacağız? Tüm enerji ekipmanlarını yurt dışından getiren bir ülkenin mühendisleri o ülkeye liderlik getirebilir mi? Enerjinin her alanında tamamında imzamızın olması lazım. O yüzden bu toplantıları yapıyoruz” dedi.

Düzenlenen bu tür etkinliklere önem verdiklerini aktaran Alagöz, katılımın yoğun olmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

“TÜRKİYE’NİN İLK JENERATÖR FABRİKASI 2023’ÜN MART AYINDA ANKARA’DA KURULUYOR”

Enerji kaynaklarının savaş sebebi olduğu bu günlerde enerji sektörüne hakim olmanın önemine dikkati çeken Alagöz, CİGRE’nin bu noktadakine önemine değinerek; “Dünya’nın her yerinde elektrik, sorun ve insan aynı. Bizim dünyayla entegre olup dünya nereyi konuşuyorsa orayı konuşmamız lazım. Dünya geçen yıl yeşil mutabakat konusunu konuşuyordu. Fakat bu konu rafa kaldırıldı. Şuan dünya 40 yıl önceki arz güvenliğine geri döndü. Şu an ülkelerde enerji krizi söz konusu. Bölgede istikrarı sağlayan bir ülkeyiz” ifadelerini kullandı.

Ülkemizde enerji sektöründe önemli çalışmalar yürütüldüğünü ifade eden Alagöz, Ankara’da kurulacak olan Türkiye’nin ilk jeneratör fabrikasının da müjdesini verdi.

Yürütülen çalışmalarla ilgili toplantı sonrası gazetemize özel değerlendirmelerde bulunan Alagöz; “Öncelikle jeneratörün üretimiyle ilgili dünyanın geldiği noktayı iyice inceledik. Onların üzerine bir şeyler koyarak şu anda en verimli jeneratörleri üretebilecek hale geldik. Belirli bir know-howumuz birikti. Jeneratör üretim teknolojilerinde son trendlerinin hepsini uyguladığımız bir fabrika kuruyoruz. Zenginleştirilmiş reçine yöntemiyle veya vakum yöntemiyle sargıları yaparak maksimum verimlilik elde edeceğimiz jeneratörler üreteceğiz.  Bu jeneratörlerin seri üretimine geçmek için de çok yoğun çalışmalar içerisinde olduğumuzu ifade edebilirim. Açılışla ilgili biz bunu 6 aylık süre içerisinde tamamlayacağımızı umuyoruz. Bunun için tüm ihale, sözleşme ve yerli üretim kaynaklarını makinelerimiz de yerli olmak şartıyla seferber ettik. Ankara’da kuracağımız yerli jeneratör fabrikamız için şuanda hepimiz 2023 Mart ayı sonuna odaklanmış durumdayız. Yerli jeneratör fabrikamız için hesaplanan tarihimiz bu” diye konuştu.

“TÜRKİYE’NİN İLK YERLİ TÜRBİNİ GELİYOR”

Yerli türbin üretimiyle ilgili de çalışmalardan bahseden Alagöz; “Şu anda Türkiye’nin ilk yerli türbinini üretmek üzereyiz.  Tasarımını ve model türbinini bitirdik. Testlerini yaptık. Oldukça başarılı geçti. Şu anda türbin üretim aşamasında. Üretimden sonra ilk türbin montajını Sakarya Nehri üzerindeki Hasan Polatkan Santralimize yapacağız. Hasan Polatkan biliyorsunuz rahmetli Adnan Menderes’le birlikte asılan demokrasi şehidi olarak andığımız devlet büyüklerimizden. Dolayısıyla Adnan Menderes’in açılışını yaptığı adı Hasan Polatkan olan Sakarya Nehri üzerindeki bu santral bizi ayrıca motive ediyor. Bu heyecanla biz Türk mühendisliğinin artık çok süründüğünü ve ayağa kalkması gerektiğini düşünüyoruz. Bunu da Sakarya Nehri üzerinde yapacağız. Bu heyecanla önümüzdeki yılın ilk çeyreğini kendimize hedef seçtik. B planımız yok. Tam gaz bu hedef için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“EOS OTOMASYON SİSTEMLERİ PROJESİ İLE DÜNYA MARKALARININ HEGEMONYASINI KIRDIK”

Bazı teknolojilerde dünyanın dev hegemonyasının olduğuna dikkati çizen Alagöz, ülke olarak gurur verici bir çalışmanın daha müjdesini vererek; “Türkiye kendi kontrol sistemini üretmekten aciz bir ülke değildi fakat ticari olarak dünyayla bunu rekabet edebilir hale getirebilmek de kolay bir şey değildi. Dünya bu yüzden yeni bir marka çıkartamıyor. Çünkü sanayi üzerinde dünyanın dev ülkelerinin kendi markaları ve hegemonyası var. Türkiye bunu kırdı. Şuanda Enerji Bakanlığı, EÜAŞ, EÜAŞ Otomasyon Sistemleri adı altında kurmuş olduğu DCS ile dünyanın en hızlı mikro işlemcisini 1.9 GHz mikro işlemci kullanan yeryüzünde başka hiçbir DCS sistemi yok. En hızlı kontrol sistemini biz ürettik. Bunun avantajları neler? Birincisi çok hızlı proses kontrolü yapabilir. Çok hızlı bir şekilde arıza onarımını yapabilir. Akıllı mekanizmalarla kendi kendini yenileyerek arıza analizlerine olanak verir. Senaryoları çalıştırır, eğitime olanak verir. Dolayısıyla şu anda dünyada bir numara olacak kontrol sistemini şu anda ürettik, kullanıyoruz.  Birinci santralimizde kullandık. Çok büyük heyecan duyduk. Acabalarımız bitti. Şuanda 20’nci santralde uygulama yapıyoruz ki artık kendini ispatlamış bir teknoloji olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla EOS’u izlemeye devam edin lütfen” açıklamalarında bulundu.

“ENERJİ VERİMLİLİĞİNE ODAKLANAN YENİ TEKNİKLER VE TEKNOLOJİLERİN KULLANILMASI TEŞVİK EDİLMELİ”

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ev sahipliğinde düzenlenen programa BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu da katıldı.

Karagözoğlu, teknolojinin enerji verimliliğine olan katkısına değindiği konuşmasında; “Son 20 yılda bilgi ve iletişim sektörünün ortaya çıkardığı karbon emisyonu da yaklaşık üç katına ulaşmış durumda. Bilişim ürün ve hizmetlerinin çevreye duyarlı ve sürdürülebilir olması giderek daha önemli hale geliyor. Doğa dostu teknoloji üretimi ve kullanımı yani yeşil bilişim ülkelerin gündeminde üst sıralarda yer alıyor. Bilişim teknolojilerinin doğru şekilde kullanılması halinde de diğer endüstriler için de karbon emisyonunun yüzde 20 oranında azaltılabileceği tahmin ediliyor” açıklamasında bulundu.

Enerjinin doğru kullanılması için tasarrufu ön planda tutmanın gerekliliğine işaret eden Karagözoğlu, akıllı sistemlerin bu konuda biçilmiş kaftan olduğunu söyledi. Karagözoğlu; “Güç sistemlerinde enerji verimliliği ve yeşil ağlar için radyo teknolojileri ve 5G’de giderek daha önemli hale geliyor. Buna hem ağ hem de cihaz için enerji tasarrufu sağlayan çözümleri de dahil edebiliriz. Otomosyon sistemleri, IoT cihazları ve SCADA sistemleri güç sistemlerinde enerji verimliğini artırılmasında büyük rol oynuyor. Bu sistemlerin 5G haberleşme teknolojileri ile birlikte uyum içinde çalışması oldukça önem arz ediyor” ifadelerini kullandı.

Karagözoğlu; “İletim sorunlarına çözüm geliştirmede teknoloji kullanımının öncü bir rol üstleneceğini ve enerji verimliliğine odaklanan yeni tekniklerin ve teknolojilerin kullanılmasının teşvik edilmesinin tüm kurumlarımızın önceliği olması gerektiğini düşünüyorum. Bu önemli etkinlikte de teknolojik yenilikler, gelecek planları ve gündemdeki diğer önemli konular ile konunun etraflıca değerlendirilecek ve eminin çok değerli fikirler ortaya çıkacaktır” diye konuştu.