Cumhurbaşkanı Erdoğan, elektrik ve doğal gaza indirim yapılacağını duyurdu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Nisan ayında elektrik ve doğal gaza indirim yapılacağını duyurdu.

Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, nisan ayında elektrikte tüm abone gruplarında yüzde 15 indirime gidileceğini söyledi. Sanayide ise doğal gaza yapılacak indirimin yüzde 20 olduğunu belirtti.

ELEKTRİKTE YÜZDE 15 İNDİRİM

Karadeniz Gazı’nın Arefe günü Filyos’a getirilmesiyle ilgili tören düzenleneceğini ve bu törende yeni müjdeler olduğunu dile getiren Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü; “İki bayramı bir arada yaşayacağız. Şimdiden 2 müjdeyi paylaşalım. Elektrikte tüm abonelere yüzde 15 indirim. Sanayide doğal gaz kullanımına yüzde 20 indirim yapacağız”

“TOGG 177 BİNİN ÜZERİNDE SİPARİŞ ALDI”

Pazartesi günü TOGG yönetim kurulu üyelerini kabul edeceğini belirten Erdoğan, “TOGG 177 binin üzerinde sipariş aldı. Ülkemiz, ilk yerli otomobiline sahip çıktı. Her başarının ardında, işte böyle bir emek, büyük bir sabır, büyük bir gayret var. Üretilecek ilk TOGG’a talip olduğumuzu söylemiştik. Pazartesi inşallah ilk aracımızı teslim alacağız.

“TTK MADENCİ ALIMI YAPACAK”

Merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerle ilgi madencilerin yaptığı çalışmalara da değinen Erdoğan, “10 bin madencimiz deprem bölgesinde canla başla çalışarak milletimizin gönlünü kazandı. TTK’ya 1000 madenci alıyoruz” dedi.

İŞ DÜNYASI ELEKTRİK VE DOĞAL GAZ FİYATLARINDA YAPILAN İNDİRİMLERİ MEMNUNİYETLE KARŞILADI

İş dünyası temsilcileri, elektrik ve doğal gaz fiyatlarındaki indirimleri memnuniyetle karşılarken, bu adımların rekabet gücünü artıracağına, üretimi destekleyeceğine ve enflasyonu düşürücü etkisi olacağına işaret etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’ndaki konuşmasında, Nisan ayından itibaren elektrikte tüm abone gruplarında yüzde 15, sanayicilerin kullandığı ve konut aboneliğine göre oldukça yüksek kalan doğal gaz tarifesinde yüzde 20 indirim yapılacağını bildirdi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, rekabetçiliğin son dönemlerde arttığını belirterek, enerjiye yapılan indirimlerin bir nebze de olsa sanayiye nefes aldırdığını söyledi.

Sanayicilerin kullandığı doğal gaza indirim taleplerini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ilettiklerini aktaran Gültepe, “Bizleri, sanayiciyi, üreticiyi kırmadığı için Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyoruz. İndirimler, sanayicinin ürettiği ürünlerin daha uyguna üretilmesine katkı sağlayacak. Tüm üreticiler aynı duyarlılıkta olmalı, bunu fiyatlara yansıtmalı. En azından fiyat artırmamaları gerekiyor. Beraberce enflasyonu aşağı çekmeliyiz” diye konuştu.

‘İNDİRİMLER ENFLASYONU DA BASKILAYACAKTIR’

Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın ise küresel çapta resesyon beklentilerinin yüksek olduğu bu ekonomik ortamda Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan bu indirimleri adeta bir müjde gibi karşıladıklarını belirtti.

Salgın, Rusya-Ukrayna Savaşı ile Rusya’ya yaptırım ile yükselen enerji maliyetlerinin kendilerini zorladığını aktaran Aydın, “Yeni ekonomi modeli ve dövizin dizginlenmesi ile birlikte yakalanan istikrar ile yılın başında yapılan indirim sonrası ikinci bir kez yapılan bu indirim bizleri ziyadesi ile memnun etti. Bu indirimler şüphesiz istihdama ve üretime yansıyacaktır, üzerimizdeki yükü hafifletecektir. İndirimler aynı zamanda enflasyonu da baskılayacaktır” diye konuştu.

Sektör temsilcileri elektrik ve doğal gazda yaşanan indirimleri gazetemize değerlendirdi.

TOBB Türkiye Enerji Meclisi Başkanı Zeki Konukoğlu

‘ELEKTRİK FİYATLARINDA GÜNCELLEMEYE GİDİLİYOR’

Dünya’da elektrik üreten kurulu gücün hâlihazırda yüzde 50’den fazlasını fosil yakıtlı (doğalgaz, kömür gibi) elektrik santralleri oluşturmaktadır. Bu sebeple, yenilenebilir enerji kurulu gücünün yüksek olduğu ülkeler hariç olmak üzere, elektrik fiyatı yakıt girdisi olarak kömür ve doğalgaz fiyatlarından son derece etkilenmekte ve Dünya’da elektrik fiyatları Hollanda merkezli sanal doğalgaz ticaret noktası TTF’deki vadeli kontratlar ile korele hareket etmektedir.

Rusya – Ukrayna arasındaki savaşın başlamasına paralel olarak, Rusya’nın doğalgaz arzını kısması, ambargolar neticesinde Avrupa’da Rus doğalgazına talebin azalması ve sert kış beklentileri sebebiyle, doğalgaz fiyatlardaki 2020’de başlayan 26 aylık yükseliş trendi, Ağustos 2022’de zirveye ulaşmıştır. Ağustos ayındaki yükseliş, Nisan 2020’deki tüm zamanların en düşük seviyesinden 100 kattan fazla fiyat artışıyla sonuçlanmıştır. 2022-23 kış aylarının beklenenden daha sıcak geçmesi, Rusya-Ukrayna arasındaki gerilimin görece stabilize olması gibi sebeplerden dolayı, Ağustos ayının sonundan bu yana fiyatlarda düşüş eğilimi söz konusu olup, tüm zamanların en yüksek seviyelerinin yaklaşık yüzde 87 aşağısındadır. Ayrıca, yüzde 87’lik fiyat düşüşüne rağmen, Nisan 2023 vadeli kontratın, TTF’nin uzun vadeli ortalama fiyat aralığı olan 15-25 €/MWh’den önemli ölçüde yüksek olduğunu belirtmek gerekir. Doğal gaz fiyatlarına paralel olarak toptan elektrik fiyatları da 2022 yılı Ağustos ayında zirveye ulaşmış olup, Ağustos ayından bugüne düşüş eğilimi devam etmektedir.

Türkiye’ye baktığımızda toplam kurulu gücün yüzde 45’inden fazlasının halen fosil yakıtlı santrallerden oluştuğunu, bu kurulu gücün ise yüzde 50’den fazlasını doğalgaz santrallerinin oluşturduğunu biliyoruz. Global piyasalardaki doğal gaz fiyatlarındaki yükseliş, BOTAŞ’ın maliyetlerinde yükselişe yansımış ve Ağustos ayında elektrik fiyatları önemli ölçüde artmış ve sonrasındaki düşüş de Türkiye’deki elektrik fiyatlarını da birebir aşağıda yönlü etkilemiştir.

‘AUF 6 AY UZATILDI’

Ağustos 2022’deki yükseliş, Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de tavan fiyat uygulaması (AUF mekanizması) ile sübvanse edilmeye çalışılmıştır, özellikle mesken tarafında fiyat baskılanmıştır. Günümüze geldiğimizde piyasa takas fiyatı üzerine uygulanan azami uzlaştırma fiyatı (AUF) 1 Nisan 2023 tarihi itibari ile 2 bin 600 TL/MW’a çekilmiş (bir önceki değişiklik sonrası 3 bin 50 TL/MWh) ve AUF uygulaması 6 ay daha uzatılmıştır. Buna paralel 2023 PTF beklentisi 130 dolar seviyesinden ortalama 115 dolar seviyesine inmiştir. Sonuç olarak, geçen hafta yayımlanan haber doğrultusunda, tüm bu düşüşlere paralel, elektrikte tüm abone gruplarına yüzde 15 indirim gelmiştir. PTF fiyatları da azalacağı için maliyetlerle ulusal tarife arasındaki makasın hala açık olması beklenmektedir. PTF’deki düşüş trendi, santrallerin AUF’un altındaki fiyatlarda çalışma olasılığını arttırmaktadır. Bu durumda AUF mekanizmasının işlevselliği kalmayacak olup, serbest piyasa dinamiklerinin yeniden sağlanması için adımlar atılması söz konusu olabilecektir. PTF’deki düşüşün, paralelde, enflasyon üzerinde azaltıcı etki yapması beklenmektedir.

Enerji Ticareti Derneği (ETD) Başkanı Murat Kirazlı

‘ORTA VE UZUN VADEDE OLUŞAN FİYATLAR SEKTÖR OYUNCULARI İÇİN GÖSTERGE OLMAKTADIR’

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 29 Mart tarihinde açıklanan tarife indirimi, EPDK tarafından yayımlanan tarife tabloları ile gerçekleşmiş oldu. EPDK tarafından 31 Mart 2023 tarihli ve 32149 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 11776 sayılı Karar ile yürürlüğe giren 01 Nisan itibariyle geçerli tarife tabloları incelendiğinde, tüm tarife gruplarında yüzde 15 indirim yapılmış olduğunu görmekteyiz.

Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında artan küresel hammadde piyasalarındaki gelişmelerin de etkisiyle, yaklaşık iki yıldır maliyet ve piyasa gelişmeleri çerçevesinde elektrik tarifelerinde oluşan bir artış trendi ortaya çıktı. Son birkaç aydır özellikle küresel emtia piyasalarında yaşanan soğuma ve dengelenme neticesinde maliyetler üzerindeki baskının hafiflediğini görmekteyiz.

‘BİR FIRSAT OLARAK DEĞERLENDİRİLEBİLİR’

Bu bağlamda enerji piyasası katılımcıları tarafından da zaten Nisan ayı başından itibaren tarifelerde bir indirim olabileceği öngörülebilmekteydi. Gelinen noktada biz yapılan tarife indirimlerini piyasa gelişmeleri ve maliyet seviyelerindeki değişimlere bağlı olan bir husus olarak görüyoruz. Bu sürecin, enerji fiyatlarının maliyet ve piyasa bazlı olarak aşağı ve yukarı yönde hareketle oluşmasının normal olduğunun anlaşıldığı ve kanıksandığı bir piyasa yapısına geçiş için bir fırsat olarak değerlendirilebileceğini umuyoruz.

Tarifelerin belirlenmesinde böyle bir yaklaşımın sürdürülmesi, bu dönemde olduğu gibi öngörülerin oluşturulabilmesi ve ticari kararların bu öngörüler doğrultusunda tüm taraflar için en etkin şekilde alınabilmesi için çok değerli bir ilerleme olacaktır.

Artan enerji maliyetleri ve dolayısıyla artan elektrik tarifelerini yönetmek adına geçtiğimiz dönemde serbest piyasa dinamiklerinin dışında uygulamalar da yaşadık. Bunlar özetlemek gerekirse; gün öncesi piyasası limitine ilişkin birden fazla formül değişikliği ile sonrasında aylık olarak belirlenen bir gün öncesi piyasası limit uygulaması ve elektrik üretim kaynaklarına göre belirlenen azami uzlaştırma fiyatları üzerinden kurgulanan kaynak bazlı destekleme mekanizmasıdır. Bu tarz uygulamalara, enerji fiyatını belirleyen ve fiyatı kamu tarafından belirlenen doğalgaz fiyatlarını da eklediğimizde oluşan belirsizlik ortamı, elektrik piyasasında orta ve uzun vadeli ticaret imkanını ortadan kaldırmaktadır. Orta ve uzun vadeli ticaretlerde oluşan fiyat ve hacimler ise sektör oyuncuları için gösterge olmaktadır. Yatırımcılar bu gösterge fiyatlar ile yatırım kararları vermekte ya da tüketiciler bu fiyatlara göre elektrik maliyetlerini hedge etme imkanına kavuşabilmektedirler.

Dönemsel olarak oluşan olağanüstü şartlar çerçevesinde, kamu otoritesi tarafından tüketicileri korumak adına hem elektrik tarifelerine hem de serbest piyasa mekanizmasına uygun olmayan düzenlemeler hayata geçirilse de, yapılan bu uygulamaların gerekli şartlar oluştuğunda yeniden serbest piyasa işleyişine uygun olarak düzenlenmesi elektrik sektörünün tüm paydaşları açısından en verimli yöntem olarak görülmektedir.