Diyarbakır merkezli EFG Elektrik, ilk’lerle sektöre yeni ufuklar kazandırıyor

Sibel Acar – Diyarbakır

Ülkemiz enerji sektöründe 10 yılda hızlı bir yükseliş sergileyen Diyarbakır merkezli EFG Elektrik Enerji Anonim Şirketi (AŞ), gerçekleştirdiği yatırımlar ve büyüme hamleleriyle küresel pazara açıldı.

2015 yılında toplam 12.000 metrekarelik bir üretim alanında sektöre adım atarak 2019 yılından itibaren 30.000 metrekarelik yeni fabrikasına taşınan şirket, elektriğin güvenli ve kesintisiz şekilde dağıtımını sağlayan ekipmanların üretimine odaklanarak orta gerilim modüler hücreler, beton köşkler ve anahtarlama elemanları gibi kritik bileşenlerin üretimi sağlıyor.

Diyarbakır’da 10 yıl önce 300 bin liralık sermayeyle yola çıkan şirket, bugün ulaştığı 523 milyon lira sermaye düzeyiyle, modern üretim tesisleri ve ihracat kapasitesiyle yerli üretimden küresele uzanan hem ekonomik hem de sektörel açıdan kayda değer bir büyüme sergiledi.

EFG ELEKTRİK, HALKA ARZ SÜRECİ İLE BÖLGEYE ÖRNEK OLMAYI HEDEFLİYOR

Şirket, bu başarılı grafiğin ardından Borsa İstanbul’da Diyarbakır’dan halka arza hazırlanan ilk şirket olma yolunda da emin adımlarla ilerliyor.

EFG Elektrik Mali İşler Müdürü Orhan Dervişoğlu, gazetemiz muhabiri Sibel Acar’a yaptığı yaptığı değerlendirmede, halka arzdan elde edilecek tutarın yüzde 70’ini yatırımlara, yüzde 30’unu ise işletme sermayesine ayıracaklarını belirterek süreçle ilgili, “Halka arz edilecek payların nominal değeri 150 milyon TL’dir. Bunun 100 milyon TL’si nominal pay satışından gelir olarak kaydedilecek, 50 milyon nominal değerli pay satışı ise ortak satışı şeklinde olacak. Şirkete gelen bu kaynağın yüzde 70’ini yatırıma, yüzde 30’unu ise işletme sermayesinde kullanacağız” ifadelerini kullandı.

Diyarbakır’da halka arz potansiyeli olan firmalar hususunda çekingen davranıldığını belirten Dervişoğlu, bölgenin koşullarından ve iş insanlarının yaklaşımından kaynaklanan çekingenliğin EFG Elektrik’in başlattığı süreçle yeniden şekillendiğini belirtti.

Dervişoğlu, süreçle ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ayrıca bu süreç hem maliyetli hem de çok meşakkatli. Çünkü halka arz adayı olduğunuz zaman SPK mevzuatına uyum süreci ciddi bir emek gerektiriyor. Biz burada örnek olduk. Ciddi de bir mesafe kat ettik. Edindiğimiz tecrübeyi hem halka arz öncesinde hem sonrasında, başta ticaret odaları ve organize sanayi bölgesi başkanlıkları nezdinde, gönüllülük esasıyla paylaşmaya hazırız. Yaptığımız halka arz, diğer sanayicilere ve ticaret erbabına da öncülük edecektir diye düşünüyoruz.”

YENİ FABRİKA YATIRIMI

Yatırımların, yeni bir fabrika yatırımı ile hız kesmeden devam ettiğini aktaran Dervişoğlu, “Fabrika alanı toplam 100 bin metrekare. Yani futbol sahasıyla kıyaslarsak, 2 fabrikanın toplam büyüklüğü yaklaşık 18 futbol sahası büyüklüğünde bir üretim alanına sahip olacağız. Yeni fabrikada mevcut ürünlerimizin üretimine devam edeceğiz. Ürün farklılaştırmalarına bakacağız, yeni ürün üretme imkanlarını deneyeceğiz. Mevcut fabrikamızda ise hem kısmi üretim hem de AR-GE’de ürettiğimiz ürünlerin testlerini yapacağız” dedi.

EFG ELEKTRİK, AR-GE MERKEZİ ÜNVANI ALDI

EFG Elektrik, kısa bir süre önce Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın onayıyla AR-GE Merkezi ünvanı almaya hak kazanmıştı.

En hızlı onay alan merkezlerden biri olduklarını belirten Dervişoğlu, “TSE’den onaylı, yerli malı belgeli, ithal ikamesi olan 15 ürünümüz var. AR-GE’de şu an devam eden 8’e yakın ürünümüz var. AR-GE birimimizde yüksek mühendisler, elektrik-elektronik mühendisleri, teknikerler çalışıyor. Onların yayınladığı makaleler var. Eğer yurtdışında eğitim almak isterlerse bunu da sağlıyoruz. Harran Üniversitesi ile iş birliği yaptık. Diğer üniversitelerle de geliştirmek istiyoruz. Bölgede bu ölçekte bir AR-GE merkezi yok. Gelişmiş ülkeler GSYH’lerinin yüzde 4’ünü AR-GE’ye ayırıyor. Türkiye’de bu oran yüzde 0,5’ten yüzde 3’e çıktı ve bunun büyük kısmını özel sektör yaptı. Halka arz sonrasında ciddi bir bütçeyi AR-GE’ye ayıracağız. Çünkü AR-GE olmadan, katma değer üretmeden rekabet edemeyiz. Ar-GE’de de yüksek lisans ve doktora yapan akademisyen ve sektör profesyonelleriyle çalışıyoruz. Bu da verimlilik getiriyor” ifadelerini kullandı.

“ÖZ SERMAYE YAPIMIZ ÇOK GÜÇLÜ”

Şirketin güçlü bir finansal stratejiye sahip olduğunu belirten Dervişoğlu, finansal borç konusunda çekingen olduklarını uygun vade ve faiz koşullarında krediler dışında yüksek maliyetli kredileri mümkün olduğu kadar kullanmamaya gayret ettiklerini ifade etti.

Dervişoğlu, “Geçen haftalar içerisinde ISO 500 listesi açıklandı. Orada tabi dramatik olan bir husus vardı. İlk 500 firmalarının faaliyet gelirlerinin yüzde97’si finansman giderlerine harcandığını gördük. Bizim yılsonu itibarıyla sadece 6,5 milyon TL bir borcumuz vardı. Finansal borç konusunda çekingeniz. Uygun vade ve faiz koşullarında krediler varsa kullanmayı düşünürüz ama onun dışında yüksek maliyetli kredileri mümkün olduğu kadar kullanmamaya gayret ediyoruz. Öz sermaye yapımız çok güçlü.  Kazanılan para sürekli şirkete yatırılmış. Bundan 10 yıl önce 300 bin TL sermaye ile kurulmuş bir şirketin bugün 1 milyar 807 milyon TL öz kaynağı var. Kazandığımız her şeyi tekrar fabrikaya yatırmışız” şeklinde konuştu.

AVRUPA’DA KULLANILMASI YASAKLANAN ÜRÜNE ALTERNATİF YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM:

‘VAKUMLU KESİCİLER’

Şirket, doğaya verdiği zarardan dolayı Avrupa’da kullanılması yasaklanan SF6 gazlı kesicilere alternatif olan ‘Vakumlu kesiciler’i üreterek de sektörde bir ilke imza attı.

Şirket, özellikle Avrupa’ya ciddi ihracat planlayarak ürünün kendilerine büyük bir avantaj sağlamasını hedefliyor.

Ürünle ilgili değerlendirmelerde bulunan EFG Elektrik Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Üçer ise “Vakumlu kesici konusunda şu an bildiğim kadarıyla sektörde yerli üretici olarak sadece biz varız. Son 3 yıldır bazı dağıtım şirketlerine bu ürünü veriyoruz ve olumlu geri dönüşler alıyoruz. Dağıtım şirklerinden talepler gelmeye devam ediyor. Revizyon süreci kademeli olur. Bu bizim için güzel bir avantaj. Yerli üretim olması büyük avantaj” dedi.

Ürünün sağlayacağı faydalarla ilgili görüşlerini paylaşan Üçer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yıllar öncesinden vakumlu kesici Ar-Ge projesine yönelmemizin sebebi şu ki hem kalite hem güvenlik hem de çevresel etki açısından vakumlu kesiciler, SF6 gazlı kesicilere göre üstün. Avrupa bu ürünü zaten yasaklıyor. İklim mevzuatlarından kaynaklı ürünün global piyasalarda 2030’lu yıllarda yasaklanacağı konuşuluyor. Uzun vadede zaten kaldırılması planlanan bir ürün. Bunu düşündüğünüz zaman 7 yıl sonra kaldırılınca yapmak yerine bugünden adımlarını atmak hem öngörüdür hem vizyondur hem de buna hazırlıklı olmanın yanında daha güvenli daha kaliteli ürünler üretmek ve bir fark ortaya koymaktır. Bizim bakış açımız tam olarak bu.”