Danfoss, 7. Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu’na katıldı

WRI Türkiye tarafından sürdürülebilir ve yaşanabilir kentler yaratma hedefiyle, bu yıl 7.’si düzenlenen Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu’nun “Sıfır Karbon Şehirler” temalı paneline katılan Danfoss Türkiye Genel Müdürü Emre Gören, Danfoss’un akıllı şehirler için uygulanabilecek çözümlerini paylaştı.

Türkiye’den ve dünyadan konusunda uzman birçok kurum ve kuruluşun yer aldığı 7. Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu, “düşük karbon yetmez, artık sıfır karbon zamanı” başlığıyla 22 Kasım 2019’da İstanbul’da gerçekleşti. “Herkes için yaşanabilir şehirler” yaklaşımıyla geliştirilen projelere katkı sağlamak hedefiyle gerçekleştirilen etkinlikte, “Sıfır Karbon Şehirler” temalı panele katılan Danfoss Türkiye Genel Müdürü Emre Gören, Danfoss’un sıfır karbon yaklaşımını ve akıllı şehirler için uygulanabilecek çözümlerini paylaştı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre Danfoss’un Türkiye Genel Müdürü Emre Gören sempozyumdaki konuşmasında, şirket hedeflerinin enerji ve karbondioksit yoğunluğunu 2030 yılına kadar, 2007 yılına kıyasla yüzde 50 oranında azaltmak olduğunu ve enerji tüketimlerini daha da azaltmak, binalara ve süreçlere daha çevreci yatırımlar yapılmasını sağlamak için birçok önlem ve ürünü hayata geçirdiklerini aktarırken Danfoss olarak hedeflerinde geldikleri noktayı da anlattı. Gören, Danfoss olarak 2007 yılından bu yana enerji yoğunluğunun yüzde 43, karbondioksit yoğunluğunun ise yüzde 27 oranında azaldığını belirtti.

“BİNALAR ŞEHRİN İÇİNDEKİ EN BÜYÜK ENERJİ POTANSİYELİ”

Panelde doğaya bırakılan karbondioksit salınımının yüzde 49’unun binalar aracılığıyla gerçekleştiğine vurgu yapan Gören, “Binalar, bir şehrin içerisindeki en büyük enerji potansiyeli ve aynı zamanda da çevreye salınan atık gaz emisyonlarının indirilmesine yönelik en büyük potansiyel konumundadır. Bunlar kontrol edilebildiği sürece daha sürdürülebilir ve yaşanabilir şehirler oluşturulabilir. Danfoss olarak biz, binalar ve binalardan oluşan kasaba ve şehirler için enerji verimliliğine yönelik çözümler üretiyor ve bu sayede iki şey elde etmeyi hedefliyoruz; birincisi tasarruf, ikincisi ise çevre kirliliğinin azaltılması. Şehirlerde bu iki çıkarıma olanak sağlayan tek çözüm ise bölgesel ısıtma. Danfoss’un aktif olarak faaliyet gösterdiği alanlardan biri olan bölgesel ısıtma hem yüzde 30 ila 50 arasında tasarruf sağlıyor hem de karbon emisyonunu yüzde 30 ile 40 oranında düşürebiliyor ve bunun için de lokal ısı kaynaklarını kullanıyor.” dedi.

Danfoss Türkiye’nin buna benzer bir çalışmayı Soma’da gerçekleştirdiğini belirten Gören sözlerine şöyle devam etti; “Soma’da termik santraldeki atık ısı alındı ve belediye ile yapılan çalışmalar sonucunda bu ısı binalarda kullanıldı. Geçen kış bu konutların harcadığı yakıtın bir önceki yıla göre yüzde 60 oranında azaldığı görüldü. İstanbul’da Teknopark’ta da benzer bir şekilde ısıtma sistemine çözüm getirildi ve yüzde 40 oranında bir tasarruf sağlandı. Yani gördüğünüz gibi ‘Sıfır Karbon Şehirler’ için el ele verdiğimizde başarmamız mümkün.”