“Türkiye, doğal gaz ticaret merkezlerinden biri olma yolunda ilerliyor”

Türkiye’nin yenilenecek olan doğal gaz kontratları ile birlikte, daha dinamik bir doğal gaz piyasasına geçiş için önemli bir fırsat koridoruna girdiğini belirten Deloitte Enerji, Doğal Kaynaklar ve Endüstri Ürünleri Lideri Elif Düşmez Tek, tüketicilerin sosyal destek mekanizmalarıyla desteklenmesi, özel sektörün doğal gaz tedariki ve ticaretinde etkinliğinin artırılması gibi adımlarla, bu fırsatın en efektif şekilde kullanabileceğini belirtti.

Deloitte Enerji’den yapılan açıklamada Türkiye’nin Karadeniz’deki ilk milli derin deniz sondajını gerçekleştiren Fatih sondaj gemisinin, Sakarya Gaz Sahası’nda keşfettiği 320 milyar metreküp doğal gaz; Türkiye’nin doğal gaz ithalatına ciddi bir katkı sağlayacağı ifade edildi. Kullandığı gazın tamamına yakınını ithal eden ülkemiz için keşfedilen bu rezervin, önümüzdeki yıllarda sona erecek uzun dönemli doğal gaz sözleşmelerinin yeniden şekillendirilmesinde, halihazırda yaşanan fiyat düşüşleri ile birlikte, müzakere masasında Türkiye’nin elini güçlendiren bir gelişme olarak görüldüğü de kaydedildi.

Yıllık ortalama 45 bcm ile 50 bcm arasında değişen Türkiye’nin yıllık doğal gaz talebinin yüzde 20’sinin Sakarya sahasında keşfedilen rezervden karşılanabileceği belirtilirken “Sahanın, Türkiye’nin yüksek enerji talebinin olduğu batı bölgesine ve Silivri doğal gaz depolama tesisine yakın konumda bulunması büyük avantaj sağlıyor. Sahanın yıllık 8 bcm’lik üretimi İstanbul’un bir yıllık doğal gaz tüketimine denk geliyor” ifadeleri kullanıldı.

“TÜRKİYE, MÜZAKERE MASASINDA GÜÇLÜ KONUMDA”

Türkiye’nin önümüzdeki 5 yıl içerisinde 30 bcm’lik uzun dönemli doğal gaz ithalat kontratının sona ererek yeniden müzakere edileceği bilgisi verilen açıklamada “Bu müzakereler öncesinde, global piyasalarda düşen doğal gaz fiyatları, artan LNG arzı, Türkiye’nin giriş kapasitesini çeşitlendirmesi ve arttırması ülkemizin bu kontratların yeniden şekillendirilmesinde elini güçlendiren adımlar oldu. Tüm bu olumlu gelişmelere ek olarak, büyük ölçekli ve yerli bir doğal gaz kaynağının keşfi ve bu gazın 2023 itibariyle üretime geçirilmesi hedefi, müzakere masasında Türkiye’yi daha güçlü kılıyor.” denildi.

6 MİLYAR DOLAR YATIRIMLA YILLIK 2,5 MİLYAR İTHALAT AZALTILACAK

Açıklamada, yıllık 40 milyar dolar enerji ithalatı gerçekleştiren Türkiye’nin en önemli ithalat kalemlerini, petrol ve doğal gaz ithalatı oluşturduğuna dikkat çekilerek şunlar belirtildi: “Yıllık 12 milyar dolar doğal gaz ithal eden Türkiye, Sakarya sahasından yıllık talebinin yüzde 20’sini karşılaması durumunda ithalat giderlerini, yıllık 2,5 milyar dolar seviyesinde azaltabilecek. Bu ölçekte bir yatırımın hayata geçmesi için öngörülen yatırım miktarıysa 4 ile 6 milyar dolar arasında değişiyor.”

“ÖZEL SEKTÖRÜN ÖN PLANDA OLDUĞU BİR OYUN PLANI KURGULANMALIDIR”

Verilen bilgilere göre doğal gaz şebekesinin güçlendirilmesi hedefiyle, FSRU, doğal gaz depolama, TANAP ve Türk Akımı gibi önemli alt yapı projelerinin devreye alınmasıyla, günlük arz kapasitesi 2018 yılında 60 milyon metreküp, 2019 yılında 27 milyon metreküp arttı. Mevsimsel oluşabilecek dar boğazların giderilerek arz güvenliğinin de sağlandığına dikkat çeken Deloitte Enerji, Doğal Kaynaklar ve Endüstri Ürünleri Lideri Elif Düşmez Tek, “İhracat ve ticaret imkanlarının geliştirilmesi amacıyla, Türkiye’nin Avrupa ile olan bağlantı noktalarının kapasitesinin artırılması ve çift yönlü akışın sağlanması için çalışmalar devam ediyor. Doğal gaz altyapısının güçlenmesi adına yapılmış olan bu çalışmalar, arz güvenliğini sağlamanın yanı sıra doğal gaz ticaret merkezi olabilme yolunda önemli adımların atılmaya başlandığını gösteriyor. Sakarya sahasındaki doğal gaz keşfi tüm bu olumlu gelişmeleri taçlandırır niteliktedir” dedi.

Türkiye’nin yenilenecek olan doğal gaz kontratları ile birlikte, daha dinamik bir doğal gaz piyasasına geçiş için önemli bir fırsat koridoruna girdiğini belirten Tek, bu fırsat koridorundan en efektif şekilde yararlanabilmek için atılması gereken adımlarla ilgili şu bilgileri verdi:

  • Doğal gazın ithalatından son tüketiciye kadar değer zincirinin tüm alanlarında maliyetleri yansıtan piyasa bazlı fiyatlandırmaya geçilmesi ve korunmaya muhtaç tüketicilerin sosyal destek mekanizmaları ile desteklenmesi ana prensip olmalıdır.
  • Özel sektörün doğal gaz tedarik ve ticaretinde etkinliği arttırılmalı, doğal gaz kontratlarının yenilenmesinde özel sektör oyuncularının ön planda olacağı bir oyun planı kurgulanmalıdır.
  • Piyasa oyuncularının etkin ve öngörülebilir şekilde faaliyet gösterebilmesi için EPİAŞ bünyesinde faaliyet gösteren Organize Toptan Satış Piyasası’nın (OTSP) işlem hacmi ve derinliğinin artırılması ve 2021 yılında devreye alınması planlanan vadeli opsiyon piyasasının planlandığı şekilde hayata geçirilmesi önem arz etmektedir.
  • Sektör oyuncularının daha dinamik kararlar verebilmeleri ve işlem yapmalarına imkân tanıyacak ve ürün çeşitliliğine sahip bir kapasite platformunun hayata geçirilmesi gerekmektedir.
  • Türkiye’nin uluslararası gücü ve etkinliği olan bir doğal gaz ticaret merkezine dönüşebilmesi için Botaş’ın Sistem İşletmecisi rolü, ilgili bağımsızlık kurallarını sağlayacak şekilde ayrıştırılmalı, kamu enerji şirketleri uluslararası arenada işbirliklerine gidebilecek ve rakipleri arasında farklılaşabilecek şekilde yapılandırılarak desteklenmeye devam edilmelidir.