Takas faizine BDDK önerisi

TABGİS, istasyonların gider kalemlerinde oldukça yüksek bir yer tutan kredi kartı takas komisyonlarının BKM yerine BDDK veya Merkez Bankası tarafından belirlenmesi önerisini de içeren raporu Rekabet Kurumu’na iletti.

EN BÜYÜK İKİNCİ MALİYET KALEMİNİ OLUŞTURUYOR

Resmi verilere göre; akaryakıt istasyonları, marketlerin ardından kredi kartı ve banka kartının en çok kullanıldığı ikinci sektör konumunda. Kartlı alışverişlere ilişkin maliyetler, bir çok bölgede personelden sonra istasyonların ikinci en büyük gider kalemi haline geldi. Reel sektörün içinde bulunduğu sıkıntılı duruma rağmen finans sektörünün ticari işletmelerden aldığı ücret ve komisyonlar tepki çekiyor.

KOMİSYON ORANI KAMU TARAFINDAN BELİRLENMELİ

TABGİS’in hazırlayarak Rekabet Kurumu’na sunduğu raporda, takas komisyon oranlarının Avrupa’nın birçok ülkesinde olduğu gibi, Türkiye’de de kamu tarafından belirlenmesi gerektiği ifade edildi. AB ülkelerinde halen yüzde 0,30 olarak uygulanan oranın, Türkiye’de 1,14 düzeyinde olduğu, istasyonlarda kartlı satışların yüzde 60’lar seviyesine geldiği, komisyon maliyetlerinin en büyük ikinci gider kalemi olduğu vurgulandı.

‘Komisyonların düşürülmesi için çok önemli bir mücadele veriyoruz’

TABGİS, kredi kartı ve banka kartı kullanımından doğan takas komisyon oranlarının belirlenmesi için BKM’nin koşulsuz ve süresiz muafiyet başvurusu hakkında Rekabet Kurumu’nun talebi üzerine detaylı bir rapor hazırladı. Akaryakıt istasyonları için önemli bir gider kalemi olan kart ve takas komisyonlarını, hazırlanan raporun ayrıntılarını TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar’dan dinledik.

Rekabet Kurumu’nun talebi üzerine TABGİS, kredi kartı ve banka kartı kullanımından doğan takas komisyon oranlarının belirlenmesi için Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) koşulsuz ve süresiz muafiyet başvurusu hakkında ayrıntılı bir rapor hazırlayarak Kurum’a gönderdi. TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar da Enerji Petrol Gaz’ın konuya ilişkin sorularını yanıtladı.

Kart ve takas komisyonlarına ilişkin önemli bilgiler aktaran Zülfikar, hazırlanan raporun detaylarını ve Avrupa’daki uygulamaları gazetemize anlattı.

“BANKA KARTI KULLANIMINDA İSTASYONLAR BEŞİNCİ SIRADA”

Hazırladığınız raporla ilgili biraz detay verebilir misiniz? Raporda neler var? Bu raporu hazırlama amacınız nedir? Neyi talep ediyorsunuz?

“Raporu hazırlama amacımız bahsettiğim gibi bir önceki muafiyet döneminin sonuna gelinmesi ve yeniden muafiyet verilip verilmemesinin tespitine ilişkin Rekabet Kurumu’nun görüşlerimizi talep etmesi. BKM her seferinde kredi kartı ve banka kartı komisyon oranlarının belirlenmesi için süresiz ve koşulsuz muafiyet başvurusunda bulunuyor. Biz de TABGİS olarak her seferinde komisyon oranlarının ticari menfaatleri doğrudan etkilenen ve bu sebeple taraf konumunda olan bankalar tarafından oluşturulmuş BKM tarafından değil, gerek uzmanlık alanında olması, gerekse bu konuda düzenleme ve denetleme yetkisine sahip olmaları nedeniyle BDDK veya TCMB tarafından belirlenmesi yönünde görüş ve taleplerimizi iletiyoruz.

Son hazırladığımız raporumuzda da talebimizi yine bu yönde ilettik.

Bazı maliyetlerin mükerrer olduğunu ve bunun da komisyon oranlarını yukarıya çektiğini düşünüyoruz. Örneğin, formül içindeki maliyetlerden otorizasyon, sahtekarlık ve exception ile harcama itirazları maliyetlerinin tamamen kaldırılması gerekir bize göre. Çünkü bu maliyetlerin hepsinin karşılığı ve sorumluluğu bankalar tarafından yapılan sözleşmelerle bizlere, yani üye işyerlerine ve müşterilere yansıtılıyor. Bunların ayrıca takas maliyeti içinde yer alması anlamsız.

Bundan 15 yıl önce BKM’nin takas ve yönlendirme işlemlerini yürütmesi, geçmiş zaman teknolojileri ile maliyetleri düşürüyor olabilirdi. Ancak günümüz teknolojisinde, BKM’nin bu amacı geride bıraktığını artık sadece ticari menfaati nedeniyle takas aracılık hizmeti verdiğini düşünüyoruz. Sadece kredi kartlarında değil, banka kartlarında da aynı durum geçerli. Banka kartı kullanımı da gün geçtikçe yaygınlaşıyor istasyonlarda, şu an beşinci sıradayız.

Diğer taraftan, formüle esas olan faiz oranları gibi önemli kriterlerin de yanlış olduğunu düşünüyoruz. Raporumuzda hem bu kriterlere, hem de maliyet kalemlerine ayrı ayrı detaylı bir şekilde yer verdik. Ancak, işin sonuç kısmı, bu işin kesinlikle artık kamu eliyle yürütülmesi gerektiğidir.

Mesela, geçtiğimiz aylarda TCMB tarafından bir tebliğ yayımlandı ve daha önce bankalar tarafından serbestçe belirlenen üye iş yerine uygulanacak komisyon oranına üst sınır getirildi ve yüzde 1,60 olarak belirlendi. TABGİS olarak bizi son derece memnun eden bir gelişmeydi bu ve buradan bir kez daha Merkez Bankası’na teşekkür ediyoruz. Açıkça görülüyor ki, Kamu bu konuda tüketici menfaatine yönelik olarak yerinde müdahalelerle ve gereksiz maliyetlerden arındırılmış uygulayıcı konumundadır. Bu arada biz üst sınırın devamını da talep ettik ve oranın 1,35’e indirilmesi ile aynı tebliğe ilave olarak banka kartlarına uygulanan işyeri komisyonlarına da, en fazla yüzde 0,70 olmak üzere üst sınırlandırma getirilmesini önerdik. Bu konunun da takipçisi olacağız.”

“TAKAS KOMİSYON ORANLARININ BELİRLENMESİNDE BELİRLEYİCİ UNSUR GENELLİKLE KAMU OTORİTELERİ”

Avrupa’daki uygulamalarla karşılaştırma yapabilir misiniz? Farklılıklar neler?

“Takas komisyon oranlarının belirlenmesinde global olarak da belirleyici unsur genellikle kamu otoriteleri artık. Çünkü çok yaygın bir tüketici kitlesini etkileyen böyle bir konuda kartel niteliğindeki kuruluşların belirleyici olmasının rekabete olumsuz olarak yansıdığı görülmüş. Bu çok çarpıcı bir şekilde AB ülkeleriyle aramızda fark yaratıyor. AB ülkelerinde kredi kartı komisyon oranı şu anda yüzde 0,30 olarak uygulanırken bizde 1,14 alınıyor. Arada yüzde 280 fark var. Banka kartlarında da durum vahim, AB de oran 0,20 biz de 0,65. Aradaki fark komisyon oranlarının belirlenmesinde kamu – özel kuruluş ayrımından kaynaklanıyor bize göre bu sonuçların sektörle doğrudan ilgisi var. Çünkü biliyorsunuz ki, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Akaryakıt Fiyatlarının Takibine İlişkin Kurul Kararı gereği kârlarımızı İngiltere, Almanya, Fransa ve Birleşik Krallık’ın ortalamalarıyla kıyaslıyor. Bunun anlamı şu, Almanya’daki bir akaryakıt bayisi kredi kartıyla yaptığı satış için bizden yüzde 280 daha az maliyete katlanırken, biz o bayinin giderine göre değil, gelirine göre mukayese edilir durumdayız. Yeri gelmişken, AB ülkelerinin hem sektör yapısıyla hem de ticari koşulları bakımından aramızdaki bu önemli farklılıkları gözetecek bir metodolojinin belirlenmesi gerektiğini bir kez daha belirtmek isterim.

AB ülkeleriyle aramızdaki bu uçurum komisyon farkına rağmen, AB’de tüketiciler akaryakıtı kredi kartıyla almak istediğinde, nakit fiyatın üzerine yüzde 2 – 2,8 aralığında değişen oranlarda komisyon gideri ödeyerek alışveriş yapıyorlar. Yani orada nakit fiyatı ayrı, kredi kartı fiyatı ayrı belirlenebiliyor. Bu fiyatlar ayrı ayrı pompa üzerinde ilan ediliyor ve tüketici ürünü nasıl alacağına bu fiyatlara göre karar verebiliyor.

Aslına bakarsanız bizim ülkemizde başka sektörler için geçerli bu uygulama. Örneğin, bir takım elbise almaya gittiğinizde kredi kartıyla satış fiyatı farklı uygulanır. Ne yazık ki, bizim diğer sektörlerdeki gibi nakit ve kredi kartı gibi farklı ödeme seçeneklerini sunma imkanımız yok. Biliyorsunuz sektörde kredi kartıyla yapılan satışlarda farklı fiyatlamanın yapılmasını da zamanında önermiştik.”

“KREDİ KARTI KOMİSYON ÖDEMELERİ İSTASYONLARDA EN YÜKSEK İKİNCİ MALİYET KALEMİ”

Takas komisyonları, Türkiye’de ortalama bir istasyonu nasıl etkiliyor? Örnek bir hesaplamayla anlatır mısınız?

“Bugün için ortalama olarak istasyon satışlarının yüzde 60’ı kadarı kartlı satış. Aslına bakarsanız hesap ortada. Günlük satışı 10 bin litre olan bir istasyonun bugün itibariyle katlanmak zorunda olduğu kredi kartı komisyon maliyeti aylık 13 bin TL’yi aşıyor. Tüm istasyon giderleri içinde personel giderlerinden sonra en fazla ikinci maliyet kalemi kredi kartı satışlarından kaynaklı komisyon ödemeleri. Bu da tüm genel giderler içinde ortalama yüzde 17-20 arasında bir pay anlamına geliyor. Doğal olarak bu boyutlardaki maliyetleri günümüz koşullarında bayiler taşıyamaz hale geldiler.”

‘İSTASYONLARDA KREDİ KARTIYLA YAPILAN SATIŞ ORANI YÜZDE 60’A KADAR ÇIKTI’

Halen sektörümüzde uygulanan kart komisyonları ve takas komisyonları hakkında bilgi verir misiniz?

“Bankalararası Kart Merkezi, kredi kartı komisyonlarını en son 7 Şubat’ta revize etti. Şu an uyguladıkları oran yüzde 1,14. Banka kartında da 7 Ekim’den bu yana yüzde 0,65 uygulanıyor. Takas komisyonlarının yıllardır bu kadar ilgi alanımızda olmasının sebebi akaryakıt istasyonlarında kartlı ödeme oranının çok yüksek olması. Kredi kartı kullanımında marketler ve alışveriş merkezlerinden sonra ikinci sırada yer alıyoruz. Son değerlendirmelerimize göre bir istasyonun tüm satışları içinde kredi kartıyla yapılan satış oranı yüzde 60’a kadar çıkmış vaziyette. Bundan dolayı, TABGİS olarak 2003 yılından beri kredi kartlarının yüksek komisyonlarının düşürülmesi için çok önemli bir mücadele veriyoruz.

Yaptığımız başvurumuz 2005 yılında sonuçlandı ve haklılığımız ortaya çıktı. Sonuçta, Rekabet Kurumu komisyon oranının belirlenmesinde kullanılan formülden batak maliyetini çıkardı. Bu karar sadece bizim sektörümüze değil, kredi kartını kullanan her vatandaşımıza her esnafa ciddi bir fayda olarak yansıdı. Rekabet Kurumu, BKM’ye genellikle üçer yıllık sürelerde muafiyet vererek belli kısıtlamalara uyulmasını zorunlu kılarak kart komisyonlarını belirlemesi için izin veriyor. Bu izinin de alınması zorunlu çünkü BKM aslında bir kartel. Rekabet Kurumu da her muafiyet öncesinde sendikamıza yeniden muafiyet şartlarının belirlenmesi ve değişen koşulların tespiti mahiyetinde görüşlerimizi soruyor. Biz de her dönem raporlarımızı kapsamlı bir şekilde Kuruma sunuyoruz.”