‘KKTC’de yakıt kalitesi Avrupa standartlarında’

KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanlığı Akaryakıt Birimi Sorumlusu Mehmet Coşkun Enerji Kıbrıs’ın sorularını yanıtladı.

KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na bağlı Akaryakıt Birimi’nin Sorumlusu Mehmet Coşkun, KKTC’de akaryakıt fiyatlandırmasının nasıl yapıldığından kar dağılımına, istasyon açma koşullarından denetimlere kadar birçok başlıkta gazetemize özel açıklamalar yaptı. Coşkun, yakıt kalitelerinin Avrupa Birliği standartlarına uygun olduğunu belirterek, kalitenin yıllar geçtikçe arttığını söyledi. Coşkun ayrıca, 2021 yılında otomasyon sistemine geçmeyi hedeflediklerini açıkladı.

‘2021 YILINDA OTOMASYON SİSTEMİNE GEÇMEYİ HEDEFLİYORUZ’

• Taşıtlarda kullanılan yakıtlar da bu uyum sürecinin koşullarına tabii mi?

Yakıt ithal edilen iki yer var; Kıbrıs Türk Petrolleri Türkiye’den, Tüpraş’tan, Alpet Kıbrıs ise İsrail’deki Hayfa rafinerisinden yakıt alıyor. Bu ithalat yapılan iki rafineri, Avrupa standartlarına uygun olarak yakıt üretiyor. Bu bizim için bir avantaj, dolayısıyla bizim yakıt kalitelerimiz de Avrupa Birliği standartlarına uygun diyebiliriz. Ayrıca akaryakıt istasyonlarının daha kaliteli olması için de çalışmalarımız devam ediyor. Örneğin; bir buhar emisyonu yaptığınızda, yakıtı koyduğunuzda bir buhar çıktığı görülüyor. Bu buharla ilgili şu an Avrupa Birliği taslağı hazır. 5 yıl sonra bir geçiş süreci var. Böylece pompadan yakıt verilirken oradan bir emisyon çıkmayacak. Hem ana tesislerde hem de istasyonlarda böyle bir çalışma var. Bir de biz 2021 yılında otomasyon sistemine geçmeyi hedefliyoruz. Tank ve pompa otomasyonu olacak.

“KKTC’DE 145 TANE AKARYAKIT İSTASYONUMUZ BULUNUYOR”

• KKTC akaryakıt sektöründen bahseder misiniz?

Akaryakıt sektöründe Kıbrıs Türk Petrolleri ve Altınbaş Petrol (ALPET KIBRIS) olmak üzere 2 tane ithalatçı dağıtıcı firma faaliyet gösteriyor. Akaryakıtlar bu şirketler vasıtasıyla ithal ediliyor. KKTC’de 145 tane akaryakıt istasyonumuz bulunuyor. Bunların 95 civarı Kıbrıs Türk Petrolleri’nin, 50 civarı ise Alpet Kıbrıs’ın bayisi olarak faaliyetlerini sürdürüyor.

Yıllık toplam olarak ortalama 370 milyon litrelik, yani yaklaşık olarak 300 bin ton akaryakıt satışımız var. Bunun yaklaşık 14 bin ton civarı 98 oktan, 145 bin ton ise 95 oktanken, 170 bin ton civarında euro dizel, 30-35 bin ton civarında uçak yakıtı, bin ton civarında gaz yağı, 34 bin ton da LPG’dir. KKTC’de gazyağı daha çok ısıtmada, LPG ise daha çok sanayide kullanılıyor. Son dönemde ise daha çok dökme LPG’ye geçildi. Sanayi, oteller, üniversiteler, restoranlar daha çok dökme LPG kullanıyor. Çünkü tüpü sürekli değiştirmenin sıkıntısı var ve bazı cihazlar tüple çalışmıyor. LPG sektöründe üç adet LPG Dolum Tesisi bulunmaktadır. LPG fiyatlandırması serbest piyasaya göre yapılmaktadır. LPG fiyatları 2008 yılından itibaren serbest piyasa şartlarına göre yapılmaktadır.

Bizim ayrıca Aksa ve KIBTEK olarak iki tane de elektrik santralimiz var. Bu elektrik santrallerinin de yıllık olarak ortalama 360 bin metrik ton fuel oil kullanımı var. Fuel oil sadece bu santrallerde kullanılıyor. İç piyasada şu an fuel oil kullanımı yok.

“SEKTÖRDE YAKIT KALİTESİ DE YILLAR GEÇTİKÇE ARTIYOR”

• Peki, bu santrallerde fuel oil kullanımında emisyonlara dikkat ediliyor mu?

Çevre Koruma Dairesi filtre zorunluluğu getirdi. Şu anda bir geçiş dönemindeyiz. Filtre çalışmalarını ve ölçümleri de Çevre Koruma Dairesi yapıyor. Ama yakıt kalitesinde bir iyileşme oldu. 2014 veya 2015 yılından itibaren fuel oilde Avrupa Standartları’nda geçerli olan yüzde 1 oranına geçtik. Ancak Avrupa Standartları daha da ileri gitti ve yüzde 0,5’e kadar düşüyor. Ama yüzde 1 kullanımda mevcut, daha önce yüzde 3,5’ti. Yani daha yüksek emisyonluydu. Ama en azından şu an yakıt kalitesi anlamında bir iyileşme oldu. Tabii buna rağmen yine de filtre gerekiyor. Sektörde yakıt kalitesi de yıllar geçtikçe artıyor ve her geçen gün bir iyileşme sürecine giriyor. Bizim aynı zamanda Avrupa Birliği uyum yasası çerçevelerine göre de uyumlaştırma çalışmalarımız devam ediyor.

“TÜM ENERJİ BİRİMLERİNİN BİR ÇATI ALTINDA OLMASI İÇİN ÇALIŞMA YAPILIYOR”

• KKTC’de de EPDK benzeri bir kurumun oluşturulması gündemde mi?

Biz Akaryakıt Birimi olarak Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na bağlıyız. Ama Bakanlık tarafında tüm enerji birimlerinin tek bir çatı altında olması için çalışma yapılıyor.

Aynı zamanda piyasanın petrol, LPG, doğal gaz, elektrik alanları ile ilgili mevzuatlarımız ve Avrupa Birliği çalışmalarımız var. Akaryakıt sektöründe piyasa gözetimi ve denetimi, yakıtların kalitesi gibi başlıklara da biz bakıyoruz.

“15 GÜNDE BİR BORSAYA GÖRE KONTROLE TABİYİZ”

• Burada pompa fiyatlandırması nasıl yapılıyor?

Fiyatlandırma sistemimizi biz 2001 yılında ilk olarak Türkiye’den aldık. Türkiye o dönemde 15 günde bir borsaya göre kontrole tabiiydi. Ama Türkiye 2005’te serbest bıraktı. Biz ise rekabet ortamı tam olarak hazır olmadığından hala kontrole tabiyiz. Günlük borsayı alıp işliyor ve 15 iş gününün ortalamasını alıyoruz. Bunun üzerine de vergiler, fonlar geliyor ve yeni fiyat oluşumu ortaya çıkıyor.

“İSTASYONLARIN TOPTAN SATIŞ ÜZERİNDE YÜZDE 14,5 KARI KALIYOR”

• Dağıtım firmaları ile bayiler arası kar dağılımı nasıl gerçekleşiyor?

Ana şirketlerin karını ve istasyonların karını bizim tüzüğümüz belirlemiştir. Petrol Ürünleri Fiyatlandırma Esasları tüzüğümüz var. Buna göre dağıtıcı firma litre başına 14 kuruş kar ederken, bayiler ise toptan satış üzerinden yüzde 14,5 kar ediyor.

“İKİ İSTASYON ARASINDA 7 KİLOMETRE OLMALI”

• 145 istasyon KKTC’nin ihtiyacını karşılamak için yeterli mi?

Şu an faaliyet gösteren istasyonlar yetiyor. Akaryakıt istasyonlarının niteliklerini belirleyen bir tüzük var. Orada iki istasyon arasında 7 km olması gerektiği belirtiliyor. Bizde istasyonların mesafeleri de yakın olduğundan istasyon sayımız yeterli oluyor diyebiliriz. Fakat yeni istasyon yatırımlarımız da devam ediyor.

“TÜM KOŞULLAR SAĞLANSA BİLE İHTİYAÇ YOKSA İSTASYON AÇILMASINA İZİN VERİLMİYOR”

• İstasyon açma izinleri ve koşulları nasıl oluyor?

İstasyon açma başvuruları kaymakamlıklara yapılıyor. Arazinin koçanı, planı gibi gerekli belgeler kaymakamlığa sunuluyor. Kaymakamlık ise Ekonomi ve Enerji Bakanlığı, Ulaştırma, Karayolları, Şehir Planlama, Çevre, Polis ve Benzinciler Birliği’nden görüş alıyor. Eğer görüşler tamamsa Trafik Hizmetleri Komisyonu’na gönderiyor ve o da mesafeye ve yol giriş çıkışlarına bakıyor. Trafik hizmetleri Komisyonu görüşlerini söyledikten sonra kararı kaymakamlık veriyor.

İzin süreçlerinde Ekonomi ve Enerji Bakanlığı bizden görüş istiyor. Biz de tüzükteki mesafeye uyup uymadığına, arsa büyüklüğünün 3 dönüm civarında olup olmadığına, yol cephesinin en az 60 metre olmasına ve üzerinden büyük bir elektrik hattının geçmemesine dikkat ediyoruz. Eğer bir tehlike yoksa ön izin alınıyor ve ön izinden sonra da bize proje geliyor. Projede, deponun komşu arsadan uzaklığına, pompanın yola uzaklığına, pompa ile depo arasındaki mesafeye bakıyoruz.

Fakat tüm koşullar sağlansa bile ihtiyaç yoksa istasyon açılmasına izin verilmeyebilir. Bu konuda yasa gereği Kaymakamlık izin makamıdır. Yeni istasyon izinleri konusunda sektörde bazı çalışmalar devam etmektedir. Bazı görüşler istasyonların belirli bir orana göre verilmesi, örneğin nüfus sayısı, araç sayısı ve akaryakıt tüketim miktarı ve ekonomik büyüme gibi kriterlere göre planlanması yönünde görüş belirtilmektedir. Bu konular halihazırda tartışılmaktadır.

• Dağıtıcı lisansları nasıl veriliyor?

Bizde dağıtıcı lisansları ithalatçı şirket diye geçiyor. Yani akaryakıtı ithal edip dağıtma izni olan şirketler ithalatçı şirketlerdir. Bir firma daha önceden ön izin almıştı, başvuruları yapıldı ve ön izin alındı. Tesis bitince de denetlenecek ve eğer uygunsa buradaki 3’üncü şirket olacak.

“İSTASYON DENETİMLERİ YILDA 2 KEZ YAPILIYOR”

• İstasyon denetimleri ne sıklıkla yapılıyor ve bu denetimlerde neler göz önünde bulunduruluyor?

İstasyon denetimleri genelde yaz ve kış dönemleri olmak üzere yılda iki kez yapılıyor. Ama bunun yanında acil bir şey olursa ani denetimler de olabiliyor. Pompa ölçüleri kontrol ediliyor. Etanol cihazıyla 10 litrelik ölçü kabımız var. Limit binde +/- 2 buçuktur.

Eğer yanlışlık varsa da bayinin satışı durduruluyor. Eğer ayar yerinde Bakanlığın mührü yoksa direkt olarak istasyonun satış izni iptal ediliyor. Para cezaları ise şu an yok. Fakat yeni yasalar üzerinde çalışmalarımız devam ediyor.

“DOĞAL GAZ ARAMALARIMIZ DEVAM EDİYOR”

• Doğal gazla da Akaryakıt Birimi ilgileniyor. Bu konuda çalışmalarınız nasıl ilerliyor? KKTC’ye LNG getirilmesi konusu gündemde mi?

Doğal gazla ilgili yasa çalışmalarımız başladı ama henüz tamamlanamadı. Yasa eksikliklerimiz var. Doğal gaz henüz tam kullanımı olmadığı ve bir talep olmadığı için yavaş ilerleyen bir konu. Fakat doğal gaz aramalarımız devam ediyor.

Bu tür konulara eğer yasa yoksa Bakanlar Kurulu karar veriyor. Ama LNG’nin getirilmesi gibi bir konu iç piyasada şu an yok diyebiliriz.