Brand Finance, Shell’i ‘Sektörünün En Değerli Markası’ seçti
Uluslararası marka değerlendirme kurumu Brand Finance’in “Dünyanın En Değerli 500 Markası 2020” listesinde 26’ıncı sıradan 23’üncü sıraya yükselen Shell, 47,5 milyar dolarlık değeri ile dünya enerji sektörünün en değerli markası seçildi. Brand Finance’in araştırmasının Top 100 CEO kategorisinde de Royal Dutch Shell Dünya Başkanı Ben van Beurden 38’inci sıradan 20’nci sıraya yükseldi.
Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance tarafından hazırlanan “Dünyanın En Değerli 500 Markası-Global 500-2020” araştırması sonuçlandı. Her yıl sektörler bazında şirketlerin değerini hesaplayan Brand Finance, 2020 araştırmasında da yine dünya enerji sektörünün en değerli markası olarak Shell’i seçti. Brand Finance’in “Dünyanın En Değerli 500 Markası” listesinde geçen yıl 26’ıncı sırada yer alan Shell, 3 basamak yükselerek 23’üncü sıraya yerleşti. Shell’in marka değeri yüzde 12.4’lük bir artışla 47 milyar 529 milyon dolara ulaştı. Brand Finance’in araştırmasının Top 100 CEO kategorisinde de Royal Dutch Shell Dünya Başkanı Ben van Beurden 38’inci sıradan 20’nci sıraya yükseldi.
SHELL DÜŞÜK KARBON STRATEJİSİ KAPSAMINDA YENİ ENERJİ YATIRIMLARINI HIZLANDIRDI
Dünyada 70’ten fazla ülkede yaklaşık 86 bin çalışanıyla hizmet veren enerji ve petrokimya şirketi Shell, küresel enerji ihtiyacının ekonomiye, çevreye ve toplumsal ihtiyaçlara duyarlı bir şekilde karşılanmasına katkı sağlamayı amaçlıyor. Dünyada 21 rafineride, günde 3,7 milyon varil petrole eşdeğer bir üretim yapan Shell, yaklaşık 50 yıldır LNG sektöründe de öncü ve lider konumunu koruyor. 20’den fazla ülkede, 5 binden fazla müşteriye otomotiv, inşaat, taşımacılık, madencilik, petrol arama ve üretim ile şehir içi deniz taşımacılığı gibi farklı iş alanlarında endüstriyel tüketime yönelik yakıtlar tedarik ediyor. Dünyadaki en büyük biyoyakıt harmanlayıcı ve dağıtıcılarından da biri.
Brand Finance raporunda, Shell’in enerji sektörünün en değerli markası seçilmesi yönünde şu ifadelere yer verildi: “Küresel çapta piyasalarda düşük seyreden petrol ve doğal gaz fiyatlarına rağmen, güçlü marka ve piyasa konumlaması sayesinde Shell, sektördeki lider pozisyonunu korumayı başardı. Shell şirketin geleceğini şekillendirecek, düşük karbon stratejisi kapsamında yeni enerji yatırımlarını hızlandırdı. Shell’in yeni enerjilere yaptığı yatırımlar şirketin önümüzdeki dönem büyümeyi arttıracak adımlar olarak görülüyor.”
“DÜRÜSTLÜK, DOĞRULUK VE İNSANA SAYGI İLKELERİ BAŞARIYI GETİRİYOR”
Shell tarafından yapılan açıklamada; “Shell, dünyanın önde gelen enerji şirketi olmanın yanı sıra 44 bin satış noktası ile dünyanın tek marka altında konumlanan en büyük perakende şirketi. 500 bin ön saha çalışanıyla her gün 30 milyon müşteriye hizmet veriyor. Zorlu bir dünyada faaliyet gösteren küresel bir enerji şirketi olarak performans ve etik davranış standartlarını her zaman en üst düzeyde tutan Shell, dürüstlük, doğruluk ve insana saygıyı temel değerleri olarak görüyor. Genel iş ilkeleri çerçevesinde sürdürülebilir kalkınmaya, kısa ve uzun vadeli çıkarların dengelenmesine ve aldığı kararlarda ekonomik, çevresel ve sosyal hususların bütünleştirilmesine katkıda bulunmayı öncelikli hedef olarak belirliyor” denildi.
YENİ ENERJİLERE YATIRIM
2016 yılında “Yeni Enerjiler” iş birimini kuran Shell, enerji dönüşümünde de öncü konumda olduğunu belirtiyor. Shell, “Yeni Enerjiler” iş kolu ile biyo-yakıtlar, hidrojen ve rüzgâr enerjisi de dâhil olmak üzere enerji dönüşümünü gerçekleştirmek için gerekli olacak olan çeşitli düşük karbonlu teknolojilere yatırım yaptı.
Shell’in daha az karbon salınımlı yakıtların kullanımı için yaptığı AR-GE yatırımları arasında elektrik ve hidrojen de yer alıyor. 90’lı yıllardan bu yana hidrojenin yakıt olarak kullanımı için çalışmalar yapan Shell, ABD’de, İngiltere’de ve Almanya’da açtığı istasyonlarda hidrojenli araçlar için yakıt sağlıyor.
ELEKTRİĞE YATIRIM
İki yıl önce elektrikli şarj istasyonları alanında da dünya çapında önemli yatırımlar yapan Shell, 22 ülkede 50 binin üzerinde elektrikli şarj noktası bulunan, Avrupa’nın en büyük firması New Motion’ı satın aldı. Shell ayrıca, Avrupa’da elektrikli şarj istasyon ağı kurmak için Ionity ile anlaşma imzaladı.
Shell’in BMW, Daimler, Ford, VW ortak girişim grubu olan Ionity ile yapacağı iş birliği kapsamında 10 ülke yer alıyor. Belçika, Fransa, İngiltere, Hollanda, Almanya, Polonya, Slovakya, Slovenya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan gibi ülkelerde 2020 yılsonuna kadar 400 adet şarj istasyonu kurulması hedefleniyor. Shell, elektrikli araç alanındaki girişimlerini geçen yıl 825 bin haneye hizmet veren İngiliz enerji sağlayıcısı First Utility şirketini de satın alarak genişletti.
‘BU BAŞARI, HEPİMİZİN ORTAYA KOYDUĞU KOLEKTİF BİR ÇALIŞMANIN SONUCUDUR’
Royal Dutch Shell Dünya Başkanı Ben van Beurden, Brand Finance tarafından en değerli şirket seçilmesi konusunda yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Bu başarı, Shell olarak markamızı güçlendirmek ve büyütmek için hepimizin ortaya koyduğu kolektif bir çalışmanın sonucudur. Markamızın bir logodan daha fazlası olduğunu hep birlikte bir kez daha gösterdik. Katkılarından ötürü tüm çalışanlarımızı tebrik ediyorum.”
MARKA, GELİR, İTİBAR, PRESTİJ VE PAZAR DEĞERİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLİYOR
Her yıl yapılan Brand Finance Global 500 araştırması ile dünyanın en büyük 500 markası açıklanıyor. Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu, bu alanda faaliyet gösteren dünyanın en büyük üç marka ajansı arasında yer alıyor. Marka değeri bir markanın gelir, potansiyel gelir, itibar, prestij ve pazar değeri açısından ederi olarak tanımlanıyor.