Türkiye-Afrika Günü etkinliği başladı

“Türkiye-Afrika İş Birliği: Altyapı Gelişimi İçin Ortaklıkların Derinleştirilmesi” ana temasıyla düzenlenen etkinliğin açılışı, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Ahmet Berat Çonkar’ın katılımıyla yapıldı.

Osman Çelik, açılışta yaptığı konuşmada, Türkiye’nin, stratejik konumu, güçlü altyapısı, genç ve dinamik nüfusu, geniş iç pazarı, canlı girişimcilik ekosistemi ve devam eden yapısal dönüşümüyle öne çıkan büyük ve dayanıklı bir ekonomi olduğunu söyledi.

Son iki yıldır kapsamlı bir ekonomik programı kararlılıkla uyguladıklarına ifade eden Çelik, “Bu programın temel hedefleri dezenflasyon sağlamak, dengeli, kapsayıcı ve sürdürülebilir yüksek büyümeyi temin etmek ve toplumsal refahı kalıcı biçimde artırmak.” dedi.

Çelik, küresel ölçekte artan ekonomik riskler ve yıkıcı bir depremin getirdiği zorluklara rağmen öngörülebilir ve kurallara dayalı politika çerçevesinin olumlu etkisinin tüm alanlarda kendini gösterdiğini aktardı.

Enflasyonla mücadelede önemli ilerlemeler kaydedildiğini dile getiren Çelik, şöyle devam etti:

“Yıllık enflasyon son 12 ayda 40 puan gerilemiştir. Ayrıca, cari açık sürdürülebilir seviyelere çekilmiştir. Jeopolitik gelişmelerin olumsuz etkilerine ve küresel piyasalardaki belirsizliklerin sürmesine rağmen bütçe açığı azalmış ve mali disipline olan bağlılığımız doğrultusunda kademeli olarak düşmeye devam etmektedir. Önümüzdeki dönemde kalıcı fiyat istikrarını sağlamak, ekonomik programımızın temel önceliği olmaya devam edecektir. Enflasyonla mücadele yalnızca talep taraflı politikalarla değil, aynı zamanda gıda, konut ve enerji gibi kritik alanlara odaklanan arz taraflı önlemlerle de desteklenecek. Yeşil dönüşümle uyumlu yapısal reformlar da gündemimizi güçlendirmeye devam edecek.”

“Afrika kıtasında altyapı finansmanı açığı halen büyük”

Çelik, altyapının sürdürülebilir kalkınmanın belkemiği olduğunu belirterek, “Ancak Afrika kıtasında altyapı finansmanı açığı halen büyük. Bu bağlamda, uluslararası finansal mimaride süren reform gündemi, bu açığın hızla kapatılması açısından son derece önemlidir. Bakanlık olarak bu reform sürecine önemli katkılarda bulunduk. Bu açığı kapatmak için acil ihtiyaç duyulan yenilikçi finansman modellerini, sermaye harmanlama stratejilerini ve etkili risk paylaşım mekanizmalarını destekliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Finansal kurumlar arasında artırılmış işbirliğinin finansman açığının kapanmasında belirleyici rol oynayacağına işaret eden Çelik, “Bu bağlamda, Türk Eximbank’ın AFC ile kurduğu ortaklıktan büyük gurur duyuyoruz. Türk Eximbank, AFC’ye ortak olan ilk Afrikalı olmayan kurumsal paydaş olarak, Türkiye’nin kıta genelinde nitelikli ve teknik açıdan güçlü altyapı finansmanına katkı kapasitesini artırmaktadır.” diye konuştu.

Çelik, söz konusu ortaklığın Afrika genelinde sürdürülebilir ve finansal olarak uygulanabilir altyapı projelerini geliştirmeye yönelik ortak kararlılığı güçlendirdiğini söyleyerek, aynı zamanda, Türk sermayesinin, dönüştürücü etkisi olan ve sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle uyumlu projelere yönlendirilmesi açısından da fırsat sunduğunu dile getirdi.

Türkiye’nin Afrika’daki ortaklarına olan sarsılmaz bağlılığını vurgulayan Çelik, sürdürülebilir kalkınmanın ancak güven, ortak vizyon ve karşılıklı faydaya dayanan uzun vadeli ortaklıklarla mümkün olabileceğine sözlerine ekledi.

“Kıtanın yıllık enerji yatırım ihtiyacı önümüzdeki 10 yılda 70 ila 90 milyar dolara ulaşabilir”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı ​​​​​​​Ahmet Berat Çonkar da son 20 yılda Türkiye’nin Afrika ile ilişkilerini derinleştirmeyi öncelikli bir hedef haline getirdiğini ve bunu proaktif ve stratejik bir yaklaşımla yürüttüğünü bildirdi.

Türkiye ile Afrika kıtası arasındaki ticaret hacminin 40 milyar doları aştığını söyleyen Çonkar, Türk şirketlerinin ise 20 milyar doların üzerinde altyapı projesini başarıyla tamamladığını dile getirdi.

Çonkar, Afrika’nın hedeflerine ulaşmasının istikrarlı, güvenilir ve modern bir enerji ağına bağlı olduğunu belirterek, “Yapılan araştırmalar, kıtanın yıllık enerji yatırım ihtiyacının önümüzdeki 10 yılda 70 ila 90 milyar dolara ulaşabileceğini gösteriyor. Bu ihtiyacı karşılamak yalnızca finansman sağlamakla sınırlı değil bilgi birikimine ve kararlılığa sahip güvenilir ortaklar bulmak da bir o kadar önemli.” ifadelerini kullandı.

Afrika kıtasının geliştirilen ortaklıklar sayesinde enerji kaynaklarını çeşitlendirdiğine işaret eden Çonkar, hidrokarbonlardan madenciliğe ve enerji altyapısına uzanan geniş bir yelpazede faaliyet gösterdiklerini kaydetti.

“Amacımız, madencilik alanında karşılıklı fayda sağlayacak ortaklıklar kurmak”

Çonkar, Türkiye’nin Afrika’daki ortaklarıyla çalışmalarına ilişkin bilgi vererek, söz konusu faaliyetlerin yerel istihdam yaratılması, eğitim fırsatları sunulması ve ülkenin enerji bağımsızlığının güçlendirilmesi anlamına da geldiğini bildirdi.

Yakında Nijer’de altın üretimine başlayacaklarını hatırlatan Çonkar, “Nijer’de edindiğimiz tecrübeye dayanarak, Sudan, Libya ve Fas dahil olmak üzere diğer Afrika ülkeleriyle de işbirliğimizi genişletmeyi hedefliyoruz. Amacımız, madencilik alanında karşılıklı fayda sağlayacak ortaklıklar kurmak.” diye konuştu.

Enerji diplomasisine büyük önem verdiklerine dikkati çeken Çonkar, şunları kaydetti:

“Bu alandaki faaliyetlerimizi ‘kazan-kazan’ ilkesine sıkı sıkıya bağlı bir anlayışla ve hiçbir şekilde sömürgeci bir zihniyet taşımadan sürdürüyoruz. Bu yaklaşımla, Afrikalı iş ortaklarımızla düzenli diyalog ve işbirliği içindeyiz, karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar temelinde adil ve uzun vadeli ortaklıklar kurmayı amaçlıyoruz.”

“Afrikalı dostlarımızı da burada ağırlamaktan memnuniyet duyarız”

DEİK Başkanı Nail Olpak ise Türk iş dünyasının Afrikaözelindeki hedefinin karşılıklı ticaretin yanı sıra kıtada yatırımları artırmak, sanayici kimliğini Afrika’ya daha çok taşımak ve Türk ürünlerinin kıta içinde gümrüksüz dolaşımını sağlamak olduğunu dile getirdi.

Afrika’nın dünyadaki tarıma elverişli ancak işlenmemiş toprakların yüzde 60’ına sahip olduğuna değinen Olpak, bunun önemli bir potansiyel olduğunu vurguladı.

Olpak, ticaret ve yatırım söz konusu olduğunda öncelikli konunun finansman olduğunu söyledi.

Türkiye’nin, Batı Avrupa ile Çin arasındaki en büyük yatırım, üretim ve teknoloji üssü olduğuna işaret eden Olpak, “Bu güzel ülkede çok sayıda olanak mevcut. Afrikalı dostlarımızı da burada ağırlamaktan memnuniyet duyarız.” dedi.

Olpak, iki yılda bir düzenledikleri Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu-TABEF etkinliğinin bu yıl 16-17 Ekim’de İstanbul’da düzenleneceği bilgisini de vererek, etkinlikte Afrika kıtası ile olan tüm ilişkileri daha üst seviyelere çıkarma gayreti göstereceklerini sözlerine ekledi.

AA